Ak Parti Bayburt Belediye Başkan Adayı Mete Memiş tarafından Beyzade Düğün Salonu’nda düzenlenen ‘BİRLİK VE BERABERLİK’ yemeğinde gündem,” Yolsuzluklar, Cemaat, Bayburt Mütevelli Heyet Başkanı ve yaklaşan Yerel Seçimlerdi.

‘BİRLİK VE BERABERLİK’ yemeğinde açılış konuşmasını İl Başkanı Hakan Kobal yaptı.

Ak Parti İl Başkanı Hakan Kobal yaşanan günün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a sahip olma günü olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:

BUGÜN BAŞBAKANIMIZA SAHİP ÇIKMA GÜNÜDÜR

" Bugün Başbakanımıza sahip çıkma günüdür. İtibarsızlaştırma operasyonları her geçen gün artıyor. Bunun neyin bahanesi olduğunu biz bu ülkede çok defa yaşadık. Egemen güçler Türkiye’nin ilerlemesine dur demek istiyorlar. İçeride ve dışarıdaki bağlantılarıyla tek vücut hamle yapıyorlar. Bugün başbakanımıza sahip çıkmazsak tarihten ibret almadığımıza yanacak bir zamanımız da olmayabilir.  Biz bir milletiz. İmanımız bir, sevinicimiz bir, acımız bir. Gayemiz aynı vicdan bir. Ortada sine çarpıyor. Cihan yıkılsa emin olun bu dik duruş sarsılmaz. "

MİLLET DUR DEMEDİKÇE KİMSE BİZİ YIKAMAZ, YIKAMAYACAKTIR.

"Millet dur demedikçe kimse bizi yıkamaz, yıkamayacaktır. Korkusuzca hareket edip hava limanımızı, köprümüzü IMF’ye borçlanmayacağız. Daha dün Menderes’e yapılan itibarsızlaştırma Başbakanımıza yapılıyor. Faiz lobisine,darbecilere fırsat vermeyeceğiz. 30 Mart 2012 yerel seçimlerinin memleketimize Bayburt’umuza hayırlı olmasını diliyorum. Darbecilere, fırsatçılara sandıkta cevap vereceğiz. Dik duruşumuzla Başbakanımızın arkasında olacağımızı teşkilatımız olarak göstereceğiz. Teşkilatımıza olan güvenimiz sonsuzdur.   "

DIŞARIDAKİ VE İÇİMİZDEKİ DÜŞMANLARA FIRSAT VERMEYECEĞİZ

"Heyecanınız gözlerinizden, gücünüz yüreğinizden anlaşılıyor. Dışarıdaki ve içimizdeki düşmanlara fırsat vermeyeceğiz. Teşkilatımızın bütün birimlerinin çok çalışarak küskünlüklere, dargınlıklara yer vermeden gidilmedik yer, gidilmedik işyeri kalmayacak. Başarıya ulaşacağız. Allah yâr ve yardımcınız olsun. Sizleri Allah’a emanet ediyorum."

 

Bayburt Milletvekili Bünyamin Özbek, Ak Parti Bayburt Belediye Başkan Adayı Mete Memiş tarafından Beyzade Düğün Salonu’nda düzenlenen ‘BİRLİK VE BERABERLİK’ yemeğine katıldı.

Milletvekili Özbek, burada yaptığı konuşmada Türkiye’deki gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Milletvekili Özbek, mazlumların, milletin, kimsesizlerin, tüm dünya Müslümanlarının lideri Başbakan Erdoğan’a yakıştırılan isnatları ‘büyük haksızlık’ olarak belirtti. Özbek,  "Şimdi biz seçime gireceğiz ya, biz ne yaparsak yapalım bir şey söylemesinler. Yok öyle bir şey. Üç gün bunun çalışmasını yaptım ama akıllanmadılar. Bundan sonra onlar bildiğini, biz de bildiğimizi yapacağız. Kötü insanları onlar da içlerinden def edecekler, biz de def edeceğiz. Bu davaya, Kuran’a, imana hizmet edenlerle gönül veren insanlarla bizim alıp veremediğimiz bir şey yok. Başımızın taçlarıdır, lütfen kendi içlerindeki kötü insanları ayıklasınlar. Bu kardeşlik elbet devam edecektir. Ben kötümü ayıklıyorum sen de kötünü ayıkla."dedi.

