İstanbul Bayburt Kültür ve Yardım Derneği Başkanı Faruk Kılıçaslan, Ankara Bayburt Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Adnan Bayram, Gölbaşı Bayburt Derneği Başkanı Yüksel Kaymak, İstanbul Anadolu Yakası Bayburt Derneği Başkanı Lütfü Silo ile bu derneklerin yönetim kurulu üyelerini ayrı ayrı makamında ağırlayan Belediye Başkanı Mete Memiş, bu yıl düzenlenen 20. Uluslararası Bayburt Dede Korkut Şölenleri’ne katılımlarından dolayı dernek başkanları ve yönetim kurulu üyelerine teşekkür etti.


“BAYBURT’UMUZUN ÖRF VE ANANELERİNİ BULUNDUĞUNUZ YERLERDE DEVAM ETTİRMEYE ÇALIŞIYORSUNUZ”

Ziyaretlerinden dolayı da ayrıca memnuniyetini dile getiren Belediye Başkanı Memiş, “Sizlerle Bayburt’ta beraber olmaktan son derece memnun olduğumu ifade etmek istiyorum. Çeşitli nedenlerden dolayı il dışına gitmek zorunda kalan hemşehrilerimizi bir araya getirerek Bayburt’umuzun örf ve ananelerini bulunduğunuz yerlerde devam ettirmeye çalışıyorsunuz. Bayburt Belediye Başkanı olarak Bayburt’umuz adına sizlere teşekkür ediyor ve faaliyetlerinizde başarılar diliyorum” dedi.


“İSTİŞAREYLE, ORTAK AKILLA BU ŞEHRE HİZMET EDECEĞİZ”

Bütün dernek başkanı ve yönetim kurulu üyelerinin ayrı ayrı gerçekleştirmiş olduğu ziyaretlerde Belediye Başkanı Memiş, Bayburt’un geleceğini masaya yatırarak, yaptığı konuşmalarda genel olarak şu ifadelere yer verdi:

“Bayburt’a hep birlikte hizmet edeceğiz. Bu hizmetleri yaparken ayrılığa düşmeyeceğiz. İstişareyle, ortak akılla bu şehre hizmet edeceğiz. Benim açıkçası başta tereddütlerim vardı; İstanbul’u, Ankara’yı, İzmir’i, Eskişehir’i Bayburt’a nasıl katarız diye bu tereddütleri taşıyordum. Ama bu süreçte şunu gördüm; İstanbul’u kastederek diyorum ki, İstanbul’u benim taşımama gerek yok. Yeter ki, biz Bayburt olarak yapmamız gerekenleri yapalım; İstanbul buraya taşınacak. Bunu görmek beni ziyadesiyle memnun etti. Taşımaktan maksadımız şu; Bir şehrin kalkınmasında temel faktör insan. Eğer insanı yok sayarsanız bu şehri kalkındırmanız mümkün olmaz. Bir şehrin yeraltı kaynaklarını, yer üstü kaynaklarını kullanamayabilirsiniz. Biz şehrimizin insan kaynaklarını verimli kullanamazsak Bayburt’umuzun kalkınması söz konusu değildir. Biz bütün önceliğimizi insana vereceğiz. Zaten bizim devlet felsefemizde de sistemin kendisi buna bağlıdır. “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.” bu insana kıymet vermek anlamındadır.”


“TEK BİR ŞEY DÜŞÜNECEĞİZ; BAYBURT’UMUZA HİZMET EDELİM”

“Yetiştirdiğimiz insanları Bayburt’umuza katmalıyız. Bu yetiştirdiğimiz insanlar mukim de olabilir misafir de olabilirler, hiç Bayburt’ta gelmemiş de olabilirler. Katıyorken sorumluluğun tamamını biz kendimizde sayıyoruz; Bu daveti ev sahibi belediye olarak biz yapacağız. Daveti yaparken bunun arkasında ne olur, önünde ne olur hiçbir şey düşünmeyeceğiz, tek bir şey düşüneceğiz; Bayburt’umuza hizmet edelim. Kendi bireysel olarak fikirleriniz, düşünceleriniz, kanaatleriniz başımızın üzerinde yeri var. Bizim tanımadığımız sizin tanıdığınız İstanbul’da çok kıymetli insanlarımız var. O insanlardan teknik olarak faydalanmamız gerekiyorsa o insanlarla bizi tanıştıracaksınız, aracılık edeceksiniz.”

“KİM NASIL KATKI SUNACAKSA EYVALLAH”

“İstanbul’daki değerlerimizi de Bayburt’a katacağız. Şehircilik anlamında, teknik olarak katacağız bunları. Şehrin kültürel anlamda, tarihi dokusuna sahip olma anlamında, kentleşme ile birlikte şehirleşmenin de yeniden oluşturulabilmesi için oradaki insanlara bizim ihtiyacımız var. Biz bu anlamda ev sahibi olarak alınganlık göstermeyeceğiz. “Biz bilmiyor muyuz da onlar geliyor?” Bu sözü söylenmiş saymıyorum ben. Kim nasıl katkı sunacaksa eyvallah.”


“GEZİLDİĞİNDE, GÖRÜLDÜĞÜNDE ANLATILAN BİR BAYBURT’U İNŞALLAH BİRLİKTE OLUŞTURACAĞIZ”

“Bayburt’u sadece iyileştirmeyeceğiz, iyileştirmek negatif bir durum oluşturur, bizim ileriye bakışımızı kötüleştirir. Geri adım atmak zorunda kalırız. İyileştiren arkadaşımız alternatifiyle birlikte konuşacak, alternatifini kesinlikle sunacak. Bu anlamda ne yapılacaksa birlikte yapacağız. Tabi olarak zaten bu işleri yerine getirirsek bir takım şeylerin de kendiliğinden oluşacağını düşünüyorum. Bayburt’umuzu Başbakan’ımızın da ön gördüğü 2023 vizyonu ile buluşturmak için hepimiz elimizi taşın altına sokarak ama birbirimizi destekleyerek yani gönül gönüle, omuz omuza vererek Hepimizin özlediği temiz yaşanılabilir bir Bayburt oluşturmamız çok kolay bence. Gezip gördüğümüz şehirleri anlatmak yerine, gezildiğinde, görüldüğünde anlatılan bir Bayburt’u inşallah birlikte oluşturacağız.”