Bayburt Eğitim Kültür ve Hizmet Vakfının “Bayburt Buluşma Günleri” adı altında periyodik olarak düzenlediği toplantıların bu ayki katılımcıları İstanbulda faaliyet gösteren derneklerimizin başkanları oldu. 17 Mart Pazar günü Fındıkzade’deki vakıf merkezinde düzenlenen toplantıya çok sayıda dernek başkanı katıldı. Toplantı Bayburt Eğitim Kültür ve Hizmet Vakfı Yönetim Kurulu Başkan Vekili Lokman Saraç’ın açılış konuşmasıyla başladı.  Vakıf çatısında hemşerileriyle bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Lokman Saraç konuşmasına bir anekdotla başladı: “Bir gün bir Felsefe profesörü, elinde birkaç kutu olduğu halde  derse gelir. Ders başladığında, hiçbir şey söylemeden, önüne   büyükçe bir kavanoz koyar sonra kavanozu alır ve ağzına kadar tenis topları ile doldurur ve öğrencilere kavanozun dolup dolmadığını sorar;   Öğrenciler ittifakla kavanozun dolduğunu ifade ederler. Bu sefer profesör önündeki   kutulardan bir tanesinden aldığı çakıl taşlarını, çalkalayarak kavanoza  döker,  çakıl taşları kayarak, tenis toplarının aralarındaki boşlukları doldurur. Profesör  öğrencilere tekrar kavanozun dolup dolmadığını  sorar, onlar da 'evet' doldu derler. Profesör bu defa masanın üzerindeki   diğer kutuyu eline alır ve içindeki kumu yavaşça kavanoza döker. Tabii ki  kumlar da çakıl taşlarının aralarındaki boşlukları doldurur.  Ve tekrar öğrencilere kavanozun dolup dolmadığını sorar. Öğrencilerin cevabı yine dolu olduğu yönündedir.  Bu sefer profesör masanın   altında hazır bekleyen 2 bardak kahveyi alır ve kavanoza boşaltır. Kahve  kumların arasında kalan boşlukları doldurur. Profesör öğrencilerin şaşkın bakışları altında ders niteliğinde konuşmasına  başlar.  Ben 'Bu kavanozun sizin hayatınızı simgelediğini ifade etmeye çalıştım  der.  Bu tenis topları hayatınızdaki önemli şeylerdir;  aileniz, çocuklarınız, sıhhatiniz, arkadaşlarınız ve sizin için önemli olan şeylerdir.   Diğer şeyleri kaybetseniz de, bu önemli  şeyler kalır ve hayatınızı doldurur.   O çakıl taşları ise daha az önemli olan şeylerdir;  işiniz, eviniz, arabanız gibi.  Kum ise diğer ufak tefek şeylerdir.  'Şayet Kavanoza  önce kum doldurursanız , çakıl taşlarına ve özellikle de tenis toplarına yer kalmaz. Aynı şey  hayatımız   için de geçerlidir. Vaktinizi ve enerjinizi ufak tefek şeylere   harcar, israf ederseniz, önemli şeyler için vakit kalmayacaktır.  Dikkatinizi mutluluğunuz için önem arz Eden şeylere çevirin. Çocuklarınızla oynayın. Sağlığınıza dikkat edin. Eşinizle yemeğe  çıkın.  Evinizin ihtiyaçlarını karşılayın. Öncelikle tenis toplarını kavanoza  yerleştirin. Öncelikleri, sıralamayı iyi bilin . Gerisi hep kumdur.  Bu sırada bir öğrenci  sorar; 'Peki, O iki fincan kahve  nedir?'  Profesör gülerek: 'Bu soruyu bekliyordum, Hayatınız ne Kadar   dolu olursa olsun, her zaman dostlarınız ve sevdiklerinizle bir bardak çay içecek kadar yer vardır. Bu anekdottu anlatan Bayburt Vakfı Başkan Vekili Lokman Saraç sözlerini şöyle tamamladı. “Sizler Bayburt için Bayburtlular için hayatınızda her zaman bir yer olduğunu buraya gelerek göstermiş oldunuz. Öncelikleriniz ve Bayburt sevginiz için hepinize teşekkür ediyor toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum.