BU MİLLET BU OYUNU YUTMADI

Son günlerde konuşmaların son 12 günlük yolsuzluk operasyonu ile ilgili olduğunu anımsatan Milletvekili Özbek, "  Milletimiz bunun ne anlama geldiğini niçin yapıldığını zaten biliyor. Başbakanımızın bu olaylar çıktıktan sonra Ordu, Giresun, Trabzon’daki karşılama, bu milletin sevgi gösterisi, Pakistan’daki güllerle karşılanması, Pakistan dönüşü Ankara’da karşılanması, İstanbul’da karşılanması ve bu hafta sonu da Manisa’daki mitinglerine baktığımız zaman bu millet bu oyunu yutmadı. İnşallah bundan sonra da yutmayacak. "

Milletvekili Özbek, konuşmasına şöyle devam etti:

MÜTEAHHİTLERİN KİM OLDUĞUNU BİLMİYORUZ.

"Ak Parti’yi Bayburt Ak Parti teşkilatı olarak düşünelim. Biz 2002 yılında iktidara geldiğimizden bu güne kadar 2 milyar TL’den fazla Ak Parti olarak Bayburt’a hizmet getirdik. Milli eğitimde, sağlıkta, ulaştırmada aklınıza neresi geliyorsa biz oraya el attık. Eski parayla bu 2 katrilyon. 2 katrilyonluk yatırım yapıyorsun, burada yollar yapıldı, okullar yapıldı. Müteahhitlerin dahi kim olduğunu bilmiyoruz.  750 kişilik yurt yapılıyor. Bunun müteahhidi kim inan ki bilmiyoruz. Mili eğitimde okulları yapılıyor bunun müteahhidi kim bilmiyoruz. Hastane yapılıyor müteahhidin ismini dahi bilmiyoruz."

İKTİDARIMIZ BOYUNCA BİZE KİMSE BİR LEKE DAHİ ATAMAZ

"11 yıldır AK Parti iktidarımızda dahi şu arkadaşımız ve ya şu başkan milletvekili, il başkanı herhangi bir işi maddi anlamda bir işin peşine koştuğunu duyan var mı acaba? Şükürler olsun bırakın bu işlerin peşine koşmayı dedikodusu dahi çıkmamıştır. Yollar yapıldı, okullar yapıldı. Müteahhitlerin kim olduğunu bile bilmiyoruz. Bilen varsa söylesin. Bayburt’ta biz bunu başardık ve hepte övündük. Şükürler olsun iktidarımız boyunca bize kimse bir leke dahi atamaz.  "

DEDİKODULARIN, BU İFTİRALARIN KARDEŞ DEDİĞİMİZ İNSANLARDAN GELMESİ BİZİ ÜZEN BAŞKA BİR TARAFTIR.

"Ki mazlumların, milletin, kimsesizlerin, tüm dünya Müslümanlarının liderine bu isnatları yakıştırmak, atmak gerçekten büyük haksızlık. Yazıktır, günahtır. Mayıs ayından bu yana 100 milyar dolar kaybımız oldu. Bu milletin cebinden çıktı. Gecesini gündüzünü bu millete harcayan bir insana bu iftiraların atılması hangi dinde, hangi inançta vardır onu bilmiyorum. Yıllardır yolsuzluk yapıyorlar, şunu yapıyorlar bunu yapıyorlar diyen başka siyasi partiler vardı. Aslında kendilerini okuyordular. Biz iktidara gelsek biz malı götürürüz. Biz o dedikodulara alışmıştık. Ama bu dedikoduların, bu iftiraların kardeş dediğimiz insanlardan gelmesi bizi üzen başka bir taraftır."

BİZ BUNLARI YAŞAMIŞ BİR TOPLUMUZ

" Bakın 28 Şubat’ta benim babam mütevelli heyetindeydi. Bir gün dükkandayım, baktım ki dükkan bodrumunda besmele, Ayetel Kürsi, Saidi Nursi’nin güzel sözleri levha şeklinde orda duruyorlar. Babama dedim hayırdır baba bunlar niye buradalar diye. Dedi ki yurdu denetime gelecekler Milli eğitimden de onları sakladık. İrticacı  diye. Bir şey elde etmeye çalışıyorlar ki yurdu kapatalar. Fethullah hoca efendi 28 Şubat’tan dolayı Amerika’ya gitmek zorunda kaldı. İnanan insanların 28 Şubat’ta ne çektiğini hepimiz biliyoruz. Bizim liderimiz bir şiir okudu diye maalesef içeri girip hapislerde yattı. Biz bunları yaşamış bir toplumuz. "

