- Leyla Karabulut '' isteriz ki kadının her anı hak ettiği değerle baştacı edilsin. İsteriz ki şiddette maruz kalmasın. İsteriz ki her haliyle vazgeçilmezliği bilinsin. İsteriz ki kız çocukları sonuna kadar eğitimine devam etsin. İsteriz ki kadın mutlu olsun yuvasına mutluluk saçsın. İsteriz ki sadece bir gün değil her gün bilinsin değeri''
Mart Dünya Kadınlar Günü olması dolayısıyla Bayburtlu Kadınlar Yard.Day.Der.Bşk. Leyla Karabulut dernek binasında basına bir açıklama yaptı.
Dernek üyeleri ve tüm kadınların kadınlar gününü kutlayarak konuşmasına başlayan Karabulut'' Kadın olmayı tek bir güne sığdırmak nasıl mümkün değilse kadın olmanın ne demek olduğunu cümlelerle ifade etmekte mümkün olamaz. Kadın, gözlerindeki ışıkla baktı mı etrafa ne dağlar durur karşısında ne de engeller olur aşılmaz. Kadın emek, kadın sevgi, kadın hayatın inşasıdır.Vefanın eşsiz tarifidir kadın, hayata karşı sarsılmaz duruşun örneği, her şeye rağmen zorlukların üzerinden gelmenin ustasıdır kadın. İçindeki sonsuz merhamet ve şefkatle üstlenir tüm sıkıntıları, erişilmezdir onlar, kutsaldırlar, cennetin yolu vardır ayaklarının altında'' dedi.
Kadının ana, kadın yoldaş ve çilenin yumak yumak sarılışı olduğunu belirten Karabulut '' Her başarılı neslin özünde yuva denilen küçük ocakta analık vasfıyla evladını ilmek ilmek işleyen ana, eşini her güne yeniden hazırlayan yar vardır. Dünyada kadının ülke ülke şehir şehir kültürel ve yöresel farklılığı olduğu gibi yurdumuzda da büyük şehirlerimizden en ücra köşelerimize kadınlarımızda farklı yaşam koşulları vardır. Yaşadığım şehrin kadın profiline baktığımızda son yıllarda çok güzel değişimler gözlemleyebiliriz. Daha önceleri evinden sadece komşu, arkadaş ziyaretleri için çıkan kadın artık daha fazla sosyal yaşantıya katıldığını üretken olduğunu iş kurmak için mücadele ettiğini hatta bunu eşinin desteğini hissederek daha daha verimli olmanın yollarını arar hale geldiğini görüyor ve şahit oluyoruz ve değişimin haklı gururunu yaşıyoruz''
Karabulut sözlerini ''isteriz ki kadının her anı hak ettiği değerle baştacı edilsin. İsteriz ki şiddette maruz kalmasın. İsteriz ki her haliyle vazgeçilmezliği bilinsin. İsteriz ki kız çocukları sonuna kadar eğitimine devam etsin.İsteriz ki kadın mutlu olsun yuvasına mutluluk saçsın. İsteriz ki sadece bir gün değil her gün bilinsin değeri''
Bayburt Valisi Hasan İpek’in eşi Gülten İpek ise bütün kadınların Kadınlar Günü’ü kutlayarak Bayburtlu kadınlara sosyal hayatta başarılar diledi.
Bayburtlu Kadınlar Yard.Day.Der.Bşk. Leyla Karabulut, derneğin 2011 yılında kabul edilen SODES projesini basına tanıttı.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla basına bir açıklama yaptıktan sonra derneğin Yöresel Yemeklerle Yerel İstihdam Projesi hakkında bilgi veren Karabulut,''Bayburt ili yöresel anlamda farklı birçok tadı bünyesinde bulunduran, zengin bir mutfağa sahiptir. Geçmişten bugüne kadar nesiller boyunca paylaşılarak günümüze kadar ulaşan yöresel yemekler malesef ki günümüzde eskisi kadar bilinmemektedir. Bununla beraber insanların daha hızlı ve kolay yemekleri tercih etmesi, beslenme tercihlerini değiştirmeye başlamış ancak bu durum farklı sağlık problemlerinide beraberinde getirmiştir.
Toplumumuzda kadın işi olarak görülen yemek yapmak; bu faaliyeti ekonomik bir iş alanı olarak uygulamaya gelince, erkek iş koluna dönüşmektedir. Zira 2010 TUİK verilerine göre nüfusunun % 49'u kadın olan Bayburt'ta yemek üretimi konusunda çalışan kadın işletmeci sayısı sadece 1'dir. Projemiz kadınların en çok yaptıkları faaliyeti işe dönüştürmelerini hedeflemekte ve bununla beraber kültürel bir miras olan yöresel yemeklerinde yeniden değer kazanmasını sağlamayı amaçlamaktadır.
İlimizi ziyaret eden ve özellikle yöresel yemeklerden tatmak isteyen bir çok insan, lokantalarda sunulan birkaç çeşitin dışında bir seçenek bulamamaktadır. Oysaki birçok evde bu tadlar hala muhafaza edilmekte ve 'evin hanımı' tarafından yapılmaktadır.Projemiz; kadınlara aslında aşina oldukları bir alanda eğitim vererek, profesyonel bir yaklaşım kazanmalarını ve bu alanı bir meslek olarak görmelerini sağlamayı hedeflemektedir. Bununla beraber kadınlara verilecek girişimcilik eğitimi ile de edindikleri bilgi ve tecrübelerini bir işe dönüştürmeleri sağlanmaya çalışılacaktır. İlde kadınları temsil eden tek kadın organizasyonu olan dernek, sürdürülebilirlik anlamında bir sorun yaşamayacaktır.
Proje Bütçesi:133.980,00 TL olan ve 12 ay sürecek projede başvuran kadınlar arasından seçilecek mesleki altyapısı bulunmayan ve işsiz 25 kadın haftanın 5 günü ve günde 4 saat olmak üzere 4 ay boyunca aşcılık ve yöresel yemekler üzerine kurs faaliyeti alacaklardır. Bu kişiler yemek yapımının yanı sıra hijyen, sanitasyon, beslenme ve besin öğeleri, sunum gibi konularda eğitimler alacaklardır.
Kursiyerler aşcılık kursu sonrasında girişimcilik ile ilgili bir aylık kursa tabi tutulacaktır.Eğitim haftanın 5 günü ve günde 4 saat üzerinden uygulanacak olup; kadınlara iş alanında yapabilecekeleri ve öğrendiklerini nasıl işe dönüştürebilecekleri anlatılacaktır.Eğitimle kadınların birlikte nasıl çalışabileceklerine dair üretim modelleride anlatılacaktır.Kursiyerlerden her iki kurs sonunda da başarılı olan ve eğitimini işe dönüştürmek isteyen 3 kişiye ayni sermeye desteği sağlanacaktır. Proje süresince 10 yemek organizasyonu planlanmaktadır.Bu yolla hem projenin tanıtımı yapılacak hemde kursiyerlerin ürettiği yemeklerin sunumu yapılacaktır.''