Şair Zihni Kültür Merkezi’nde düzenlenen kongreye tek liste ile giren Kasap, güven tazeleyerek yeniden başkanlığa seçildi. Bekir Kasap’ın 20 kişilik yönetim kurulu listesinde şu isimler yer aldı: Osman Nuri Tuluğ, Erkan Bozo, Cüneyt Keskin, Osman Gülsüm, Hüseyin Yıldırım, Taha Şahin, Yavuz Çoban, Suat Doğan, Yılmaz Kaya, Aydın Irmak, Recai Gün, Barış Bayram, Cihan Kostik, Alperen Özdemir, İdris Aydın, Ferit Saka, Yener Bayram, Atıf Adıbeş, Dursun Çakır, Bilal Yıldızoğlu. Vedat Durukan, Orhan Gülsüm, Hayati İbiş, Ramiz Demirer, Abdurrahman Aydın, Cafer Akçakaya ve Hacı Osman Çınar disiplin kurulunda yer alırken, genel merkez delegeliklerine ise, il başkanı Bekir Kasap ve Aydıntepe MHP İlçe Başkanı Sinan Birgül seçildi. Kasap, seçimin ardından yaptığı konuşmada, milletin, Milliyetçi Hareket Partisi’ni bitirmeye çalışanlara geçit vermediğini ve Milliyetçi Hareket Partisi’ni Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne göndererek hainlerin oyununu bozduğunu söyledi. Kasap’ın 15 Temmuz darbe sürecine, MHP’deki muhalif hareketlere yüklendiği konuşması şöyle: “Bu gün bu salonda bir yanımızda ayyıldızlı Türk Bayrağı, öteki yanımızda Üç Hilalli sancağımız, karşımızda Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Başbuğ Alparslan Türkeş ve Bilge Liderimiz Dr. Devlet Bahçeli’nin posterleri ve salonu dolduran iman dolu yüreklerinde vatan aşkı, hedeflerinde turan ülküsü olan ülkücü kardeşlerimle Milliyetçi Hareket Partisi’nin olağan kongresini yapmayı bizlere nasib eden Yüce Mevlamıza sonsuz şükürler olsun. Yüce Rabbime şükrederek sözlerime başladım, çünkü bu günün önemi geçmişte saklıdır. Parti olarak 12 Haziran 2011 seçimlerinden önce 12 Mayıs’ta hoca görünümlü şeytan, terörist başı FETÖ’nün işareti ile partimizi ele geçirme çabalarının fitili ateşlenmiş. 12 Haziran seçimlerine adeta genel merkez teşkilatı olmadan girilmiş, bu hainlerin oyunu Sayın Genel Başkanımız Dr. Devlet Bahçeli’nin insan üstü gayreti ile ülkeyi köy, kasaba, ilçe, il karış karış dolaşarak ülkücülere bu hain tuzağı anlatması ile sonuçsuz kalmış, Milliyetçi Hareket Partisi bitti denildiği yerde yüzde 13 oy ile 53 milletvekili kazanmış, milletimiz partimizi bitirmeye çalışan şeytan uşaklarına geçit vermemiş Milliyetçi Hareketi meclise göndermiş ve hainlerin oyununu bozmuştur. Partimizi bitirmeyi hedef alan bu Pensilvanya merkezli bölücü güruh Milliyetçi Hareket Partisi’ni ele geçirme amaçlı hain emellerinden vazgeçmemiş, aynı senaryoyu bu kez 2011 yılında az önce anlattığım bu zor şartlarda Ülkücülerin oyları ile Dr. Devlet Bahçeli’nin Genel Başkanlığında Milletvekili seçilen vekillerimizi içeriğini tam da bilemediğimiz ancak bir gün inşallah öğreneceğimiz şekiller ile ayartıp Genel Başkanımız Sayın Dr. Devlet Bahçeli’ye karşı ülkücülerin onur ve gururlarını yok sayarak, partimizin 48 yıllık mazisini ve şerefini ayaklar altına alarak mahkeme salonlarında, otellerde, stadlarda, tel örgülerde kongre tellaklığı yapıp Bilge Liderimiz Devlet Bahçeli ve onun teşkilatını ele geçirmeye çalışmışlardır. Şimdi o kongre çığırtkanlarına sesleniyorum. İşte bugün bu salonda Milliyetçi Hareket Partisi’nin kongresi yapılıyor ve biz bu kongrenin duyurusunu bir ay önceden Bayburt’un bütün reklam panolarında, parti mensuplarımızın telefonlarına mesajlarla duyurduk. Hani neredesiniz? Gelemezssiniz çünkü bu teşkilat sizlerin amacının ne olduğunu artık bilmektedir. Pensilvanya şeytanı, bölücü sahte imam Milliyetçi Hareket partisini neden bölmeye, ele geçirmeye çalıştı?