ACABA CHP GELDİĞİNDE BU HİZMETLERE GÖZ MÜ YUMACAK

"Peki Tayyip Erdoğan gitti, başbakanlığı bıraktı. Zannediyorlar mı İslam’a, Kuran’a, eğitime hizmet eden herkes bu şekilde rahat hareket edeceklerini acaba düşünüyorlar mı? Ben bugün milletvekilim yarın değilim ama hizmetler devam edecek, acaba CHP geldiğinde bu hizmetlere göz mü yumacak. Hizmetlerinize devam edin, gazetelerinizi büyütün, televizyonlarınızı ve o Türkçe olimpiyatlarını yapın mı diyecek, acaba inanan var mı? Kendi iş dünyamızda veya hizmete gönül vermiş insanlar CHP iktidarı geldiğinde buna inanan var mı? Buna hiç kimse de inanmıyor. "

O KÖTÜ İNSANLARI DA KENDİLERİ AYIKLASINLAR.

"Birlik ve beraberlik olmak zorunluluğumuz var. Aynı ailede bir tarafta AK Parti’de siyaset yapan bir tarafta hizmete gönül veren insanlar var.    Bayburt’ta bunun örneğini ben kendi üzerimde veririm. Siz kendi ailenizde verirsiniz. O hizmete gönül vermiş insanları AK Parti’ye oy vermeyeceksin baskısı bkurmakla  hiç kimse kusura bakmasın.. Onlar sonuna kadar AK Parti’ye oy verecekler. Biz hizmete gönül vermiş insanlar kardeşliğimize devam edeceğiz. Ama bu hizmetin içinde maalesef kötü insanlar var.Maalesef.  Ülkeyi karıştırmak, Başbakana darbe yapmak. Başbakanın gitmesini isteyen kötü insanlar var.O kötü insanları da kendileri ayıklasınlar. "

DÜŞÜNMEDEN TWEET ATIYORSUN.

"3 gündür ben buradayım. Bu arkadaşlarla görüşüp kötü sözlerden kaçınalım. Biz böyle yaptıkça bakıyorsun Bayburt’taki hizmetin abisi dediğimiz kişi tweetler atıyor. Bugün tweetlerine baktım. ‘Başbakan hırsız, Başbakan çocuklarını Amerika’da, bilmem nerede ,şurda burada okuttu’ diye. Peki buradaki hizmetin abisine söylüyorum. 28 Şubat’tan dolayı İmam hatiplerin önü kapandığından dolayı, benim Başbakanımın oğlu yurt dışında okudu ise başörtülü öğrencileri üniversitelere almadıysalar bu Recep Tayyip Erdoğan’ın mı suçu, yoksa sebep olanların mı? Başka bir şey bu twite yönelik. Evet Başbakanın çocukları Amerika’da okudular.  28 Şubat’tan dolayı. Diyoruz ya 28 Şubat’tan dolayı Fethullah hoca da Amerika’ya gitmek zorunda kaldı. Şuan 28 Şubat var mı, yok. 2 yıl önce benim Başbakanım ‘Artık hasret bitsin, ülkene geri dön’ dedi mi? Dedi.  Peki Fethullah hoca nerde şuan? Tweet atıyorsun,  düşünmeden tweet atıyorsun. Cemaatin başındaki hocaefendi şu anda nerede yaşıyor? Amerika’da.  Başbakan’ın çocuklarının Amerika’da okuması suç, Fethullah hoca efendinin Amerika’da kalması suç değil, yok böyle bir şey."

BİZ YOLSUZLUK YAPAN, TÜYÜ BİTMEMİŞ YETİMİN HAKKINI YİYEN KİMSENİN ARKASINDA DEĞİLİZ.

"Savcılık tarafından hükümetimize yönelik yapılan hareketlerin içerisinde bir de şu var. Diyorlar ya ‘yolsuzlukların üzerini kapatalım mı?’ Kim yolsuzluk yaptıysa onun hesabını yargıda verecek. Biz yolsuzluk yapan, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyen kimsenin arkasında değiliz. Yine Bayburt’ta hiç kurbanı görmeden birilerine kurban parası veriyoruz. Biz öğrenci bursları veriyoruz öyle değil mi? Biz himmet yapıyoruz. Buradaki arkadaşların çoğu kurban parası vermiş, himmette yapmıştır. Peki bir tanesinin makbuzunu bana getirebilirler mi? Makbuz alan var mı arkadaşlar? Ben inanıyorum sana ve veriyorum. Bana makbuz vermiyorsun. Sen dürüstsün, biz bu işi yapmayız. Senin paranı yemeyiz. Biz öğrenciye götürüyoruz. Somali’ye gidiyor diyorsun eyvallah. Peki ben bu işlemi yaptığım zaman ben yolsuzluk yapıyorum. Halk Bankası genel müdürü evinde bulunan para için ‘Ben İmam Hatip yaptıracağım’ diyor. Yok, senin evinde bu para olamaz hani kaydı?  Sen topladığın zaman kaydın var mı? Maalesef yok."

