Toplam 1 trilyon doları aşkın hizmet ve mal üreten, 170 milyonluk nüfusa sahip üyesi bulunan Türk Devletleri Teşkilatı, askeri ve siyasi açıdan tek ülke haline geliyor.

Birçok Türk devlet başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla geçen hafta Özbekistan’da yapılan Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi’nin sonuç bildirisi yayınlandı.

TDT üyesi ülkeler ile ticaret hacmi

Türkiye'nin TDT üyesi ülkeler ile ticaret hacmi 2021'de bir önceki yıla göre yüzde 35 artarak 20 milyar dolar, bu yılın 10 ayında da 2021'in aynı dönemine göre yüzde 28 artışla 21 milyar dolar oldu. 2021'de TDT üyelerinin dünyaya toplam ihracatı ise önceki yıla göre yüzde 26 artarak 462 milyar dolar, TDT ülkelerinin kendi aralarındaki ihracatın ise yaklaşık 25,7 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.

180 milyonluk birliğin ortak kararla imzaladığı bildirisinde en çarpıcı karar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) Türk dünyasının parçası olarak görüldüğü ve KKTC’nin TDT gözlemci statüsünün memnuniyetle karşılandığı bildirildi. Bu karar tanınmadan önceki son adım olarak değerlendiriliyor.

Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet ve Hükümet Başkanları Konseyi 9’uncu Zirvesi Semerkant Bildirisi

Üye ülke Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve  Özbekistan cumhurbaşkanları tarafından imzalandı. Semerkant Bildirisi'nde, liderlerin Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyinin kurulmasına ilişkin Nahçıvan Anlaşması'nın amaç ve ilkeleri doğrultusunda işbirliği ve dayanışmayı derinleştirme ve genişletme konusundaki taahhütleri vurgulandı.

Türk halklarının ortak tarihi, dili, kültürü, gelenekleri ve değerleri temelinde, TDT'nin çok taraflı kapsamı dahilinde işbirliğini daha da derinleştirme ve genişletme konusundaki kararlılıklarının yinelendiği bildiride, Türk devletlerinin bağımsızlıklarından bu yana kaydettikleri dikkate değer siyasi ve sosyo-ekonomik ilerlemesini takdir ettikleri kaydedildi.

Üye ülkelerin toprak bütünlüğü birlikte korunacak

Bildiride, TDT üye ve gözlemci ülkelerin özellikle egemenlik, toprak bütünlüğü ve uluslararası düzeyde kabul gören sınırların dokunulmazlığı ve iç işlerine müdahale etmeme hususlarına saygı başta olmak üzere, uluslararası hukukun genel kabul görmüş norm ve ilkeleri uyarınca, üye ülkelerin güvenliği ve istikrarını güçlendirmenin hedeflendiğine işaret edilerek ticaret, ulaştırma, yatırım ve bölgesel bağlantı ile ilgili girişimlerin teşvik edilmesi yoluyla ekonomik işbirliğinin geliştirilmesini amaçlayan ortak çabalarının sürdürülmesinin son derece önemli olduğu vurgulandı.

Teşkilatın, Türk dünyasının değerlerini ve çıkarlarını, bölgesel ve uluslararası alanda daha fazla destekleme rolünü geliştirme konusundaki kararlılıkları; üye ülkeler arasında güçlendirilmiş bir tutum geliştirmek amacıyla, TDT çerçevesinde Türk dünyasının çıkarlarını etkileyen bölgesel ve uluslararası konularda istişarelerde bulunmanın önemi belirtildi.

"Memnuniyetle karşılıyoruz"

Bildiride, tarih boyunca Türk medeniyetinin gelişmesindeki önemli rolü, bilimsel, manevi veya dini şahsiyetlere ve eğitimcilere ev sahipliği yapması, Türk dünyasının siyasi, ticari, bilim ve kültür merkezleri olarak hizmet etmiş olması hususlarını göz önünde bulundurarak, Semerkant’ı "Türk Dünyası Medeniyet Başkenti" ilan ettikleri kaydedilerek, "Kıbrıs Türklerini, Türk dünyasının parçası olarak gördükleri ve KKTC’nin TDT gözlemci statüsünü memnuniyetle karşıladıkları" vurgulandı.

Bildiride, Azerbaycan ve  Ermenistan arasındaki ilişkilerin, birbirlerinin egemenliğini, toprak bütünlüğünü ve uluslararası alanda tanınan sınırlarının dokunulmazlığını karşılıklı tanıma ve bunlara saygı gösterme temelinde normalleştirilmesini destekledikleri ve Azerbaycan'ın çatışma sonrası rehabilitasyon, yeniden inşa ve yeniden bütünleşme çabalarına katkıda bulunmaya hazır oldukları bir kez daha teyit edildi.

Kırgızistan Cumhuriyeti’nin Kırgız-Tacik sınırındaki duruma uluslararası hukukun temel ilkeleri doğrultusunda barışçıl bir çözüm bulma çabalarına destek verdikleri ifade edilen bildiride, bu bağlamda üye devletlerin, Kırgızistan'ın altyapısının geliştirilmesi ve yeniden inşasına yönelik çabalarına yardım etmeye hazır olduklarına işaret edildi.

Dezenformasyonla mücadelede işbirliği artırılacak

Terörizmin, aşırıcılığın ve bölücülüğün her türüne ve biçimine karşı mücadelenin yanı sıra ırkçılık, ayrımcılık, yabancı ve İslam düşmanlığı, nefret söylemi ve dezenformasyonla mücadelede işbirliğini artırmaya ve bu alanlarda uluslararası platformlardaki çabaların koordinasyonunu sağlamaya karar verdikleri kaydedilen bildiride, göçmen kaçakçılığı ve insan kaçakçılığı da dahil olmak üzere düzensiz göçle mücadele için işbirliği fırsatlarını araştırmaya karar verdikleri vurgulandı.

Bildiride, Türk halklarıyla ortak tarih, dil, kültür, gelenek ve değerlerden yararlanarak ticari ve ekonomik işbirliği alanları da dahil olmak üzere Asya kıtasıyla ilişkileri genişletmeyi ve derinleştirmeyi amaçlayan Türkiye'nin Yeniden Asya Girişimi'nin desteklendiği ifade edilen bildiride, barış ve istikrarın sağlanması, geniş uluslararası işbirliği ve insanlığın sürdürülebilir kalkınmasının desteklenmesini amaçlayan Ortak Güvenlik ve Refah için Semerkant Dayanışma Girişimi'nin memnuniyetle karşılandığı aktarıldı.