 

Lokman Saraç’ın yaptığı etkili açılış konuşmasının ardından vakıf başkanı Dr Şahap Kavcıoğlu katılımcılara hitaben kısa bir konuşma yaptı. Dr Şahap Kavcıoğlu vakıf çatısı altında yapılan “Bayburt  Buluşma Günlerinin” geleneksel bir hal aldığını ve hemşerilerimizin bu toplantılara gösterdiği ilgiden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Daha önceki  dönemlerde de derneklerimizle bir araya gelindiğini hatırlatan Dr Şahap Kavcıoğlu katılımcı dernek başkanlarınından beklentilerini ve Bayburt üzerine konuşulması gereken konular üzerine düşüncelerini  kürsüde ifade etmelerini rica etti.

 

 

 

Federasyon Çalışmaları Ele alındı

Dernek Başkanları söz alarak gündeme almak istedikleri konuları ifade ettiler. Ümraniye Bayburt Derneği Başkanı Halis Sarıdoğan söz alarak Bayburt Federasyonu kurmak yönünde son dönemde yapılan çalışmalar hakkındaki düşüncelerini dile getirdi. Halis Sarıdoğan konu ile ilgili düşüncelerini şöyle dile getirdi: “ Federasyon kurma yetkisine haiz dernekler bir araya gelerek Bayburt Federasonu kurmak yönünde çalışmalar yapıyor. Bu yönde yapılan toplantılara birkaç kez katıldım. Orada belirttiğim düşüncelerimi yenilemek istiyorum. Bütün sivil toplum kuruşlarının içinde bulunmadığı bir federasyon oluşturulamazsa bu çalışmaların fayda sağlamayacağını düşünüyorum. Geçmiştede Bayburt Federasyonu kurulmuştu ama istenilen sonuç alınamadı. Eğer federasyon oluşturulacaksa Bayburt’un bütün değerlerinin fikirlerinin alınması ve mutlak suretle bu oluşumun içinde yer alması lazım. Sağlıklı bir yapının oluşması için bunu mutlak suretle yapabilmeliyiz.  Eğer böyle bir çalışma yapılacaksa biz buna destek olacağımızı beyan ettik. Eğer böyle bir yapı oluşturulamazsa yeni kurulacak federasyonun da hiçbir işlevi olmayacaktır. Ben  Bayburtlular arasında birlikteliğin vakıf çatısı altında sağlanmasının daha doğru olduğunu düşünüyorum. Eğer bu anlamda vakfın yapısında bir sorun var ise de sorunun ne olduğu tespit edilir ve bu yönde gereken her neyse o yapılır. Kurulacak olan federasyon ifade etmeye çalıştığım gibi geniş tabanlı bir yapıda oluşturulacaksa biz üzerimize düşen her türlü sorumluluğu alırız. Kendi bölgemdeki dernek başkanlarıyla da bu konu üzerinde istişarelerde bulunduk. Kurulması düşünülen federasyonun mali bir külfeti var. Bir sorumluluğu var. Eğer bu sorumluluk taşınacaksa hepimiz destek veririz. Biz federasyona karşı değiliz. Federasyonun içeriğinin ne denli dolu olacağı kaygısını taşıyoruz. Bütün sivil toplum kuruluşlarının içinde olmadığı bir federasyon sakat doğacaktır. Ben 1964 senesinde dernekçiliğe başladım. Bu hizmetlerde miyadımız doldurduğumu düşünüyorum. Artık yorulduk. Heyecanı olan genç dinamik arkadaşların bu işleri devr alması gerektiğini düşünüyorum. Klasik dernekçilik anlayışı artık bitti. Geleceği gören donanımlı kültürlü başkanlara ihtiyacımız var. Bu çağrımı yeniliyor hepinize saygılarımı sunuyorum.

