Törenler Hükümet meydanındaki Atatürk anıtına çelenklerin konulması, günün anısına Hatıra defterinin imzalanması ile başladı. Daha sonra Bayburt Valisi Hasan İpek makamında tebrikleri kabul etti. Belediye Başkanı Hacı Ali Polat ve il genel meclisi üyeleri, belediye meclisi üyeleri Garnizon Komutanı Topçu Kurmay Albay Zeki Karataş 'ı makamında ziyaret ederek komutanın şahsında Türk Silahlı Kuvvetlerine şükranlarını ilettiler.

Cumhuriyet caddesindeki törenlere Vali İpek, AKP Milletvekili Bünyamin Özbek, Garnizon Komutanı Topçu Kurmay Albay Zeki Karataş, Bayburt üniversitesi Rektör Yardımcısı Burhanettin Altan, İl Jandarma Komutanı Jandarma Albay Hacı Demirezen, İl Emniyet Müdürü Ali Murat Dağlı, Belediye Başkanı Hacı Ali Polat, İl Genel Meclis Başkanı Raci Bayrak, AKP İl Başkanı Yusuf Elçi,Bayburt Kültür Yardım Derneği Genel Başkanı Abdurrahman Polattimur ve Yönetim Kurulu Üyeleri, STK Başkanları, daire amirleri, okullar ve halkın yoğun ilgisi ve coşkusuyla başladı.

Temsili Muhaceret grubunun geçişini takiben, Ermeni komitacılarının Bayburt ta yaptığı işkence ve zulümleri anlatan dramının sonunda milis kuvvetlerinin topluca taarruzu ve Bayburt un Ermenilerden kurtuluşu ve bayrak direğine Türk Bayrağının Milis kuvvetlerince çekilmesi ile devam eden tören de Milis Kuvvet komutanın şehrin altın anahtarını Belediye Başkanı Hacı Ali Polat teslim etmesi ve Başkanında Milis Kuvvetler komutanına Günün Kahramanını temsilen Gümüş kemer takması ile devam etti. Törende Bayburt Belediye Başkanı Hacı Ali Polat günün anlamını belirten konuşmasında;

''Bayburt’un Düşman İşgalinden kurtuluşunun 94 yılı dolayısıyla organize ettiğimiz törenlerine hepiniz hoş geldiniz. Rabbim Bu vatan Toprakları Üzerinde bir daha işgaller göstermesin, bir daha bu günleri bize yaşatmasın, bir daha bu vesileyle acı ve gözyaşlarını hissettirmesin.

Biraz önce sahnelenen oyun bu topraklar üzerinde gerçekleriyle yaşandı tam 94 yıl önce, 16 Temmuz 1916 tarihinde işgal edilen Bayburt, 21 Şubat 1918 e kadar bu sahnelerin gerçeklerini acılarıyla, kanlarıyla, gözyaşlarıyla, göçüyle, hasretiyle yaşadı. Bunlar temsilen sadece gösteriliyor, ama şunu ifade etmek istiyorum; Bu sahneleri tekrarladığımız zaman bazıları bunu nefret müsameresi diye nitelendiriyorlar. Biz düşmanımızı ve dostumuzu tanımak zorundayız, yeni yetişen neslimize dostunu ve düşmanını tanıtmak zorundayız.

Üstadın dediği gibi ''dininin, Özünün, namusunun, kininin davacısı bir gençlik istiyoruz, Saygıdeğer Başbakanımızın ifade ettiği gibi ''Modern ve Çağdaş, sabaha kadar laboratuarda çalışan, dindar, kültürüne, edebiyatına, sanatına, geçmişine sahip bir gençlik ''istiyoruz. Onun için biz bunları sahneletmeye devam edeceğiz. Biz yolumuzu çizdik, kimin peşinden gittiğimizin farkındayız, neye hizmet ettiğimizin farkındayız. Ama şuna dikkat etmek zorundayız; Düşmanımız da var dostumuz da, Büyük Devletlerin Büyük İdealleri olur, Nasıl Büyük Ermenistan Hayalleri ile bize bu vahşetleri yaşattılar ise, nasıl Yunanlıların megalo iddiaları varsa, nasıl Batının Şartk meselesi varsa, nasıl Rusya’nın sıcak denizlere inme hayali varsa bizim de Büyük Türkiye idealimiz olmaya devam edecektir. Büyük Başbakanın arkasında, büyük idealler arkasında koşmaya, çalışmaya devam edeceğiz.

Bayburt’u mutlaka kalkındırmalıyız, mutlaka yaşanır ve yaşanabilir hale getirmek zorundayız. Valisiyle, Belediye Başkanıyla, Milletvekiliyle, Bayburtlu olup içinde ve dışında yaşayan hemşerilerimizle, Kalbi Bayburt diye atan herkesle bu toprağı kalkındırmayı amaçladık. Herkesi bu kalkındırma hamlesine davet ediyor, bu kutlamalarda bizleri yalnız bırakmayan tüm kamu, kurumlarımıza canı gönülden Bayburt adına teşekkür ediyorum.''

Törende Türk Silahlı Kuvvetleri Adına Tankçı Binbaşı Uğur Bor’un konuşmasını müteakiben Halk oyunları gösterileri, Deve Gösterisi ve tören geçişiyle program sona erdi.