Dünya fani Hedef büyük,hadiseyi samimi bir Müslüman olarak düşündüğümüzde,Allah’a Kuran’a,peygambere inanan,neden yaratıldığını bilen,insanlığa en üst seviyede faydalı olup,kadın,çocuk doğa, ve hayvan haklarına riayet eden,ve günü vakti geldiğinde yaratıcının nizamına hiç bir muhalefet etmeden,eceliyle ruhunu teslim etmeyi bekleyen,gerçek Dünyanın gerçek insanları.

Keza sekiz milyara yakın, Dünya Nüfusundaki farklı dine mensup İnanan,yada hiç inanmayan,                                          Ay,a Güneşe,Yıldıza,şeytana,ateşe, hatta ineğe,ve diğerlerine...tapan,sayısını bilmediğimiz

 Bir o kadar masum ve olup bitenlerden bihaber insanlık topluluğu,dijitalleşmenin en üst seviyeye çıktığı ve bu alanda silah’a eşya’ya ve yaşam alanlarına ve neredeyse özel hayata hükmeden,sanal dünyanın,paranın ve gücün şımarrtığı,marjinal ve yine kendini sekiz milyarın içinde azınlık fakat dünyanın gerçek sahibi gibi gören,adına ne derseniz deyin,gerçekte ruhsuz,duygusuz,merhametsiz, acımasız,vahşi,gaddar,katil kısacası kendi çıkarları,yaşam kalitesini,ve süresini artırmak,haksız toprak gasp,ı ve bilakis hayatta kalabilmek adına,

Toplumsal Cinsiyet eşitliğini dengelemek ve küresel ısınmayı tetiklediğini düşündükleri bahanesi,ve kendi hegemonyasını dikta etmek adına,

Dünya Nüfusunun 500 milyonun altında tutulabilmesi projesi ile,yukarıda saydığım çoğunluktaki kolonileri acımasız yöntemlerle yok etmeyi hedefleyen,adına bir takım Neocon, siyonist,evencelist, Anglosakson, Rockefeller,kısacası bir takım Amerikalı,İngiltere,ve İsrail,li yahudi hatta bunlara hizmet eden günümüzde yeni litaratüre kapat olmuş,siyonist müslüman Suud BAE ve Hanedanları,sadece Amerikada değil,Dünyanın bir kaç bölgesinde bulunan,iç dünyalarında korkak,kendileri dışındaki insanları köleleştirmeyi hedefleyen bu azınlıklar topluluğu,dışardan bakıldığında hiçte masum gibi görünmüyorlar.

sebebelerini saymakla bitiremeyeceğimiz,insanlık tarihinin en kötü zalimliklerinin  planlayıcıları,

Gerçek ve bilinçli Toplumlarca kabul görmeyen,üst aklın fikir baronları.

 Korkarımki Toplumları yok etmeyi planlayan bu sinsi akım,yakın zaman içerisinde önce gıda meşrubat ve tohum üzerindeki hilelerle,ardından ilaç ve insandan insana geçebilen,corona türü ve benzeri öncü sinsi ölümcül virüslerle,sonrasında,dinler,mezhepher arası fitne çatışmaları,ardından dinler üzeri farklı bir üst akım yönetimi ile,bırakın Ülkeler arası sürtüşmeyi,sinisice planlanan bu fitne karşısında,birbirine tezat ülkelerin birleşerek savaşmak zorunda bırakılacağı film sahnelerini aratmayacak amansız senaryolar.

Geçen yüzyıllarda (bir zamanlar )toprak,petrol,altın,ve maden yatakları için dünyayı ateşe verenler,hatta ne acıdırki,aynı zamanda orantısız savaşlarla esir aldıkları yetişkin insanların, bir kısmını toplu mezarlarda imha edip,bir kısım genç kitleleri İnsan öğüten kıyma makinelerinde yok eden,en acısıda çocukların derisinden eldiven ve kemiklerinden sabun yapan,zihniyetlerin,günümüzdeki zürriyetleri,şimdilerde bununlada yetinmeyip,toplumları daha farklı yöntemlerle yok etmeyi planlayan zalimler topluluğuna dönüşmüş vaziyette.

Tabi şu bir gerçekki,zalim her zaman zalimliğini yapacak,Lakin Müslüman herdaim uyanık olacak,

Ve bu zalimlere karşı Ülke olarak özellikle savunma,arge,yazılım ve dijitalleşmeye daha,da ehemmiyet verip,her aşamada tüm tedbirlerimizi alacağız,takdiri ise Yüce Yaratıcının,Mağduriyetler karşısındaki,Adil ve acil Müdahalesine bırakacağız,Örneğin geçtiğimiz yıllardaki,Japonyada fütursuzca ve acımazsızca katledilen,balinalar,fok ve,yunus balıklarının bir nevi intikamı gibi,yirmi bine yakın tsunamiden ölen japon halkı,

Yine yakın zamanda Avustralya da amanısız yangınlar neticesinde çok su içtikleri için katledilen yüzlerce Develer,sonrasında Ebabil kuşu misali,mermi gibi yağdırılan dolu felaketi,yine yakın coğrafyada,

Yıllardır Çin zulmüne(katliamına)uğrayan, Arakanlı müslümanların amansız ahları yanı sıra haşere mübeşşerenin,ve sokak hayvanlarının vahşice katledilmesi ve akibetinde,Çinde yaşanan toplu ve hızlı ölümler.bu örnekler geçmişte saymakla bitmez.

Ümit ederiz ki,bu azınlık fitne topluluğunun,bundan sonraki zamanlarda, hiçbir kötü ameline ulaşamadan, yukarıdaki kısa örnekler misali,hiç bir masuma zarar gelmeden Yok olması ve Dünya,ya uzunca bir süre huzur gelmesi,

bu son cümleyi kurarken söylemeden geçemeyeceğim,ne mutluki Dünyanın her bölgesinde,yerli yabancı demeden,fakire, fukaraya,mazluma kucak açan,olası sıkıntı, problem,savaş,deprem... gibi hadiselerde,şükürler olsunki söz konusu Tüm insanlık, Vatan,Millet,Ümmet, Olunca tek Vücut olabilen bu Muzaffer millet.