Bayburt Üniversitesi, bölgesel, ulusal ve uluslararası atılımlarıyla adından söz ettirmeye devam ediyor. Henüz kısa bir geçmişi olmasına rağmen, Türkiye’deki birçok köklü üniversite ile rekabet edebilecek düzeye erişen Bayburt Üniversitesi’nin bu başarısında pay sahibi olan Rektör Coşkun, gelinen noktayı ulusal basına gururla anlattı. 11 Bini aşan öğrenci sayısıyla her geçen gün büyüyen Bayburt Üniversitesi ailesinin, 2019 yılında 15 bin öğrenci hedefine emin adımlarla yürüdüğünü anlatan Coşkun, mevcut altyapı yatırımları ve kampüs alanı tasarımlarıyla, şehirle bütünleşen bir Üniversite hayal ettiklerini kaydetti. Bayburt Üniversitesi’nin şehriyle birlikte var olan ve şehrinin tarihsel birikimiyle farklılaşan bir Üniversite olduğuna işaret eden Coşkun, bu ayrıcalığı bir vizyona dönüştürdüklerini iletti.

Röportajda Üniversitenin çalışma alanları ile öncelikli vizyonuna değinen Coşkun, organik tarım ve hayvancılık üzerine hayata geçirilen projeler ile bölgenin tarım kimliğini yeniden inşa ettiklerini ve üretime doğrudan bir artı değer kazandırdıklarını belirtti. Bölge arıcılığının, dünya üzerindeki en sağlıklı ve organik balın üretilmesine olanak sağlayan floradan beslendiğini söyleyen Coşkun, Üniversitenin yürüttüğü bilinçlendirme ve üretim çalışmalarında bir hayli mesafe kat ettiklerini ifade etti. Coşkun, tüm bunların yanı sıra, toprak ve gıda analizleri yapılarak çiftçiye destek sağlandığını sözlerine ekledi.

Bayburt’un yöresel ve kültürel desenlerini koruma bilinciyle hareket ettiklerinden de söz eden Coşkun, Ehram ve kilim dokuma geleneğinin, Üniversitenin atölyelerindeki ustaların ellerinde yeniden canlandığından bahsetti. Coşkun, amaçlarının bu kültürün devamlılığını sağlamak için gençler üzerinde özendirici etkiler bırakmak olduğunu aktardı.

Üniversite olarak bilim ve akademinin yanı sıra, ekonomiye de katkı sunmak adına projeler geliştirdiklerini dile getiren Coşkun, yöreye özgü Bayburt Taşı ve Kurut Peyniri ile ilgili kapsamlı çalışmaların sürdüğünü ve yakın süreçte bu ürünler özelinde bir ekonomi yaratılacağından söz etti.

Baberti Külliyesi içerisinde inşası tamamlanan Güneş Enerjisi Santrali (GES) sayesinde, enerji noktasında kendi kendine yetebilen ve çevreci bir Üniversite olmayı hedeflediklerini aktaran Coşkun, yakın gelecekte öngörülen enerji ihtiyacının bu santralden sağlanacağını bildirdi. Coşkun, projenin detaylarını da anlatarak, dönüştürülebilir enerji kaynaklarına yoğunlaştıklarını söyledi.

Rektör Coşkun son olarak, desteklerinden dolayı Maliye Bakanı Sayın Naci Ağbal’a, Milletvekili Sayın Doç. Dr. Şahap Kavcıoğlu’na, Vali Sayın Ali Hamza Pehlivan’a, Belediye Başkanı Sayın Mete Memiş’e, Bayburt’un tüm kurum müdürleri, Sivil Toplum Kuruluşları, kadim halkı ve öğrencilere teşekkürlerini ileti. Coşkun sözlerini, Bayburt Üniversitesi’nin gücünü paydaşlarından alan bir toplumsal örgütlenme olduğunu ve bu güçle geleceğe yürüdüklerini söyleyerek noktaladı.

“Bayburt’un yöresel ve kültürel desenlerini koruma bilinciyle hareket ediyoruz.”