BÜYÜK ŞEHİRLERDE GELENEK-GÖRENEKLERİNİ EN İYİ KORUYAN VE GELİŞTİREN İLLERİN BAŞINDA BAYBURT GELİYOR

1- Sayın Başkanım bizler sizi tanıyoruz, fakat hemşehrilerimizin sizi daha yakından tanımaları için kısaca kendinizden bahseder misiniz?
Elbette. 1966 yılında Adıyaman’ın Gölbaşı ilçesinde dünyaya geldim.  İlköğrenimimi Gölbaşı'nda, ortaöğrenimimi ise 1980-1985 yılları arasında İstanbul’da Gaziosmanpaşa İmam Hatip Lisesi'nde tamamladım. Yıldız Teknik Üniversitesi Harita Mühendisliği Bölümü'nden 1990 yılında mezun oldum. 1991-1994 yılları arasında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstriyel İlişkiler Bölümü'nde yüksek lisansımı tamamladım. Daha sonra akademik çalışmalarımı sosyoloji alanında yoğunlaştırdım ve Sakarya Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nde başladığım doktora çalışmalarımı Siyaset Sosyolojisi üzerine devam ettirdim. Arapça ve İngilizce biliyor, evli ve 3 çocuk babasıyım.
2- İlçenizde yaptığınız kültürel faaliyetlerde Bayburt kültürüne ne kadar yer veriyorsunuz?
Biz göreve gelirken “Esenler’i en çok kültür tüketen ilçelerden birisi yapacağız” iddiasında bulunduk. Esenler halkına bunun sözünü verdik. Bunun için kültür-sanat bizim için çok önemli. Bu anlamda kendimize bir yol haritası çizdik. Şimdi bu yolda emin adımlarla ilerliyoruz. Bir taraftan kültür altyapısını oluştururken, bir yandan da kültürel etkinlikler gerçekleştiriyoruz. Bu etkinliklerde Edirne’den Kars’a, Mersin’den Sinop’a ülkemizin tüm coğrafyasının kültürüne yer veriyoruz. Çünkü Esenler, tam bir mozaik ve ülkemizin her ilinden temsilcileri var. Elbette bazı iller var ki, oraların nüfusu fazla ve dolaysıyla daha çok temsil edilir durumdalar. Bazı iller de var ki nüfusu birçok ile göre az olmasına rağmen sosyal ve kültürel dayanışmaya verdiği önem, sivil toplum teşkilatlanmasındaki başarı ile yöresel kültürünü daha fazla ortaya koyabiliyor. O illerimizden birisi de Bayburt. İlçemizde, bir Kastamonu, Malatya, Sivas, Sinop, Giresun nüfusu kadar olmasa da, hissedilir derecede Bayburtlu vatandaşımız var. Ancak, dediğim gibi Bayburtlular kendilerinden daha çok nüfusa sahip birçok ilden daha fazla belediyemizin kültür-sanat etkinliklerinde yer alıyor. Bayburtlu kardeşlerimiz, belediyemizin bu türden her etkinliğinde boy göstermekteler. Ramazan aylarında düzenlediğimiz yöresel gecelerde mutlaka Bayburtlular vardır. Belediye olarak Esenler’deki Bayburtlu kardeşlerimizden son derece memnunuz. 
3- İlçenizde bulunan Bayburt Sivil Toplum Kuruluşlarımızla ilgili düşünceleriniz nelerdir?
Aslında bir önceki sorunuzda bu sorunuzun cevabını vermiş olduk. İlçemizdeki Bayburt kökenli sivil toplum kuruluşlarımız ile çok iyi bir diyaloğumuz var. Sivil toplum kuruluşları ile işbirliğinde ne zaman bir etkinlik yapsak her zaman kendilerini yanı başımızda görürüz. Bu sebeple Esenler’deki tüm sivil toplum kuruluşlarının başkanlarına, yöneticilerine ve üyelerine teşekkür bir borç biliyorum. 
4- Bayburt Belediyeleriyle olan ilişkileriniz nasıl, Belediyelerimizi ne gibi destekleriniz oluyor?
Bayburt’tan birçok belediyemiz ile bilgi alış – verişi ve proje noktasında fikir teatisinde bulunduk, belediyemizin imkânları ölçüsünde yardımcı olmaya çalışıyoruz. Aslında bugün birçok kurumun çektiği sıkıntı da budur. Klasik hizmetlerle birlikte yeniliklere yönelmek, orijinal, özgün projeler üretmek. Bu konuda söz sahibi olan Esenler Belediyemiz, diğer birçok belediyelere ve kurumlara olduğu gibi Bayburt belediyelerine de el uzatma arzusu içerisindeyiz.  
5- Bayburt’a gittiniz mi? Gittiyseniz Bayburt hakkındaki izlenimlerinizden bahseder misiniz?
Bayburt gitmek istediğim, görmeyi en çok istediğim yerlerden birisiydi. Çünkü Bayburtlu çok arkadaşım var ve Bayburtluları çok seviyorum. Sonra benim Bayburtlularda en çok dikkatimi çeken bir özellikleri ise; büyükşehirlerde kültürlerini, gelenek-göreneklerini en iyi koruyan, geliştiren illerin başında Bayburt geldiğini düşünüyorum. Bu bakımdan Bayburt’u hep merak etmişimdir. Ve nasip oldu Bayburt’a da gittim. Bayburt’a gittiğimde İstanbul’daki bir Bayburt derneğine gittiğimde hangi sıcak ilgi ve alaka ile karşılaşıyorsam orada da aynısını gördüm. Tahmin ettiğim gibi insanların samimiyetleri, duruşları, kendilerine özgü insan ilişkileri ile karşılaştım. Anadolu’nun tüm sıcaklığını ve güzel özelliklerini Bayburt’ta gördüğümü söyleyebilirim. Hatta Bayburt’ta yediğim dönerin tadını hiç unutamam. Tadı damağımda kaldı. Bu vesile ile tüm Bayburtlu hemşehrilerimize en kalbi sevgi ve muhabbetlerimi sunuyorum.