Arpalı eski Belediye Başkanı Aydın Irmak, yeni başkan Şadi Terzi’ye sert cevaplar verdi.

Arpalı eski Belediye Başkanı Aydın Irmak, yeni başkan Şadi Terzi’ye sert cevaplar verdi. Geçtiğimiz günlerde Arpalı Belediye Başkanı Şadi Terzi'nin bir basın açıklaması sırasında Arpalı Belediyesi'nin bir önceki dönemine ilişkin yaptığı eleştirilere yanıt veren Irmak, "biz bu mücadeleyi vermemiş olsaydık şuanda belediye başkanı muhtarlık konumunda olurdu" dedi.

Arpalıda basın mensupları ile bir araya gelen Irmak, Başkan Şadi Terzi’nin eleştiri ve bazı iddialarına geniş açıklamalarla cevap verdi.

2009 yılında göreve geldiğinde ilk işinin Arpalıyı köy olmaktan kurtarmak olduğunu söyleyen Irmak, “Yeni belediye başkanımızın bize bir teşekkür etmesini ister ve bu doğrultuda bir açıklama yapmasını beklerdim. Malumunuz Türkiye’de 850 civarında belediye nüfus oranından dolayı kapandı. Bu kervan içerisinde Şadi Terzi başkanlığındaki Arpalı belediyesi de vardı. ilk 3 ay içerisinde Çiçekli köyünü referandumla beldemize katıp, nüfusumuzu 2 binin üzerine çıkararak beldemizi kurtardık” dedi.

Her yıl sonunda gerekli kontroller yaparak Arpalı nüfusunu 2 bin üzerinde tuttuklarını söyleyen Irmak, görev yaptığı yıllara yönelik Başkan Terzi tarafından yapılan eleştirilere tek tek cevap verdiği basın toplantısında şöyle konuştu:

“Kapanan bir belediyeyi devraldık”

“Ben yeni belediye başkanımızın bize bir teşekkür etmesini bekler ve bu doğrultuda bir açıklama yapmasını beklerdim. Malumunuz Türkiye’de 850 civarında belediye nüfus oranından dolayı kapandı. Bu kervan içerisinde Şadi Terzi başkanlığındaki Arpalı belediyesi de vardı. Bayburt’ta 5 belediye için karar alınmıştı. Biz dolayısıyla kapanan bir belediyeyi devraldık.”

“Mücadele etmesek, muhtar olurdu"

“Göreve geldikten sonra biz bunları irdelemedik, hiçbir mazeret uydurmadan kollarımızı sıvayıp göreve başladık ve ilk olarak köy olmaktan kurtarmanın mücadelesini verdik. İlk 3 ay içerisinde Çiçekli köyünü referandumla beldemize katıp, nüfusumuzu 2 binin üzerine çıkardık. Nüfusu her yılda kontrollü olarak geliştirdik. Olmayanları tespit ederek beldemize kayıt yaptırarak bu yasadan kurtardık. Ve sonuç olarak beldemizi köy olmaktan kurtardık. Dolayısıyla biz bu mücadeleyi vermemiş olsaydık şuanda belediye başkanı muhtarlık konumunda olurdu.”

“Halı saha geliri altyapı maliyetini karşılar”

“Öncelikle belediyenin borçlarını açıklayayım. Emekli sandığına belediyenin borcu var ve her dönemde bu oldu. Bizim dönemimizde de 2 kişi emekli oldu. Bunların biri de benim. Bu borçlar kısa sürede ödenecek borçlar değil. İller Bankası'na yapılandırma yapılarak ödeniyor. Bunların eleştiri bazında konu olması bir talihsizliktir. "Devraldığım borçlar" diyor ve 1 milyon 800 liradan bahsediyor. 4 milyon 500 bin liraya altyapı ihalesi yaptık. Buna yüzde 60 tenzilat yaparak yaklaşık 2 milyon liraya ihale oldu. Bunun yüzde 50’si SUKAP tarafından hibe yoluyla yapılıyor. Geri kalan 1 milyon lira ana para. 15 yıl uzun vadeli krediden dolayı 900 bin lira da faiz üzerine biniyor. 15 yılda her ay İller Bankası’na 8-9 bin lira civarında kesinti olacak. Demek oluyor ki bu borç belediyenin sırtına büyük bir yük değil. Bu mazeret sayılmaz. İkincisi buna karşılık her yıl 8-9 bin lira yani o borcu karşılayacak bir halı saha yaptık. Halı sahanın geliri zaten bunu karşılar”

"25 yıllık belediye çalışanı. İmar açıklaması bir talihsizlik”

