BAYBURTGÜNDEM-  Milletimizi bu destansı zafere ulaştıran şahadetin beşer üstü kahramanları huzurunda duygu ve hüzün yüklüyüz!

Hür, bağımsız, huzur ve güven içerisinde yaşamanın hiçbir şey ile kıyaslanamayacağının dünyaca şahitlik edildiği bu dönemde, canlarını feda ederek bizlere bu imkânı tanıyan Aziz Şehitlerimiz ve Muhterem Gazilerimizi de şükranla anıyoruz. Çanakkale Deniz Zaferi’nin 107. yıl dönümünde şühedanın emanetine sadakatle bağlılığımızı bu vesileyle bir kez daha yineliyor; bu uğurda can verenleri rahmet ve minnetle yâd ediyoruz.

Kıymetli hemşerilerim;

Tarih boyunca hür ve bağımsız yaşama idealiyle hareket eden ve her devirde bu ülküsünü gerçeğe dönüştüren Türk Milleti, bekası uğruna büyük bedeller ödemiştir. Birlik ve beraberliğine yönelen her tehdidi, yine birlik ve beraberlik içerisinde bertaraf etmiş, varlığını muhafaza ederek bugünlere ulaşmıştır. Bu mücadelelerin en kutlularından biri de hiç şüphesiz ki; Çanakkale Zaferi’dir.

Çanakkale Zaferi; yedi düvele karşı umudun tükendiği yerde imanın, gücün bittiği yerde azmin vücut bulduğu, toprağın her zerresinin şehit kanları ile sulandığı ve bir toplumun millet olduğu destansı bir mücadeledir. Çanakkale Zaferi; tarihin akışını değiştiren, güçlünün değil haklının galip çıktığı medeniyet tarihinin en büyük mücadelelerinden biridir.

Türlü zorluklara rağmen göğüslerdeki iman, benliklerdeki hür ve bağımsız yaşama tutkusu, fikirlerdeki cesaret ve yüreklerdeki vatan sevgisiyle elde edilen bu zafer milletimizin şeref nişanesidir.

Çanakkale Zaferi; ölüm indirmede göğe, ölü püskürtmede yere nazire yapan şanlı ordunun kahramanlık narasıdır.

Çanakkale; inancın ve zaferin destanıdır.

Bu zafer, emperyalist güçlerce ‘Hasta Adam’ olarak nitelendirilen milletimizi kurtuluşa götüren mücadele şuurunun vücut bulmuş halidir. Bu şuur; Kop Müdafaası’nı ‘İkinci Plevne’ yapmış, yurdun dört bir yanında verilen bağımsızlık mücadelelerini zaferle taçlandırmış, milletimizin vatan toprakları üzerinde ebediyete kadar hür ve bağımsız yaşayacağı gerçeğini tüm dünyaya bir kez daha göstermiştir.

Bu şuur; Seyit Onbaşı’nın omuzlarındaki top mermisinde, Kop Dağları’nda Halid Paşa’nın emrindeki bir süngüde; Çoruh kıyılarında Fevzi Paşa’nın ‘Hücum !’ nidasında tecessüm etmiştir.

Bu şuur Çanakkale’de, şehadete dönüşmüş, zafere erişmiştir! Bu şuur; toprağı vatan, toplumu millet yapmıştır!

Milletimize yol gösteren bu şuurun idraki ve bilincinde olarak Çanakkale Zaferi’nin 107. yıl dönümünü en kalbi duygularımla kutluyor, bu uğurda can veren şehitlerimizi rahmet ve minnetle yad ediyorum.

Şehitlerimizin aziz hatıralarına saygı ve şükranlarımla…”

Cüneyt EPCİM

VALİ