Bayburt Milletvekili Doç. Dr. Şahap Kavcıoğlu, Bayburt'un yaşanılabilir bir şehir haline getirilmesini gerektiğini ve bunun yanlışların üzerine gidilerek, birlikte doğru kararların altına imza atılarak yapılacağını belirtti. Şehrin mimarisine eleştiriler getirerek, Bayburt'ta tartışılmayan tek yerin 3 bin yıllık Bayburt Kalesi olduğunu belirten Kavcıoğlu, konuşmasında TÜİK verilerine de değindi. Kavcıoğlu, "Araştırmalarda Bayburt en mutlu ilerden birisi çıkıyor. Ben buna kesinlikle inanmıyorum. Çünkü yaşayabildiğiniz imkanlar kısıtlı ise mutlu olduğunuz şeylerde kısıtlıdır" dedi. Kavcıoğlu, Bayburt Valiliği tarafından muhtarların katılımıyla bir düğün salonunda organize edilen toplantıda yaptığı konuşmada çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Kavcıoğlu Konuşmasında:
 "Bayburt’un dönüşümünü sağlamalıyız" "İl merkezinde çalışmalarımız devam ediyor. Her zaman dile getirdiğimiz gibi Bayburt’un kentsel dönüşümünü en kısa sürede sağlayacağız. Bayburt’un şehirleşmesi ve yaşanabilir bir hale gelmesi, Bayburt’un gelişimiyle ilgili çok önemli. Eğer burada insanlar yaşamak istemiyorsa hiçbir şekilde bir fabrika kuramaz veya başka kurumları buraya getiremezsiniz.
 Getirseniz dahi çalışacak insan bulamazsınız. Öncelikle Bayburt’u yaşanabilir bir şehir haline getirmemiz gerekiyor. Bunun içinde yanlışların üzerine giderek ve en doğru kararları birlikte vererek Bayburt’un dönüşümünü sağlamamız gerekiyor." "Bayburt’un geliştiğini ve değiştiğini hangimiz söyleyebiliriz " "Bayburt’ta her şeyi tartışıyor ve protesto ediyoruz. Bu güzel bir şey, keşke daha önceleri bazı icraatlara karşı çıkıp, bazı yanlışların yapılmasını engelleyebilseydik. Ben hep söylüyorum, Bayburt’ta tartışılmayan tek yer Bayburt Kalesidir. 3000 yıl önce yapılmış olan bir kalenin yerinin yanlış olduğunu hiç kimse tartışmıyor. Ama onun dışında yapılan her şeyi tartışıyor ve yerini değiştiriyoruz.
Çünkü tartışmalı olduğundan yerlerini 10 sene sonra değiştiriyoruz. Yanlış yaptıysak neden yaptık, doğru yaptıysak neden değiştiriyoruz. Yani eski sanayi yeni sanayi, üniversitenin yeri, organize sanayi, Kayışkıran sanayi, eğitim yerleşkesi, hastane, askeriye, terminal gibi sayabiliriz. Aynı yanlışları yapmamamız için, bu istişare ve görüşmeleri sıklaştırarak, fikir birliğiyle ilin gelişimine katkı sağlamalıyız.  Bayburt hariç Türkiye’nin hiçbir şehrinde buradaki gibi değişim yok. Yanlış yaptığımızı ise şehrin gelişmediğinden anlıyoruz. Bayburt’un bu anlamda geliştiğini ve değiştiğini hangimiz söyleyebiliriz. O zaman doğru bir yerden başlamamız lazım, bu bizim için bir fırsat.
Türkiye’nin Maliye Bakanı bu ilden çıkmış ise, bu fırsatı iyi değerlendirip bu işleri daha doğru bir şekilde başlatıp ve kısa sürede de sonuçlandırmamız lazım."   "Türkiye’de turist gelmeyen tek şehir Bayburt" "Bir çok sorunu ve tartışması olan bir şehirde doğru yerden başlamamız için ciddi bir şekilde bu işe inanmamız gerekiyor. Turizm konusunda yararlanacağımız bir sürü çalışmayı birkaç gün önce üniversitedeki hocalarımız bizlere sundular. Bunların hiç birisi hayal değil, hepsi olabilecek şeyler. Üniversitemiz ile çalışmalar yaparak bunların şehrimizde yapılabilir hale geldiğini görmemiz lazım. Her fırsatta şunu söylüyorum, dünyanın hiçbir yerinde Bayburt gibi bir şehir yok. İçerisinden nehir geçen, karşısında kalesi ve ortasında saat kulesi olan. Üçü bir arada olan tek şehir Bayburt.
 Bunu bile pazarlayıp satabiliriz. Bizim Bayburt’un kimliği adına pazarlayıp satabileceğimiz o kadar şey var ki. Ama maalesef bu gün belki de Türkiye’de turist gelmeyen tek şehir Bayburt. Buda bizler için çok acı bir durum. Bir çok tarihi dokuya, tarihi yerleşim alanına ve doğal güzelliğe  sahipken bir tane turistin gelmemesi ilimiz için acı bir gerçektir."   "Yanlışlar eleştirilmiyor"   "Birbirimizi kötüleyerek değil eleştirerek başlayalım. Çünkü yanlış yapıldığında bu Bayburt’u etkiliyor. Eleştirdiğimiz konular Bayburt’ta tartışılıp yapılsaydı, ne 10 yılda sanayinin yeri değişird, ne 8 yılda üniversitenin yeri değişirdi, ne 1 yılda terminalin yeri tartışılırdı, ne de 20 yılda hastanenin yeri değişirdi. Bunlar hep birlikte yaşadığımız gerçeklerdir. Hiç kimseyi suçlamıyorum. Çünkü hepimiz suçluyuz. Bunların hepsi gözümüzün önünde yaşanırken, hiç birimiz tepki göstermedik.
 İşi yapan kişi yakınımız ise sahiplendik yanlışı. Doğruyu ise taşladık. Burada Bayburt’u yöneten insanlar ile beraberiz. Bayburt’ta ilk defa bir şeyi başlatalım. Herkesin yanlış yapma hakkı var. Ama doğru bir tanedir ve onla da buluşalım. Birlikte karar vererek bir yerden bunu başlatalım."   "En mutlu il olduğumuza inanmıyorum"   "Bayburt bu gün 'büyük bir köy diye' sizlerin arasında konuşuluyor. Bende bunu sizlerden duydum. Bayburt’u şehirleştirelim ve yaşanabilir bir şehir haline getirelim. Kendi çocuklarımızın diğer illerde yaşayan çocuklar gibi yaşamasını neden engelliyoruz.
Köylerimizi güzleştirerek, zenginleştirerek ve göçü durduracak hizmetler üretirsek, burada yaşayan insanlar çok daha mutlu alacaktır. Mutlu iller arasında Bayburt en mutlu ilerden birisi çıkıyor. Ben buna kesinlikle inanmıyorum. Çünkü yaşayabildiğiniz imkanlar kısıtlı ise mutlu olduğunuz şeylerde kısıtlıdır. Çocukluğumuzda tandıra ayaklarımızı salar hekat dinlerdik ve çok mutluyduk. Çünkü dünyanın diğer tarafından hiç haberimiz yoktu.
Ama dünyanın bütün nimetlerinden faydalanmaya başladığınızda, işte o zaman mutlu olabiliyorsanız ve o zaman çocuklarınızın geleceğini şekillendiriyorsanız doğru şeyler yapıyorsunuz demektir. Bütün bunları gerçekleştirecek bir Bayburt diliyorum."