“Devrettiğim borç" diyor. Kendi zamanında da emekli sandığına borç vardı. Biz bunları hiç söz konusu etmedik. Bunları basına açıklamadık. Bir iş makinesi aldı, 150 bin liralık. Bunun 60 bin lirası kendi zamanında, 90 bin lirası bizim zamanımızda ödendi.  Başka bir iddia, tarım arazilerine yerler yapıldığından bahsediyor. Kendisi 25 yıl bu belediyede çalışan birisi. Belediye başkanlığının öncesinde Fen memurluğu yapmıştır. Gelsin bir baksınlar tarım arazisine yapılan bina sayısı tahminim 50’den fazladır. Bu açıklaması bir talihsizliktir. O açıklamayı yaptığı zaman dahi Aydıntepe yolu üzerinde 3 metre mesafede su basmanı atmıştır. Acaba bunu imar yasasının hangi maddesine dayandırdı, onu ben anlamaktan zorluk çekiyorum. Başka bir konu kendi döneminde branda çekilerek yolun kenarına dükkânlar yaptırdı. Bunları imarın hangi maddesine dayandırarak yaptı?”

“Halı saha olmaz dediği yere futbol sahası için talepte bulundu"

“Halı sahanın kaldıracağını söylüyor. Gerekçe olarak halı sahanın evlere yakın olması sebebiyle burada maç yapan gençlerin küfürlü, ahlak dışı ve kötü sözler söyleyerek çevreyi rahatsız edeceklerini söylüyor. Oysa bu durum gençlerimizi töhmet altında bırakıyor. Halı sahanın kaldırılması konusunda da yanlış yapar. Eğer halı sahayı kaldırmaya kalkışırsa, belediye maddi zarar görür ve dava konusu olur. Ayrıca kendi döneminde buraya futbol sahası olarak Genç ve Spor İl Müdürlüğü’ne talepte bulundu. Orası uygun değilse neden bu başvuruyu yapmıştı?”

“3 bin kavak kestik, yerine 4 bin tane diktik”

“İddialarından biri de fidanlık satışı ile ilgili. Evet biz 70 yıl önce dikilen kavaklığımızı 3. kesimden 1-2 dönümünü keserek sattık. Bundan 220 bin lira civarında gelir elde ettik. Bu gelirlerle iş makineleri aldık. Bu kavaklıktan 3 bin kavak kestiysek, yerine 4 bin kavak diktik. Bunların sulamasını geceleri çalışanlarımızla birlikte yaptık”

“Asıl borç piyasaya olan borçtur”

“Belediye Başkanı Şadi Terzi vatandaşlara belediyenin borcunu hatırlatarak, ‘belediyenin vatandaşlara borcu olmaz, kurumlara borcu olur’ diyor. Ben 20 yıl Hesap işleri Müdürlüğü yaptım. Belediyenin kurumlara olan borcu borç sayılmaz. Bu belli bir program dahilinde kesilir. Asıl borç piyasaya olan borçtur. Çevremizdeki belediyelerde akaryakıt alamayan belediyeler vardı. Telefonları kesilen, 1 yıl maaş veremeyen belediyelerimiz var. Biz Allah’a şükür bu duruma düşmedik”

“Meclis üyelerinin de alınan kararda imzası var”

“Greyder alınması hakkında söylemler var. Sadece greyder değil 7 iş makinesi aldık. Bir tanesi de greyder, Bayburt’ta sadece bir tek Bayburt Belediyesi’nde var. Cater Piller’in 140H 2004 model. Başkan diyor ki, ‘ben onu yeni biliyordum.’ Sana yeni gözüktüyse demek ki makine temiz bir makine. Bunun tüm ihale dosyaları belediyede. Biz onu sıfır diye kimseye söylemedik. Biz bunu 330 bin liraya mal ettik. Bu makine altın gibi götür kuyumcuya bozdur. Bunu eleştirmesini de yadırgadım.Eski bagamız vardı, 2000 model. 2002 model olduğunu söylüyor, yanlış biliyor. Biz bunun araştırmasını yaptık. Bunun 45 bin lira civarında revizyonu için maliyet çıkardık. Biz bunu takas edelim dedik, 25-30 bin liradan fazla veren olmadı. Ben bunu 45 bin liraya sattım. Masrafı 45 bin lirayı da üzerine koyduğunuzda 90 bin lira yapıyor. Biz bunu 117 bin liraya aldık.  Burada belediyenin menfaati olduğu için bu kararı aldık ve bu kararı alırken de kendi meclis üyelerinin alınan kararda imzası var. 4 meclis üyesi doğru karar olduğu için altına imza atmışlar. Bunda eleştirilecek bir yön bulamıyorum” 

"Leyleği kuşa çevirmek misali"

“Biz Arpalıda biz hizmet çıtası diktik. Bu çıtayı maalesef başkan kısaltmaya çalışıyor. Çünkü bu çıtayı aşmak çok zor. Bizim yapmış olduğumuz hizmetleri ‘leyleği kuşa çevirmek misali’ toplum önünde küçültmeye çalışıyor”

Irmak, Terzi’nin açıklamalarına cevap verdiği basın toplantısının son bölümünde kendi döneminde yapılan icraatlara da başlıklar halinde değindi.