Almanya-Hollanda ve Avrupa Ülkeleri Türkiye’ye dair gerçek niyetlerini gün yüzüne çıkarmış ve Türk Dışişleri Bakanının ülkelerine girişine izin vermemiştir. Demokrasiden, İnsan Haklarından bahseden Batı küstahlığına yenilerini eklemekten geri durmamaktadır.
15 Temmuz darbe girişimine karşı Milletimizin topyekûn gösterdiği duruş Haçlı zihniyetini yeniden hortlatmıştır. Birleşen ve Güçlenen Türkiye’nin ayak sesleri Avrupa’nın Uykularını kaçırmaktadır. Bütün bu yapılan karşı düşmanlıkların arkasında Türkiye de 16 Nisanda yapılacak Anayasa Referandumu yatmaktadır. Batı Tarihten bu güne her zaman Türklerin kardeş kavgasının içerisinde olmasını, Devleti yönetenlerin farklı düşünmesini ve sürekli çatışmasını arzulamış ve bunun için fırsat buldukça fitne tohumu ekip Türkiye’nin Bölünmesine yatırım yapıştır.
Avrupa Birliği dağılmaktadır. Avrupa da Nüfusunun yaş ortalaması 43,8,Türkiye Nüfusunun yaş ortalaması 29,7 dir. Gelecek yıllar Türk Milletinin yeniden Avrupa’ya hâkimiyetinin işaretini vermektedir. Bu nüfus gerçeği ile gelecek on yıllarda çalışamaz ve üretemez hale gelecek olan Avrupa kendi birliğini yeniden kurmak ve Bir araya gelmek için Türk Düşmanlığı ile aslında kendi toparlanma bir araya gelme stratejisini uygulamaktadır.
İşte Avrupa’nın Türkiye’deki Referandumda HAYIR ’ı desteklemesinin gerçek amacı Birleşen, Büyüyen ve gelişen Türkiye’nin yoluna taş koymaktır. Gerçek böyle olmasa Hollanda’nın , Almanya’nın, Türkiye’deki referandum ile ne işi olurdu.
16 Nisanda yapılacak Referandumda Milliyetçi Hareket Partisinin Neden EVET diyeceğini anlamak için yukarıda anlattıklarımıza tekraren dikkatinizi çekmek isterim.
Türkiye 16 Nisan da Anayasamızın 18 Maddesini değiştirecektir. Darbecilerin yaptığı Anayasa Milletin kendisi tarafından değiştirilecektir.değişen 18 maddenin hiçbirisinde Büyük Türk Milletinin zararına Devletimizin bekasını tehlikeye sokacak bir ifade yoktur.
16 Nisanda değiştirilecek Anayasamız ile Başbakan ve Cumhurbaşkanı arasında olası görüş ayrılıkları nedeni ile yaşanabilecek bitmek tükenmek bilmeyen krizler ortadan kalkacak , Seçme hakkı verdiğimiz gençlerimize seçilme hakkı verilecek,Meclis denetim mekanizmaları daha etkin çalışacak,aylarca çıkarılmayan kanunlar Milletin istek ve beklentisine göre hızlı ve seri şekilde çıkarılabilecektir.Mevcut Anayasada bulunmayan Cumhurbaşkanına yönetim yetki ve sorumluluğu ile yaptığı uygulamalardan dolayı gerektiğinde yargılama yolu açılacaktır.
Türk Milleti değiştirilecek Anayasası ile bundan sonra Batının karşısında Tek ses ve Tek Nefes olarak Güçlü bir şekilde duracaktır.
Anayasa Değişikliğine Partimizin katkı vermesi Birtakım çevreleri rahatsız etmiştir.
Partimiz ve bilge Liderimiz Dr. Devlet bahçeli Yılmadan bu fitne saldırıları ile mücadele etmektedir. HDP, FETÖ, PKK, DEAŞ ile kol kola bu günlerde televizyon ekranlarında ve gazetelerdeki köşelerinde kalemlerini gördüğümüz ancak ellerindeki Ülkücü kanı kurumayan eli kanlı aydınlıkçılar, cumhuriyetten geçinen fesat yuvaları ağız birliği etmişçesine MHP'ye saldırmaktadır.
Ülkücü Hareket Her zaman Devletinin yanında olmuştur. Bu gün bize ne aldınız da devletin yanındasınız diyenler e 1980 öncesi günleri hatırlatmak isterim.Devlet organları sağcı solcu diye bölünmüş,Polis ve Asker görev yapamaz hale getirilmiş ve Devletimiz Emperyalizmin kuşatması altına girmişken yine meydanlarda bu şer güçlerin karşısına beş bin şehit ile Ülkücü hareket çıkmıştır.12 Eylül Darbecileri küstahça ‘’ adalet yerini bulsun diye bir sağdan bir soldan asıyorduk. Eğer sağdan 2 asmışsak ertesi gün 2 de soldan asıyorduk.’’ Diyerek henüz bıyığı terlemeyen gencecik ülküdaşlarımızı idam sehpalarına göndermiştir. Milliyetçi Hareket Partisi 12 Eylül öncesinde Bedelini Canları ile ödeyen Ülkü devi şehitlerimizle Devletinin yanında olmuş, Hiçbir karşılık beklememiş aksine bu desteğin karşılığı olarak Bedelini Canları ile ödemiştir.
Bu gün Liderimiz Dr Devlet Bahçelinin söylediği gibi "MHP, her türlü engellemelere rağmen vatanına hizmet etmenin gururunu yaşamaktadır..İlkesizler bir kez daha devrededir. Azgınca faaliyettedirler. Karanlık emelleri hiç olmadığı kadar faaldir. Milli iradeden korkanlar nifak kuyruğundadır. Her türlü yalanı devreye soksalar da Türk milletinin egemenlik hakkına ambargo koyamayacaklardır. Millet son karar mercidir. MHP lobilerin, kulislerin zümre ve kaymak tabakaların partisi değildir. Bizim yönümüz hakka dönüktür. Sözümüz millettir" anlayışı ile 16 Nisan 2017 tarihinde yapılacak olan referanduma Genel Merkezimiz, İl ,İlçe ve Belde teşkilatlarımız ile çalınmadık kapı,girilmedik sokak ,gidilmedik köy bırakmadan çalışacağız.
Millet için 'evet', devlet için 'evet', Cumhuriyet için 'evet', Türklüğün bekası için 'evet' diyeceğiz.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE
