Parti toplantı salonunda düzenlenen programa  Bayburt Milletvekili  Doç. Dr. Şahap Kavcıoğlu, Bayburt Belediye Başkanı Mete Memiş, İl Genel Meclis Başkanı Yusuf Elçi, ilçe ve belde belediye başkanlarının yanı sıra partililer katıldı. 
 
AK Parti Bayburt Milletvekili Kavcıoğlu, yaptığı açılış konuşmasında şehrin sorunlarına dikkat çekti. " Bayburt'un öncelikle kent kimliğini sağlayacağız. Bayburt'un değişimini dönüşümünü sağlayacağız. Şurada hiç kimse çıkıp da Bayburt'un şehir olarak her türlü şeye sahip olduğunu söyleyemez. Bayburt'u tüm sosyal donatılarıyla bir şehir haline getiremezsek ne yatırım olur ne değişim olur" diyen Kavcıoğlu, Bayburt'taki kamu kurum yetkilileriyle ilgili olarak ise, "İşinin gereğini yapmayan hiç kimse bu şehirde tutunamayacak bunu çok net söylüyorum" dedi. 
 
Kavcıoğlu'nun konuşmasından satırbaşları şöyle: 
 
"AK Parti seçim döneminde vaat ettiği her şeyi 3 ay içerisinde yaptı"
 
Konuşmasında AK Parti'nin seçim dönemindeki vaatleri anlatan Kavcıoğlu, verilen sözlerin 3 3 ay içerisinde tutulduğunu anımsattı. 
 
Çiftçilere verilecek olan 30 bin tl hibenin Çarşamba günü itibariyle başlayacağını dile getiren Kavcıoğlu şunları kaydetti: 
 
"Bugün beni Bayburt'tan da arıyorlar başka yerlerden de arıyorlar. İşte esnafa verilen hibe, kredi daha fazla niye yok gibi şikayetler. Bir gün önce bir lira bile vermiyorlardı. Devlet bugün sıfır faizli kredi veriyor. Köyde yaşayan gençlere 30 bin lira hibe veriyoruz. Bu devletin gücünü gösteriyor. Bakın daha önce devlet bu tür şeylerde millete kıyak yapayım diye haksız bir şekilde daha kullanılan kredilerin faizlerini seçim dönemi silerek kendi seçmenine, taraftarına imkan tanıyordu. Ve bunu devlete yıka yıka 2000'de çok büyük bir krize neden oldu. Bugün bizim içimizdeki adalet ve kalkınmaya eşit bir şekilde, mütevazi bir şekilde hiç bir şekilde ayırt etmeden köyde yaşayan herkese 30 bin lira veriyoruz. Esnaf yine aynı şekilde. Hiç bir kimse çıkıp da o bankaya başvurdum da esnaf kefarete baş vurdum da sadece AK Partililer alıyor başka partililer alamıyor  diyemez. Böyle bir kural yok. Böyle bir ifademizde yok. Bu ülkenin tüm vatandaşları bizim ve biz oy versin vermesin bu ülkenin kalkınması için, refahı için herkesin devletin tüm imkanlarından faydalanmasını istiyoruz. Ve faydalandırmaya da devam edeceğiz." 
 
Bayburt'tan 280 başvuru var
 
Çiftçiye verilecek destekle ilgili olarak bundan en fazla Bayburt'un yararlanacağını ifade eden Kavcıoğlu:
"Bundan en fazla nasibini Bayburt alacak. 30 bin liralık hibeyle ilgili. Yine toplantılar yapıyoruz. Arkadaşlarla istişare halindeyiz. Bahane üretmekten vazgeçeceğiz. Tabi ki bir kuralı kaidesi olacak. Sen o kuralı kaideyi oluşturacaksın. Yoksa Bayburt'un girişine kuyruğa girin gelin 30 bin lira kredi vereceğiz diyebiliriz. Böyle bir şey yok tabi. Hayvancılık yapacak, köyünde yaşayacak, köyüne ve bu ülkeye katkısı olacak. Aynı şekilde yine pilot köyleri seçtik. Tarım yerleşkesi, hayvancılıkla ilgili köylerde. Tarım müdürümüze ve meclis başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Bu konuda çok büyük gayretleri var. Şu ana kadar 280 başvuru var. Hazine arazilerinin Milli Emlaktan alınıp vatandaşa satılması uygulamasını pilot köylerin ardından bütün köylere yayacağız. Buradaki temel hedefimiz köyden göçü durdurmak, dışarıya gitmiş insanımızı da tekrar köye geri döndürmek.  Devletin bu gücü var. Dolayısıyla da bu gücü Bayburt'a yönlendirdiğimizde Bayburt insanının bu anlamdaki girişimcilik ruhu, dürüstlüğü bizim bunu başarmak için en önemli nedenimiz" şeklinde konuştu. 

"Hiç kimse Bayburt'un her şeye sahip olduğunu söyleyemez"
 
Bayburt'un  bu dönemde kalkınması için el birliğiyle hareket etmek zorunda olduklarına işaret eden Kavcıoğlu, 
"Bayburt'un bu dönemde kalkınması için hepimiz el birliğiyle hareket edeceğiz. Bayburt'un öncelikle kent kimliğini sağlayacağız. Bayburt'un değişimini dönüşümünü sağlayacağız. Şurada hiç kimse çıkıp da Bayburt'un şehir olarak her türlü şeye sahip olduğunu söyleyemez. Burada bir suçlama yok. Bunu seçimlerin daha öncesinde belediye başkanımız da burada konuşurduk, değerlendirmesini yapardık" dedi. 
 
 
" Bayburt'un bu bölgenin üretim üssü olmaması için hiç bir neden yok "
 
Konuşmasında "Bayburt'u tüm sosyal donatılarıyla bir şehir haline getiremezsek ne yatırım olur ne değişim olur" diyen Kavcıoğlu, "Fabrika kurdunuz hangi genel müdürü veya genel müdür yardımcısını getirip Bayburt'ta yaşatacaksınız. Getiremezsiniz" dedi. 
Kavcıoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: 
 
"Önce Bayburt'u kentsel dönüşümü ile şehirleştireceğiz. Bayburt'u tüm sosyal donatılarıyla bir şehir haline getiremezsek ne yatırım olur ne değişim olur. Fabrika kurdunuz hangi genel müdürü veya genel müdür yardımcısını getirip Bayburt'ta yaşatacaksınız. Getiremezsiniz. Veya Bayburt'un bu sosyal yapısını gören hiç bir yatırımcı gelip Bayburt'a yatırım yapmaz. Doğru yerden başlayıp değişimi doğru yerden yapmak gerekiyor. Bunu yaptığımız zaman, bunu başardığımız zaman ikinci aşama Bayburt'u bu bölgede üretim üssü haline getirmek. Bunu laf olsun diye söylemiyorum. Bugün bir fabrika yapmaya kalksanız ne Gümüşhane'de yer var. Ne Trabzon'da yer var. Ne Rize'de yer var. Hepsi bir saatlik mesafede. Trabzon limanı 1.30 saatlik mesafede. Biz doğru işleri yaparsak, doğru işleri organize edersek Bayburt'un bu bölgenin üretim üssü olmaması için hiç bir neden yok.  Ama bunu yaparken değişimi doru yerden başlatmak gerekiyor. Bu şehre siz sahip çıkacaksınız. Bu şehrin nasıl olması gerektiğine siz karar vereceksiniz. Şehri bu halinden daha ileriye götürmek için bir birimize destek olup en iyi noktaya getireceğiz."
 
"Sıkıntıları yaşamak zorundayız"
 
Kentte önemli yatırımlar yapıldığını sözlerine ekleyen Kavcıoğlu:
"Önemli yatırımlar yapılıyor. Bunda belirli sıkıntılar çıkıyor. Belirli sorunlar oluyor.ama hepimiz şunu iyi bilmemiz lazım ki bir adım öteye gidebilmemiz için bu sıkıntıları yaşamak zorundayız. Yıllarca yapılmamış alt yapı sorunları, yol, kaldırım, inşaat dönüşüm bunların hepsini birden yapamazsınız. yavaş yavaş yaparken yani yavaşa yavaş derken yavaş yapmıyoruz. Bazı olayları inceleyip bu sıkıntıların altında ezilmeden, yanlış algı oluşturmadan hem belediyemize hem siyasilerimize hem de şehri idare edenlere yardımcı olacağız. Bu sizin hem partililer olarak hem de bu şehirde yaşayan insanlar olarak en büyük göreviniz" dedi. 
 
"İşinin gereğini yapmayan hiç kimse bu şehirde tutunamayacak "
 
 
Kentte yaşayan insanların daima idarecileri kontrol edebileceğini belirten Kavcıoğlu:
 
"Bu şehre hizmet eden bütün kurum müdürlerinden siyasilerden hepimiz. Herkes kendine çeki düzen verecek. Herkes kendi oturduğu yeri iyi tespit edecek. Nasıl çalışılması gerektiğini, bu şehir diğer şehirlerden farklı değil. Dolayısıyla bu şehre atanmış gelmiş insanlar , her seferinde söylüyorum ama bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum 'bu şehre hizmet etmeyi kendilerine görev addedecekler.'  İşinin gereği neyse onu yapacaklar. İşinin gereğini yapmayan hiç kimse bu şehirde tutunamayacak bunu çok net söylüyorum. Bu şehre hizmet etmeyen görevinin gereğini yapmayan, görevini su istimal eden, bu halka hizmet etmeyen hiç kimse bu dönemde bu şehirde bulunamayacaklar. Herkes kendine bu anlamda çeki düzen versin." 
 