BİZ ORTAMI YUMUŞATMAYA ÇALIŞTIKÇA ONLAR HIRSIZLIK DAMGASIYLA BİZİM ÜZERİMİZE GELMEYE BAŞLIYORLAR.

"3 gündür yine Bayburt yerelinde bizim arkadaşlara gazetelerini kesmeyin, dershanelerine çocuklarınızı gönderin şeklinde şeyler söylüyoruz. Biz ortamı yumuşatmaya çalıştıkça onlar hırsızlık damgasıyla bizim üzerimize gelmeye başlıyorlar. Müslüman’a yakışır mı arkadaşlar?"

DERSHANELERİ KAPATIRKEN ÇOCUKLARI OKUMA MANYAĞI YAPMAYALIM.

"Bakın Bayburt Milli Eğitim, eğitimde ilk 20’nin içerisinde. Bu sene Ankara’dan bu tarafa Bayburt birinci. Milli eğitimde Bayburt’un sınıf ortalamaları 16-18 kişi.  Büyük başarı elde ettik biz. Ve gece okulları bu başarıyı elde etti. Bunlardan insanlar rahatsız olur mu? Bedava eğitim. Bayburt’taki okulların çoğu kolejlerden daha kaliteli eğitim veriyor. Bundan niye rahatsız olalım. Dershaneleri kapatalım dedik. Bu benim çocuğuma da kapanıyor, sana da kapanıyor. Dershaneleri kapatırken çocukları okuma manyağı yapmayalım. Hafta içi okula hafta sonu dershaneye. Hafta içi okula pazartesi günü 5’ten sonra dershaneye. Çocukların hayatı tükendi."

3 TANE AYRI AYRI SORUŞTURMAYI GETİRİP BİRLEŞTİRDİLER, KAOS OLUŞTURUYORLAR. BUNA İNSAFSIZLIK DENİR.

"Dershaneleri kapatırken de oradaki öğretmenleri de Milli Eğitime alacağız dedik. Dershaneleri de etüt merkezleri yapalım dedik. Özel okula çevirelim dedik. Devlette destekleyecek. Özel okula çevrildiği zaman örneğin 200 kontenjanlı bir okulda 100 başvuru varsa diğer öğrencinin parasını devlet diyecek ki al parasını ben veriyorum. Burada kimse ekonomik olarak zarar görmüyor. Sağlıktaki gibi Milli eğitimde de devrim yapmak istiyoruz. Ama dershane daha iyi. Dershanecilerle birlikte oturuldu, konuşuldu, anlaşıldı. Ne oldu bir ayda. Hakan Şükür’ü niye istifa ettirdiniz? Emre Uslu diye bir gazeteci var. Biz savcılık ne istiyor bilmiyoruz. Emre Uslu tweet atıyor: ‘Erdoğan Bayraktar’ın oğlundan bir şey çıkmaz.’ Ve bunu hakim, başsavcı, Adalet Bakanı, Başbakan bilmiyor suçun ne olduğunu ama gazeteci biliyor. 2 gün sonra bakıyoruz, diğer bakan çocukları içeri alınıyor, Erdoğan Bayraktar’ın oğlu ve o ekip dışarı çıkıyor. 14 ay önce başlayan bir soruşturma 6 ay önce bitiyor arkadaşlar. Niye bugüne bekledi? 3 tane ayrı ayrı soruşturmayı getirip birleştirdiler, kaos oluşturuyorlar. Buna insafsızlık denir."

24 SAAT BAZI TELEVİZYONLARDA KÖTÜ PROPAGANDA YAPIYORLAR.

"Resmen askeriyeden bir darbe yapamadılar. Bu millet her seçimde Erdoğan’a destek veriyor. Dış güçler bize bir şey yapamıyor. En iyisi İslamiyet’ten bu yana Müslümanlara en fazla zararı kardeş kavgaları vermiştir. Bunu yapmaya çalışıyorlar.104 milyar dolar bu memleketin parası havaya uçtu. 100 milyar yolsuzluk parası, yolsuzluk var. 2-3 yılda Türkiye’de yapılan ihalelerin hepsini yolsuzluk diye bize anlatmaya çalışıyorlar. Kara para aklıyorlar diyorlar bunlar. 100 milyar dolarlık İran’la yapılan ticaretten dolayı Halk Bank üzerinden para transferi olmuş. Halk Bankası ve devlet para kazanmış, kara para aklıyor diyorlar. Her gün, günde 24 saat bazı televizyonlarda kötü propaganda yapıyorlar. O yüzden başbakanımıza, partimize sahip çıkacağız, bu millete sahip çıkacağız ama gerekli şeyleri de yapacağız."

GAZETELERİNİ OKUMAYACAĞIM, BEN DAHA TELEVİZYONLARINA BAKMAYACAĞIM, BEN DAHA DERSHANELERİNE VE KOLEJLERİNE ÇOCUKLARIMI GÖNDERMEYECEĞİM

"Kendi üzerime düşen o insanlara karşı her şeyi yapacağım. Gazetelerini okumayacağım, ben daha televizyonlarına bakmayacağım, ben daha dershanelerine ve kolejlerine çocuklarımı göndermeyeceğim. Benim milli eğitimimdeki sınıflarım o kolejlerde daha kaliteli eğitim veriyor. Milli eğitime giremeyen öğretmenler bugün kolejde ders veriyorlar. "

BİR MÜSLÜMAN BİR MÜSLÜMAN’A İFTİRA ATMAZ

"O kolejin yerini biz verdik ama o insanlar diyor ki ‘Recep Tayyip Erdoğan hırsız.’ Belki bizim içimizde bu davaya gönül vermiş insanlar var. Belki konuşmama kızabilirler.  Arkadaşlar bana kızmasınlar, gitsin hizmetin Bayburt ağabeylerine desinler ki ‘terbiyesizlik etme, bir Müslüman bir Müslüman’a iftira atmaz."

O İNSANI ARTIK BAYBURT’TA DAHA TUTMAYIN.

"Şimdi biz seçime gireceğiz ya, biz ne yaparsak yapalım bir şey söylemesinler. Yok öyle bir şey. Üç gün bunun çalışmasını yaptım ama akıllanmadılar. Bundan sonra onlar bildiğini, biz de bildiğimizi yapacağız. Kötü insanları onlar da içlerinden def edecekler, biz de def edeceğiz. Bu davaya, Kuran’a, imana hizmet edenlerle gönül veren insanlarla bizim alıp veremediğimiz bir şey yok. Başımızın taçlarıdır, lütfen kendi içlerindeki kötü insanları ayıklasınlar. Bu kardeşlik elbet devam edecektir. Ben kötümü ayıklıyorum sen de kötünü ayıkla.  O insanı artık Bayburt’ta daha tutmayın. Bayburt’ta tuttuğunuz müddetçe AK Parti’den size fayda yok diyorum. Sizleri sevgiyle, saygıyla selamlıyorum."

 

Bayburt Ak Parti Bayburt Belediye Başkan Adayı Mete Memiş tarafından Beyzade Düğün Salonu’nda ‘BİRLİK VE BERABERLİK’ yemeği düzenlendi. Yemek öncesi bir konuşma yapan Başkan adayı Mete Memiş, Bayburt’a gelirken düzenlenen coşkulu karşılama töreni için Bayburt basının teşekkür ederek sözlerine başladı.  Memiş aynı şükran duygularını Bayburt Ak Parti teşkilatına da iletti. Memiş, 30 Mart yerel seçimlerinin dünya ölçeğinde düşünülmesini, Başbakan Erdoğan'a itibarsızlaştırma faaliyeti içerisine girildiğini bundan dolayı da Bayburt halkı olarak Başbakan Erdoğan'a en güzel desteğin verilmesi gerektiğini söyledi. 

ESKİNİN TERKİYLE, TASFİYESİYLE DEĞİL YENİNİN İNŞASIYLA MEŞGUL OLACAĞIZ.

‘Ak Parti olarak yerel seçimlere plan, proje ve eserlerimizle gireceğiz’ açıklamasını yapan Memiş, " Seçimlere lafla girmiyoruz. Bu anlamada Belediye başkanımızın çalışmalarını 30 Mart 2014 itibariyle Cenab-ı Mevlam nasip ederse, fırsat verirse kaldığı yerden devam ettireceğiz. Eksik olanları tamamlayacağız. Devam edenleri aynı şekliye takip edeceğiz. Yapılmamış olanların da yenilerini ekleyeceğiz. Biz şuna inanıyoruz. Eskinin terkiyle, tasfiyesiyle değil yeninin inşasıyla meşgul olacağız. "dedi.

HER NE YAPILACAK İSE İNSAN İÇİN YAPILACAKTIR.

"Belediyeciliği makam ve ikbal kapısı olarak görmediklerine değinen Memiş, şöyle devam etti:" Belediyeciliği şehrimize ve şehrimizin insanlarına hizmet etme yerleri olarak görüyoruz, öyle algılıyoruz. Ak Parti belediyeciliğinde bu güne kadar her ne yapıldıysa bugünden sonra da her ne yapılacak ise insan için yapılacaktır. Çünkü biz ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ felsefesini düstur edinmiş bir siyasi partinin mensuplarıyız.  Belediyecilik anlayışımız, insanımızı ve şehrimizi kalıcı bir huzura kavuşturmak ve bu huzurla buluşturmak içindir. "

BAYBURT’UMUZU 2023 VİZYONU İLE BULUŞTURACAĞIZ

"İnsanımızı tabiat  ve şehir arasında tercih yapmak zorunda bırakmayarak şehri ve tabiatı iç içe yaşayan insanlar olarak yaşatacağız. Biz bu güne kadar yapılanları yeterli görmeyip bu şehre, bu şehrin insanlarına daha çok neler yapabilirizin düşüncesi, çabası ve gayreti içerisinde olacağız. Bayburt’umuzu Başbakan’ımızın ortaya koyduğu 2023 vizyonu ile buluşturacak bir özlem ile el ele gönül gönüle vererek sevgi ve huzur şehir Bayburt’umuzu temiz, yaşanabilir ve özlenen bir Bayburt olarak inşa etmeyi başaracağız. "

30 MART BİR MİLAT OLACAKTIR

"30 Mart bir milat olacaktır. Türkiye’miz için Bayburt’umuz için yeni bir milat olacaktır. Yeni Türkiye’yi kurma onu inşa etmeye yeni bir milat olacaktır. Kapı kapı dolaşarak bildiklerimizi, Ak Parti’nin ülkemize ve şehrimize yaptıklarını anlatmaya hazır olmalıyız. Durmadan, yorulmadan, usanmadan ve bıkmadan her eve, her dükkana, her gönüle girmeyi başarmak zorundayız. "

30 MART SEÇİMLERİNİ DÜNYA ÖLÇEĞİNDE DÜŞÜNMELİYİZ

"TÜRKİYE geride bıraktığımız 11 yıl içerisinde çok önemli ilerlemelere imza atmıştır. Bu ilerlemeler ve başarılar ekonominin yanında en önemli olarak güven ve istikrardır. Bu güven ve istikrar ortamını bozmak isteyen dış mihraklardır ki bunlar sadece ulusal bazda değildir. uzantılarını uluslararası bağlantılarda da görüyoruz. Sayın Başbakanımıza yapılacak itibarsızlaştırma veya onu gözden düşürecek bir takım hareket ve davranışların içine girilmiştir. Çünkü Türkiye’deki güven ve istikrar ortamı bozulursa Mısır’daki darbecilere sesini yükseltecek bir Başbakan bir yönetici olmayacaktır. Suriye’deki mazlum kardeşlerimizin haklarını savunan bir Başbakanımız bir ülke yöneticisi olmayacaktır. Bu sayıları Doğu Türkistan’daki, Kafkaslardaki Myanmmar’daki bütün ezilmiş milletlerin savunucusu bir Başbakandan kurtulmanın hesap ve planları yapılmaktadır. Bu anlamda bizim 30 Mart yerel seçimlerini Bayburt ölçeğinden çıkararak bütün Türkiye için hatta bütün dünya insanları için düşünüp planlamamız gerekiyor."

BAYBURT HALKI OLARAK EN GÜZEL DESTEĞİ SAYIN BAŞBAKANIMZA VERMEMİZ GEREKİR.

"Sayın Başbakanımızı bu mahviller, çete lobileri ve küresel güçlerin karşısında daha güçlü daha dik duruşlu olmasını sağlamamız için Bayburt halkı olarak en güzel desteği Sayın Başbakanımza vermemiz gerekir. Türkiye bugün önemli bir yol ayrımındadır. Ya eski Türkiye devam edecek, Türkiye kaybedecek, birileri kazanacak. Ya da Türkiye kazanacak. Biz Türkiye’nin kazanması için elimizden gelen gayret ve çabayı sarf edeceğiz. IMF’den Türkiye’yi kurtaran bir başbakanımız IMF’ye borç para verir durumdadır. Birleşmiş Milletler’de hiç dikkate alınmayan bir Türkiye’nin yerine ‘artık Türkiye bu konuda ne der. Kanaati nedir.’ Denilen bir Türkiye’nin inşasından yanayız. "

"30 Mart seçimlerinin ülkemize ve Bayburt’umuza hayırlar getirmesini dilerken Başbakanımıza en güzel desteği seçimlerde vereceğiz. Allah’a emanet olun. Biz birlikte Bayburt’uz."