Çünkü Milliyetçi Hareket Partisi ve ülkücüler olduğu sürece bu ülkeyi kimsenin bölemeyeceğini, aziz vatan topraklarında hiçbir yabancı gücün dolaşamayacağını, bu devletin sigortasının Milliyetçi Hareket Partisi ve Ülkücülerin olduğunu FETÖ çok iyi biliyordu. Gözü dönmüş hainler Milliyetçi Hareket Partisi’ni ele geçirme çaba ve gayretlerine devam ederken 15 Temmuz 2016 günü bu kez Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni hedef almış ve 15 Temmuz Darbe Girişimi’ne karşı Türk Milleti büyük bir destan yazmıştır. Milletimiz tank, helikopter, uçak ve toplara karşı ellerinde Türk bayrağı, dillerinde tekbir ile milli iradeye kastetmeye çalışanlara karşı koyarak 248 şehit vermiş, yüzlerce vatan evladımız gazi olmuştur. Biz Ülkücüler Başbuğ Alparslan Türkeş’le 9 Şubat 1969 yılında başlattığımız vatan nöbetinde bir çok imtihandan geçtik. Darbeler yapıldı, şehitler verdik ancak vatan için ölümden korkup geri durmadık, hainlikler ile yolumuz kesildi sendeledik ancak düşmedik, üzerimize oyunlar oynandı yılmadık, partimize tuzaklar kuruldu, tuzağı kuranlar kendi tuzaklarına düştüler ama bizi davamızdan ülkümüzden ideallerimizden, uzaklaştırmadılar. Bizler işte buradaki dava erleri ile genç bozkurtlar ile, Asenalarımız ile, Nene Hatunlarımız ile, Ak sakallılarımız ile topyekün bir yanımıza ayyıldızı öteki yanımıza üç hilalimizi alarak Amerika’ya, Rusya’ya, kapitalizme, faşizme, siyonist tapınakçılara, din istismarcılarına, 12 Eylüllere, 15 Temmuzlara, yurtta sulhculara karşı birbirimizle kenetlenip aynı inanç ve kararlılıkla durduk ve durmaya devam edeceğiz. Milliyetçi Hareket Partisi her türlü engellemelere rağmen vatanına hizmet etmenin, Türklüğün bekasını korumanın ve bu devletin sigortası olmanın gururunu yaşamaktadır. Bugün ülkemizin 41 ilinde 41 kere maşallah detirtecek olgunlukta ülkücüler il kongrelerini tıpkı bizim bu salonda yaptığımız şekli ile bir bayram havasında yapmaktadırlar. 21 Mayıs Milliyetçi Hareket’in arınıp, temizlenip gelecek için daha güçlü, daha kararlı çalışmaları yapacağı bir milattır. Bizi güçsüz bırakmak için her türlü ilkesizliği yapanlar, karanlık emelleri ile bu tarihin karanlık çukurunda kendilerine layık yere gönderilecektir. MHP lobilerin, kulislerin zümre ve kaymak tabakaların partisi değildir. Bizim yönümüz Hakk’a dönüktür. Gücümüz Büyük Türk milletidir. Ülkücülük bu vatanı karşılıksız sevmektir, ülkücülük vatan için şehadeti göze almaktır, ülkücülük sadakattir, ülkücülük bilgidir, sevgidir, ilimdir, imandır, irfandır. Ülkücülük Başbuğumuzun söylediği gibi; ‘Ülkücülük kırmızı plakada derdi makam olan değil, kamyon kasasında da olsa derdi vatan olandır.’ Bu duygularla yapacağımız kongremizin ülkemize, milletimize ve Bayburt’umuza hayırlar getirmesini diliyorum. Bugüne kadar birlikte görev yaptığım il ,ilçe, belde, ocak, kadın kolları teşkilatlarında görevli değerli dava arkadaşlarıma bu zor süreçte bana verdikleri destekten dolayı huzurlarınızda teşekkürü bir borç biliyorum. Allah hepsinden razı olsun. Kongremize teşrif eden sayın MYK üyelerimize, bu salonu dolduran siz dava arkadaşlarıma sonsuz şükranlarımı sunuyorum. Ne Mutlu Türküm Diyene.”