BAYBURTGÜNDEM- “Kıymetli Hemşerilerim; Anadolu medeniyetinin kadim şehri, Dârü’l-celâl sıfatına mazhar Bayburt’umuzun düşman işgalinden kurtuluşunun sene-i devriyesinde gurur doluyuz. Günümüzden 104 yıl önce, dünya tarihinin gördüğü en kanlı yıkımlardan biri olan Birinci Dünya Savaşı ile topraklarımız üzerindeki egemenlik haklarımızı tamamıyla ortadan kaldıran Mondros Mütarekesi imzalanmış, bu antlaşma ile ülkemizin doğusunda emperyalist güçlerce bir Ermeni devleti kurma çabalarına zemin hazırlanmıştır. Osmanlı Devleti ile Rusya arasında gerçekleşen 1877-1878 Osmanlı - Rus Savaşı ya da diğer bir adıyla 93 Harbi sonucu Osmanlı Devleti’nin doğu bölgelerindeki Kars, Ardahan, Artvin gibi iller Rus işgali altında kalmıştır. Birinci Dünya Savaşı’nda, savaşın tüm cephelerinde olduğu gibi Doğu Cephesi’nde insanüstü mücadeleler veren Osmanlı Devleti savaşın genelinde önemli başarılar elde etmesine karşın, müttefik devletlerin mağlup sayılması nedeniyle savaştan yenik ayrılmıştır. Tüm bu gelişmeler Osmanlı Devleti’nin egemenliği altındaki doğu bölgelerinde önemli yıkımları beraberinde getirmiş, yaşanan bazı gelişmeler sonucu Rusya işgal ettiği bölgeleri terk etmek durumunda kalmıştır. Topraklarımızdan geri çekilirken yaşanan otorite boşluğu öteden beri bölgemizi de içerisine alan bu coğrafyada bağımsız bir Ermenistan devleti kurmak isteyen emperyalist güçlere önemli fırsatlar tanımıştır. Bu boşluğu doldurmak üzere Rus kuvvetleri geri çekildikleri bölgeleri Ermeni çetelerine teslim ederek, nesiller boyu unutulmayacak dehşet dolu vakaların yaşanmasına imkân tanımışlardır. Yaşanan tüm bu gelişmelere rağmen toprakları işgal edilip türlü şenaatlerle kendisine zulmedilen necip milletimiz; esaret altında dahi asla umutsuzluğa kapılmamış, her ferdiyle bir araya gelip hürriyet uğruna bayraklaşan mücadelelerin timsali olmuştur. İnanç ve irade sahibi kimselerin yokluk ve türlü zorluklara rağmen nasıl bir vatan inşa edilebileceğinin somut bir tezahürü olarak Bayburt’un işgalden kurtuluşu, şanlı tarihimizin de önemli dönüm noktalarından biridir. Mareşal Fevzi Çakmak Paşa’nın muvaffak olmuş İkinci Plevne olarak nitelediği Kop Müdafaası ve Bayburt ilimizin düşman işgalinden kurtuluşu bu çerçevede ayrı bir öneme haizdir. Kop Dağı Müdafaası; Türk Milleti ve vatanperver Bayburtluların, kendi kaderini tayin etmesine izin vermeyenlere karşı; Çanakkale’nin ardından verdiği en anlamlı cevaptır. Bu zilleti bertaraf etmek üzere başlatılan mücadele Bayburt’umuzun 21 Şubat 1918’de Ermeni çetelerinden temizlenmesiyle perçinlenerek tüm yurtta devam etmiştir. Bu mücadele Çanakkale Cephesi’nde önemli görevler üstlenmiş Fevzi Çakmak Paşa idaresindeki 5’inci Kolordu’nun Kop Müdafaası için görevlendirilmesi ile Halit Paşa komutasındaki Çoruh Müfrezesi’nin İstanbul’a ulaşmak isteyen Rus ordularına “Bayburt müdafaası muvaffak olmuş bir Plevne sayılmalıdır.” hakikatini tüm gerçekliğiyle yaşatmıştır. İşte bu nedenledir ki; Bayburt’un düşman işgalinden kurtuluşu için verilen mücadeleler ile vatan toprakları üzerindeki hürriyet ve istiklal tutkusu alevlenmiş, Çanakkale Zaferi de yâd edilmiştir. Aziz Hemşerilerim; Yüz dört yıl önce vatanı, milleti, namusu ve mukaddesatı söz konusu olduğunda her türlü zorluğa göğüs gererek, kutlu bir geleceğin müjdecisi ve istiklalinin kurtarıcısı olan kadirşinas hemşerilerimiz; aynı inanç ve iradeyle bugün de mücadelesini sürdürmektedir. Vatanımıza, milletimize, devletimize, bayrağımıza, ezanımıza, birliğimize ve bekamıza göz dikip bizleri yıkmaya, bölmeye çalışan şer güçler, dün olduğu gibi bugün de milletimizden en şiddetli karşılığı almaktadır. Bu bağlamda verilen mücadeleler tıpkı 104 yıl önce ecdadımızın verdiği istiklal ve istikbal mücadelesinin devamıdır. Vatan evlatlarımızın şehadetinde cisme bürünen bu mücadelenin gelecek nesiller tarafından bilinmesi ve benimsenmesi bizler için kutsal bir görevdir. Bu görevi bizlere devreden ecdadımıza layık olma gayesi ve gelecek nesillere devretme sorumluluğunun bilincinde olarak memleketimizin düşman işgalinden kurtuluşunun 104. yıl dönümünü kutluyor, bu uğurda canlarını feda eden Aziz Şehitlerimizi saygı, rahmet ve minnetle yâd ediyorum. Kurtuluşumuz kutlu olsun !” Cüneyt EPCİM VALİ