Bütün Kurumların yer aldığı bir oluşum talep edildi

Ümraniye dernek başkanı Halis Sarıdoğan’ın federasyon çalışmaları  hakkında görüşlerini bildirmesiyle diğer katılımcılarda konuyla ilgili düşüncelerini belirtmek üzere söz aldılar. Esenyurt Belediye Başkan Yardımcısı Ünsal Kıraç söz alarak oluşan gündem hakkında görüşlerini beyan etti. Ünsal Kıraç konuşmasında şöyle dedi:  “İstanbul metropolünde Bayburtun kalbi şu anda içinde bulunduğumuz salonda atıyor. Sizler İstanbul gibi bir metropolde tarihi ile geçmişi ile kültürüyle inancıyla vatanına milletine bayrağına düşkünlüğüyle ayakta onurlu ve dik duruşunuzla Bayburt toplumunu temsil ediyorsunuz. Sizlerle hemşeri olmaktan guru duyuyorum. Değerli arkadaşlar bu çatı altında yapılan toplantılarda hep şunu söyledik. Bölük pörçük bir görüntü veriyoruz. Bu sebeplede hep basamak olduk. Hep birileri bizlerin omuzlarına basarak bir yerlere geldiler. Gelin artık basamak olmayalım. Kimsenin üstüne basmayalım ama birbirimize kenetlenerek tek yürek tek bile olalım. Bizim bileğimizde yeter yüreğimizde. O yürek bizde var. Dönüp bir kendimize bakalım. Beceriyse beceri, zekaysa zeka durşsa duruş atılganlıksa atılganlık dürüstlük her şeye sahibiz ama bu vasıflarımızın meyvesini alamıyoruz. Biz hep basamak olmaya mecburmuyuz. İnanıyorumki şu anda burada bulunan bütün kardeşlerimin liderlik vasfı var. Burda bulunan hemşerilerimin mesafesinde olmayan insanlar bu ülkede hüküm veriyorlar. Bizse hala kısır döngülerin peşinde koşuyoruz. Halis Sarıdoğan başkanımın söylediklerine harfiyen katılıyorum. Bizde her şet mevcut.  Eksik olan birliktelik. Bu noktada birliktelik noktasında Vakfın ben üst çatı olması gerektiğini düşünüyorum.  Dağılma yerine bir olmamız gerekiyor. Birliktelik noktasında akil insanlarımızın büyüklerimizin önderlik yapması gerekiyor. İstanbulda faaliyet gösteren yüzlerce derneğimiz var. Birlikteliği sağladığımızda İstanbul Bayburtluların sesini duyacak Bayburtlularda hak ettiğini alacaktır. Hepinize teşekkür ediyor saygılarımı sunuyorum.

 

Konursu Dernek başkanı Murat Esentürk söz alarak düşüncelerini belirtti. Murat Esentük konuşmasında şunları söyledi: “Nedense Bayburtluların birlikteliği gündeme geldiğinde hep yeni yeni ayrılıklar gündeme geliyor.  Oysa herkes birlikteliğin gerekliliğine vurgu yapıyor. Birliktelik adına herkesin ön şartını bir kenara koyması gerekiyor. Birlikteliğin nerede sağlanacağı konusuna girmemek gerekir. Bunlara girildiğinde yeni yeni ayrılıkların fitilini de ateşlemiş oluruz.  Benim duymaktan hiç hoşlanmadığım ama doğruluk payı olan bir söz vardır. “Bayburtlu tek başına hükümettir.” Doğru tek başına hükümettir ama hiçbir zaman bir araya gelerek beraber bir hükümet kuramayız. Bu toplantılarda bütün Bayburtluların katıldığı bir anlayışı ortaya koyabilmeliyiz. Bunun içinde herkesin önşartından sıyrılması lazım.  Sen ben kavgasının olmaması lazım. Niye birileri gidip federasyon çalışması yapıyor. Eğer bir çalışma olacaksa bunu hep beraber yapmalıyız. Herkesin kendini sorgulaması lazım. 1960 lı yıllarda derneklere hakim olan  Bayburtluların kucaklaştığı birlik olduğu anlayışa dönebilmeliyiz.

