Bayburt Belediyesi ve Kop Şehitliğini Koruma Kültür ve Dayanışma Derneği  (KOP-DER) tarafından düzenlenen Kop Şehitlerine Saygı yürüyüşü, Kop dağı İl Özel İdare Tesislerinden başlayarak Kop Şehitliğinde sona erdi.

Türk askeri ile Bayburtlu mücahitlerin Rus askerlerine karşı ortaya koyduğu destansı bir mücadelenin yaşandığı ve 33 bin kişinin şehit olduğu, Kop Şehitliğine çelenk konulmasının ardından bir konuşma yapan Belediye Başkanı Hacı Ali Polat konuşmasında şunları kaydetti:

"98 yıl önce buralarda çok çetin mücadeleler cereyan etti. 1. Dünya savaşı sonrasında çıkan olaylarla 1915’te Çanakkale’yi geçemeyen İtilaf devletleri 1916’da bu bölgeden hareket etmek suretiyle payitahtı, Osmanlının merkezini almayı hedefleyerek özellikle Erzurum’u işgal ettikten sonra Trabzon’u işgal ettikten sonra bu iki ana merkez arasındaki yol güvenliğini korumak adına Kop dağlarını kontrol altına almak hevesiyle Kop’a saldırı gerçekleştirdiler. Kendilerinin top tüfek her şeyleri vardı; ama hesap edemedikleri bir şey vardı.

General Yudenich’in 250 bin kişilik ordusuna, karşılarında Türk ordusu kalmadığını söylüyordu. Çarın emri gereğince Haziran’da İstanbul’u almayı hedef koymuşlardı. Oraya geçebilmek için bu bölgeyi almaları gerekiyordu. Buraya saldırdılar, kendilerine güvenleri tamdı. Burada özellikle bir şeyi unuttular. Müslüman Türk insanının imanını, askeri ile birlikte beraberlik içerisinde vermeye hazırlandığı mücadeleyi unuttular. Ecdadımız bu mücadeleyi tüm soğukkanlılığı ve vatanperverliği ile verdi. Tarihi kaynaklar burada yaklaşık 33 bin insanımızın şehit olduğunu kaydederler. O dönemin çetin kış şartları vardı. Biz dedik ki o dönemin insanlarının torunları da 300 metre yol yürümek suretiyle o dönem yaşanan çetin kış şartlarının birazını hissetsin. Ama karda, soğukta, rüzgar da yoktu.

Dedelerimizi biz saygıyla, minnetle, hayırla yad ediyoruz. Onlara diyoruz ki yattığınız yerlerde rahat uyuyun. Biz 98 sene sonra bugün bu topraklara sahip olmak adına askeriyle, polisiyle, valisiyle, belediyesiyle, bütün siyasi partileriyle, öğrencileriyle, kadınıyla, kızıyla bu topraklarda ezan sesi dinmesin diye, bayrak gönderde sürekli kalsın diye, namusumuz payimal olmasın diye birlik ve beraberlik olsun diye bu toprakları korumaya, bu toprakların başında beklemeye azm ettik, kasd ettik.

Şehitlerimiz rahat uyusun. Rabbim onlara cennetin en güzel köşklerini nasip etsin. Hepsi vatan için namus için öldüler. Mukaddes bildikleri toprak için öldüler. Şairin ifade ettiği gibi, onlar ‘Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır/ Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.’ dizelerinde kendini bulan, realiteyi ortaya koymak adıan bu toprakları vatan yapmak adına şehit oldular. Bedenlerini heba, kanlarını sebil ettiler. Bu toprakların her karışında bir şehidin kanı ve kemiği vardır. Burada abideye yazılan yazıyı okumak istiyorum. ‘Bu dağları geçerken her karış toprağında bir şehidin mübarek kanı ve her adımında saygıdeğer bir kahramanın kemiğinin yattığını unutma. Onlar içimizde ülkü, dilimizde türkü, imanımızda rehber ve hayatımızda gururdur. ‘ Biz de onların uğruna öldükleri değerler uğruna ölmeyi söz veriyoruz.

İl Müftülüğünde görevli İlhami Polat tarafından Kuran’ı Kerim okundu, Bayburt Müftüsü Kemalettin Aksoy ise dua etti.

96 yıl önce çok zor şartlarda Vatan toprakları uğruna şehit olan 33 bin şehidimiz bir kez daha rahmet ve minnetle anılmış oldu.

Yürüyüşe Bayburt Valisi Mükerrem Ünlüler, Belediye Başkanı Hacı Ali Polat, Garnizon Komutanı Piyade Kurmay Albay Mehmet Nail Yiğit, Bayburt Üniversite Rektörü Prof. Dr. Selçuk Coşkun, kamu kurum müdürleri, öğrenciler ile çok sayıda vatandaş katıldı.