Bayburt Valiliği’nde gerçekleştirilen basın toplantısında 2018 yılında Türkiye, Azerbaycan ve Kazakistan’ın ortak çalışmasıyla UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesi’ne dahil edilen Dede Korkut’un Bayburt ile özdeşleştiğini belirten Vali Pehlivan,“Dede Korkut Türk Dünyasının ortak değeri, kültür ve edebiyatımız için çok önemli bir şahsiyet. Dede Korkut hikayeleri uluslararası bir nitelik taşıyor. Bu hikaye ve destanlarda Bayburt vilayetimizin önemli bir yeri var. Üç destanda Bayburt ilimizden münhasıran bahsediliyor ve hikayeler burda geçiyor. Bugüne kadar yapılan çalışmaları daha da genişleterek ulusal ve uluslararası nitelik taşıyan faaliyetlerle gerek yurt genelinde gerekse uluslararası boyutta Dede Korkut’a dair farkındalığın daha da artırılarak destanlar vasıtasıyla bugüne taşımış olan Dede Korkut’un yarınlara taşınmasını inşallah hep birlikte sağlayacağız.” diye konuştu. Vali Pehlivan Dede Korkut’un Bayburt’ta 1994 yılından bu yana adına düzenlenen kültür ve sanat şölenleri ile yaşatıldığını kaydederek, “1994 yılından bugüne kadar düzenlenen Dede Korkut Uluslararası Kültür ve Sanat Şölenleri yine Masat Köyü’nde yer alan Dede Korkut türbesinin ziyaret edilmesiyle başlatılıyor. Diğer yandan Bayburt Üniversitemizin bünyesinde Dede Korkut Araştırma ve Uygulama Merkezi’nin kurulması, Dede Korkut adına ödüller verilmesi ve bilimsel panel ile sempozyumlar düzenlenmesi şeklinde bir takım faaliyetler yürütülüyor. Dede Korkut’un geçtiğimiz yıl sonunda UNESCO’ya dahil edilmesiyle birlikte bu faaliyetlerin kapsamının ve çeşitliliğinin artırılması hususunda hem fikir olduk. Başta Bayburt Valiliğimiz olmak üzere Belediyemiz, Üniversitemiz ve ilgili kurum ve kuruluşlar ile bu yıldan itibaren ilave neler yapabiliriz diye bir komisyon oluşturup çalışmalarımızı başlattık. Bu kapsamda bir eylem planı taslağı oluşturuldu. Bu süreçte bir yandan da faaliyetlerin başlatılması ve devam ettirilmesi önemliydi. Üniversitemiz bünyesinde Bayburt Valiliğimizin katkılarıyla Türki Dil Kurumu ve UNESCO Türkiye Milli Komitesi iş birliğiyle böyle bir sempozyum düzenlenmesinin faydalı olacağı düşünüldü. Bu anlayış içinde gerekli desteği sağlamak suretiyle Dünya Kültür Mirası Dede Korkut Uluslararası Sempozyumunun hayata geçirilmesi için gerekli adımları üniversitemiz ile birlikte attık. Önümüzdeki hafta Dede Korkut Bilim, Kültür, Sanat ve Spor Haftası olarak çeşitli etkinliklerle icra edilecek ve Sempozyum bu etkinlikler içinde çok önemli bir yer tutacak.” ifadelerini kullandı. Sempozyumun önceki çalışmalardan daha kapsamlı bir nitelik taşıması bakımından ayrı bir öneme sahip olduğunu dile getiren Vali Pehlivan, “Bu çalışmanın öncekilerden farklı yanlarından biri kapsamının çok daha geniş olması. Sempozyumda 49 bildiri sunulacak. Bu bildirilerin 9’u Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tataristan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ülkelerinden olacak. Ulusal düzeyde 39 bilim insanı sempozyuma dâhil olacak. Bayburt Üniversitemizden de yine bu sempozyumda 9 bilim insanı yer alacak.” dedi. Vali Pehlivan Dede Korkut’un ulusal ve uluslararası alanda tanıtımı için gerekli çalışmaları gerçekleştireceklerinin altını çizerek, “Bu yılın en somut ve başlangıç için en kapsamlı faaliyetini önümüzdeki hafta üniversitemiz bünyesinde