 

YAPILAN İŞLERİN DEVAM ETMESİ İÇİN BELEDİYECİLİĞİN ELİMİZDE KALMASI GEREKİYOR.

"Bir yola çıktık ve devam ediyoruz. Belediyecilik bizim işimiz. Belediyecilik halk belediyeciliğine inanan insanların işi, insanı önceleyenlerin işi.  Yaratıcının rızası için hizmet etmek isteyenlerin işi. İnsanların en hayırlısının insanlara hizmet olduğunu bilenlerin işi. Belediyeciliğimiz 2014-2019’a kadar da inşallah devam edecek. Bu yoldan dönüş yok. Yaptığımız hizmetler ortada. Bayburt’un kronikleşmiş meselelerini 10 senede yerine getirmeye gayret ettik. Her belediye başkanının kaçtığı Bekir Beyin de katı atık tesisini başlattığı altyapı işine başladık. Dönemimizde  Kanalizasyon işine başladık. Atık su arıtma tesisinin ihalesini yaptık. İçme suyu şebekesinin ihalesini yapmak üzereyiz. Doğalgazı 50 aboneden aldık Türkiye’nin en çok kullanılan yeri haline getirdik. 2009’daki su isale hattını devletimizin ve hükümetimizin desteğiyle 2011 yılında tamamlamayı Rabbim nasip etti. Bu işlerin devam etmesi için yine bu işin bizim elimizde kalması gerekiyor."

BAYBURT BU HİZMET KERVANINI DEVAM ETTİRMEK ZORUNDADIR

"5 sene içerisinde ortaya koyduğum hizmetlerin % 25’ini ancak belediyenin öz kaynakları ile kendi imkânları ile yaptım. Yüzde 75’ini tamamen iktidarın yanında bir belediye başkanı olmakla yaptım. Genel müdürlüklerden ve İstanbul Belediyelerinden aldığım yaklaşık 10 milyonluk, trilyonluk hizmeti bununla açıklamak mümkün. O zaman Bayburt bu hizmet kervanını devam ettirmek zorundadır. "

BU SIRADAN BİR MAHALLİ İDARELER SEÇİMİ OLMAKTAN ÇIKTI

"30 Mart’a elimiz oy pusulasına giderken gerçekten 2 kez daha düşünmemiz gerekiyor. Bu sıradan bir mahalli idareler seçimi olmaktan çıktı artık. Bu Hacı Ali Beyin belediye başkanı olarak devam etmesi meselesi değil. Bu Mete Memiş’in, İdris Aydın’ın, Fatih Burak’ın belediye başkanı olma meselesi değil. Şu anda Türkiye üzerinde bir oyun oynanıyor. Ulusal ve uluslararası ortaklıkla devam eden bir sistem, bir tuzak devam ediyor. Buna dur demek ya da devam ettirmek bizim elimizde. Türkiye ne zaman güçlendiyse, Türkiye’de ne zaman milli irade hakim olduysa, ne zaman Adnan Menderes, ‘yeter artık karar milletindir’ dediyse, ne zaman Özal artık vesayetten, statükodan bahsettiyse ve ne zaman kurulan Ak Parti yeter artık söz de karar da milletindir. Statükoya, vesayet rejimlerine hayır, Milet adına karar verenlerin millete rağmen davranışlarına hayır dediyse ondan sonra tuzaklar başladı. Ondan sonra tuzaklar başladı. İktidardaki bir partinin kapanması kararı ortaya çıktı. Dünyanın büyük ekonomileri tepe taklak giderken Türkiye ekonomisi dünyanın çok gıpta ettiği bir seviyeye geldiği için Gezi olaylarını planladılar. "

BU OYUN BOZULACAK BİZ BİLİYORUZ.