Dernekler Gençlere sahip Çıkmalı

Bayburt Vakfı  Kurucu Meclis Üyesi Avukat Hayrettin Altuncu serbest kürsüde katılımcıların oluşturduğu gündeme ilişkin düşüncelerini belirtti.  Birlikteliğin sağlanması için öncelikle eleştirel bakıştan kurtulmak gerektiğine dikkat çekti. Hayrettin Altuncu , başkalarının hatalarını eksiklerini aramak yerine herkesin önce kendi hatasını görüp onu düzeltmeye çalışması gerektiğine belirtti. Liyakat sahibi kişilerin etrafında toplanıldığı takdirde özlenen birlikteliğin sağlanacağını iddia eden Hayrettin Altuncu konuşmasında farklı bir konuya temas etti. Hayrettin Altuncu son yıllarda İstanbulda suça karışan Bayburtlu gençlerin sayısında büyük bir artış olduğunu bunun istatiklere yansıyan bir gerçek olduğunu söyleyerek derneklerden gençleri kötü alışkanlıklardan korumak için çalışmalar yapmalarını rica etti.

Toplantıya katılan dernek başkanları sırayla söz alarak gündemdeki konulara ilişkin görüş belritti. Yapılan ifadelerde ortak sonuç birlikteliğin sağlanamasının gerekliliği yönündeydi. Yeni dernekler yeni kurumlar kurmakla bunun sağlanamayacağını belirten dernek başkanları mevcut yapı içinde sorunlar var ise sorunların hep birlikte tartışılarak çözümünün bulunmasını ve tek bir çatı altında toplanılmasını tavsiye etiler.

Tüm Dernekler Vakfın Üyesi Olacak

Son olarak Bayburt Vakfı Başkanı Dr Şahap Kavcıoğlu söz alarak yapılan konuşmalar hakkında değerlendirmede bulundu. Dr Şahap Kavcığlu kurumların ihtiyaçlardan doğduğuna dikkat çekerek bir ihtiyaca cevap vermeyen kurumların uzun süre var olamayacağına vurgu yaptı. Bugünkü sivil toplum kuruluşlarının kendilerinden beklenen ihtiyaçlara cevap veremediğini belirten vakıf başkanı, güçlü kurumlarımızın oluşabilmesi için herkesin bir özeleştiri yaprak kendisini beklentilere göre yenilemesi gerektiğini belirtti. Hizmet süresi içinde Bayburt için hizmet etmeye gayret ettiğini belirten Kavcıoğlu, bundan sonrada Bayburt cemiyetinin bir üyesi olarak elinden gelen gayreti göstereceğini dile getirdi. Bir yerde başkan olmak maksadıyla dernek kurmanın kurum oluşturmanın doğru bir yaklaşım olmadığını belirten Kavcıoğlu nefsi duygularla hareket edilmeden Bayburt paydasında buluşmak gerektiğini vurguladı. Bütün Derneklerin tüzel kişik olarak Vakfın resmi üyesi olmasını rica eden Dr Şahap Kavcıoğlu dernek başkanlarının tamamının vakıf bünyesi içinde yönetimiyle bulunmasını öznerdi. Geniş tabanlı bir oluşumla çok daha etkin hizmetler sunulacağına işaret eden Dr Şahap Kavcıoğlu böylelikle yıllardır sinerji kaybı yaratan kısır çatışmalarında önünün alınacağını söyledi. Vakıf başkanının önerisi toplantıya katılan Dernek Başkanlarınca kabul gördü. Bu önerinin fayda sağlayacağı yönünde birleşen Dernek Başkanları tüzel kişilik olarak Vakıf çatısında birleşme yönünde karar aldılar.