gerçekleştirmiş olacağız. Bununla kalmayıp önümüzdeki aylarda Dede Korkut adının hem ilimiz ve ülkemiz hem de Türk dünyası ve dünya için anlamını ve değerini ortaya koyacak etkinlikler devam edecek. Elbette ki bu konunun kültürel boyutu olduğu kadar turizm boyutu da var. İnşallah Dede Korkut ile ilgili faaliyetler ile önümüzdeki aylarda kurulumuna başlanacak olan Dede Korkut Obası burada bir turizm potansiyelinin oluşmasını sağlayacak. Bu yapı kültürel faaliyetlere de farklı bir boyut kazandıracak.” şeklinde konuştu. Vali Pehlivan şu ifadeleri kullandı: “İlimizdeki kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları, vatandaşlarımız ve destek talep edip işbirliği halinde olacağımız Kültür ve Turizm Bakanlığı’mız başta olmak üzere ilgili kurumlarla bu çalışmaları inşallah hep birlikte yürüteceğiz. Bu vesileyle Bayburtlu hemşerilerimize bir çağrıda bulunmak istiyorum. Her ne kadar bu sempozyum, bir bilimsel çalışmayı çağrıştırıyorsa da herkese açık bir faaliyettir. Vatandaşlarımızın hafta boyunca hayata geçirilecek bütün etkinliklere ilgi göstermesini bekliyorum. Güzel ve ziyadesiyle verimli,faydalı bir hafta olacağına inanıyorum. Sayın Rektörümüz başta olmak üzere Bayburt Üniversitemize, akademisyenlerimize, katkı ve katılımı olan herkese teşekkürlerimi sunuyorum.” Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Selçuk Coşkun ise konu üzerinde bugüne kadar yapılan faaliyetlerin sadece “Dünya Kültür Mirası Dede Korkut Sempozyumu” ile sınırlı olmadığına dikkat çekerek, “Bayburt Üniversitesi olarak 2015 yılında Dede Korkut Uygulama ve Araştırma Merkezini kurmuştuk. Buna bağlı olarak ilk defa o yıl ‘Kültür Tarihimizde Dede Korkut Sempozyumu’ düzenlemiştik. Bu sempozyumu daha sonra kitaplaştırdık. Bir sonraki yıl ‘Dede Korkut’tan Hicrani’ye Aşıklık Geleneği’ diye bir çalıştay yapmıştık. 2017 yılında ‘Korkut Ata’dan Günümüze Aşıklık Geleneği’ isimli bir çalışmayı Azerbaycan Devlet Üniversitesi, Kazakistan Devlet Üniversitesi ve Bayburt Üniversitesi işbirliğiyle Azerbaycan’da gerçekleştirmiştik. Bu silsilenin 4. Yılında Uluslararası Dede Korkut Sempozyumu’nu gerçekleştireceğiz. Biz sadece sempozyum yapmayacağız. 22 Nisan’dan başlayarak 26 Nisan’a kadar devam eden bu süreci Dede Korkut Bilim, Kültür, Sanat ve Spor Haftası olarak ilan ettik. O hafta içerisinde yoğun şekilde bilimsel, kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetlerimiz olacak.” diye konuştu. Dede Korkut’un isminin Bayburt Üniversitesi’nde yaşatılmasına yönelik yapılan başvuruya YÖK’ten cevap beklendiğini açıklayan Rektör Coşkun, “Üniversite Danışma Kurulu’nun toplandığı bir celsede Bayburt Üniversitesi’nin isminin Bayburt Dede Korkut Üniversitesi olması hakkında talepleri dile getirmiştik. Daha sonra üniversite senatomuza bunu sunduk ve senatomuz bunu kabul etti. Yüksek Öğretim Kurulu’na gönderdik ve oradan cevap bekliyoruz. Yani Bayburt Üniversitesi artık Bayburt Dede Korkut Üniversitesi olabilecek. Bu vesileyle önemli destek ve katkılarını gördüğümüz Sayın Valimize ve Bayburt Valiliğimize çok teşekkür ediyorum. Ayrıca sempozyum vesilesi ile verdikleri destek için Türk Dil Kurumu’na, UNESCO Türkiye Milli Komitesi’ne çok teşekkür ediyorum. Halkımıza da bu haftayı yoğun bir şekilde idrak etmesi için katılımlarını beklediğimizi ifade etmek istiyorum.” dedi.