"Gezi eylemcileri 4 şey olmasın dediler. Kanal İstanbul, nükleer enerji, dünyanın en büyük havalimanını, 3. Boğaz köprsünü Türkiye yapmasın dediler. İşin garibi bugün tweetlerde paylaşacağımız bir şey. Geçen hafta savcının özellikle fezlekesinde hazırladığı ve tutuklanmasını istediği bütün insanlardan bu dört ihaleyi alan müteahhitler. Ne enterasan. O zaman bu oyunu görmek zorundayız. Mesele sadece Başbakanın gitme, Ak Parti’nin hükümetten devredilme meselesi de değildir. Milli iradenin hakim olma ya da milli iradeyi mahkum etme meselesidir. Bizim oyumuz namusumuzdur, şerefimizdir. Saygıdğer milletvekilimize destek verdik. Dedik ki git bizim adımıza yasa çıkar. Biz aynı zamanda yargıya da yetki veriyoruz millet olarak. Çünkü yargı kanunları hazırlanırken der ki Yargıtay’ın savcısı, hakimi millet adına karar verir. Peki sizin hanginiz en son savcının ortaya döktüğü fezlekeden haberiniz var. Ya da onaylıyorsunuz. Sabahleyin İçişleri Bakanı Efgan Ala diyor ki bu son haftadaki operasyonun Türkiye ekonomisine maliyeti 104 milyar dolar. Şimdi sormak lazım. Bu kimin cebine gitti. Bunu mutlaka ortaya çıkaracaklar. Kim 17 Aralık operasyonundan önce dolar aldıysa, euro aldıysa onların cepleri şişti şimdi. 11 yılda 642 milyar TL’lerine mal oldu bu süreç. Bu çevreler bize dost olur mu? Aynen dünkü Galata bankerleri gibi davranıyorlar. Bu oyun bozulacak biz biliyoruz. Çünkü bu oyunun bozulmasına millet karar veriyor artık. Başımızdaki Başbakan’a sonuna kadar inanıyoruz. "

BAŞBAKANIN YÜZÜ AŞAĞI DÜŞMESİN

"Biz sonuna kadar diyeceğiz ki Başbakanın yüzü aşağı düşmesin. Başbakan asla üzülmesin. Başbakan dünyaya lider olma vasfını, dünyanın mazlum milletlerine ümit olma vasfını sonuna kadar bütün enerjisini toplamak kaydıyla devam etsin. Yoksa şairin dediği gibi ‘Sen! Ben! Desin efrâd, aradan vahdeti kaldır; Milletler için işte kıyâmet o zamandır.’ Ben Bayburt’taki halkımızın bu vahdeti gerçekleştireceğine gerçekten inanıyorum."

MÜMİNLER ‘BEDDUAYA LANET, DUAYA DAVET’ EDER

"Son zamanlarda bizim ciddi manda oy potansiyelini oluşturan cemaat yapılanması ile aramızdaki buzların da erimesi gerektiğine inanıyorum. Çünkü tabanlarımız aynı, ancak yukarıda İngiliz sakallı, ve Amerikan kafalı yazarların bu iki cepheyi, bu iki oluşumu bir araya getirmeden nifak sokmak istiyorlar. Biz buna müsaade etmeyeceğiz. Biz buna engel olmaya çalışacağız. Çünkü müminler kardeştir. Müminler müminlere dua eder. Başbakanımın dediği gibi ‘bedduaya lanet, duaya davet’eder. Bize yakışan ne ise biz onu yapmaya gayret edeceğiz. Ben önümüzdeki dönemin seçimin öncelikle Bayburt’umuza, ülkemize hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Başkan adayımıza başarılar diliyorum. "

BİZ SUSACAĞIZ İNSANLAR KONUŞACAK

"Girmedik kapı girmedik gönül bırakmadan kendimizi çok iyi anlatmak suretiyle, onları dinlemek suretiyle çünkü insanlar adam yerine konulmamayı ve adam yerine konulmayı asla unutmazlar bunu biliyorum. 5 sene geçirmiş biri olarak diyorum ki biz susacağız, insanlar konuşacak. Onların bizden taleplerini ortaya koymaya çalışacağız. Hangi vatandaşımızın yanına kiminle gitmeye de dikkat etmek zorundayız. "

DURMAK YOK YOLA DEVAM

2009 yılında o kadar insan geldi ki yanıma. Bazı cambazlar var. Geliyor sana diyor ki arkadaş bak. Ak Parti’ye gittim, benim çocuğuma iş sözü aldım. Ya da komşumun çocuğuna iş sözü aldım. 11 oyum var. Bu şunu diyor aslında. Ben iş sözü aldım mı onun kazanacağına inanmıyorum. Senin kazanacağına inandığım için sen söz ver. Ben bunu yapmadım. 2009’da bunu yapmadığım için o kadar rahat oldum ki. Çünkü seçildikten sonra geliyorlar. Eğer Bayburt’ta iş üretilecekse onu yine biz üreteceğiz. Eğer işe alınacaksa birileri yine onu biz alacağız. Milletvekilimizin desteğiyle, il başkanımızın gayretiyle, İşkur müdürümüzün çabasıyla Bayburt’ta eğer istihdam oluşturulacak ise biz ona karar vereceğiz. Ben bu sürecin bizi mutlaka zafer ulaştıracağına sonuna kadar inanıyorum. Sonuna kadar diyorum ki ‘durmak yok, yola devam’ Allah’a emanet olun.