"Hala o koltukta oturacaklarını düşünüyorsalar yanılıyorlar"
 
Hiç kimseyle hiç bir şekilde kişisel probleminin olmadığının altını çizen Kavcıoğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:
 
"Bu şehirde yıllarca bu makamlarda oturmuş, bu şehrin hiç bir sorununu çözmemiş insanlar hala o koltuklarda oturacaklarını düşünüyorsalar yanılıyorlar. Bu şehrin sorunları var. Bu şehrin değişmesi lazım. Bu şehrin dönüşmesi lazım. Bu şehrin herkese ihtiyacı var. Hiç kimse kendine cephe yaratmasın. Hiç kimse adamın adamı olmaya kalkmasın.  Hiç kimse siyaseten birilerinden güç almaya kalkmasın. Burada AK Parti davasına gönül veren herkes bu şehrin her insanına hangi partiden olursa olsun hizmet etmek zorunda. Değişimi, dönüşümü ancak bu şekilde yapabiliriz. Bu süreç içerisinde bunu mutlaka yapacağız. Bunu yaptığımız zaman başarı arkasından gelecektir. Biraz sabır diyoruz. Sorunlarla mücadele etme gücümüzü biraz daha artırmak istiyoruz.Ama inanmamız lazım. İnanmayan arkadaşın bizim aramızda yeri yok. Bu söylediklerim benim sadece şahsi fikrim değil. Bunlar yılladır bu şehirde konuşulanlardır."

Kobal: "Kılıçdaroğlu siyasi sapıklık peşinde koşturmaktadır"
 
AK Parti İl Başkanı Hakan Kobal ise, konuşmasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yüklendi. 
"Ana muhalefetin temsilcisi Kemal Kılıçdaroğlu siyasi sapıklık peşinde koşturmaktadır" diyen Kobal, şunları söyledi:
"5 Nisan 2016 tarihinde egemenliğin sembolü olan Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında tüm kadınları aşağılayan bir tavırla Ana muhalefet partisi genel başkanı bir kadına hakaret etmemiştir. Kadına karşı cinsiyetçi ve karanlık zihniyetinin ürünü olan sözlerinden dolayı ana muhalefet partisi genel başkanını bir kez daha şiddetle kınıyorum. Karar alma mekanizmalarında ve siyasette daha çok kadın olmalı iddiasında bulunanların siyasetin tamda merkezinde yer alan bir kadına yönelik sözleri kendi riyakarlığını bir kez daha gözler önüne sermiştir. Meydanlarda siyasi ahlak ve etikten bahsederken kendi ahlak anlayışını ortaya dökmüştür."
 
"AK Parti Türkiye’nin geleceği olmaya devam edecektir"
AK Parti'nin Türkiye'nin geleceği olmaya devam edeceğini sözlerine ekleyen Kobal, şöyle devam etti: 
" AK Parti milletimizin umudu, Türkiye’nin geleceği olmaya devam edecektir. Yaşadığımız sorunlar geride kalacaktır. Allah’ın izni ve yardımıyla Türkiye bu dönemeci, sorunları ve bütün önüne konulan engelleri birer birer aşacaktır. Türkiye demokrasi ve hukuk düzenini daha sağlam hale getirecek, daha sağlam bir adalet düzeni inşa edecektir. Devletimiz ve milletimiz daha çok el ele verecek ve ihtilaf alanlarını birer birer bertaraf edecektir. Başkaları nefretten beslenebilirler, başkaları nezaketsiz bir siyaset üslubuna dayanabilirler,  başkaları umutlarının kaybedebilirler, başkaları milletimizi kucaklamayabilir ama biz her zaman ümit var olacağız. Milletimize bir bütün olarak bakacağız, parçanın değil bütünün derdi olacağız. Bütünün derdini taşıyanların derdi, davası büyüktür. Davası büyük olanlarında yardımcısı da Allah ve millettir. Biz büyük düşünmeye mecburuz. Coğrafi kaderimiz, tarihi kaderimiz büyük düşünmeye mecbur etmiştir. Biz istesek de istemesek te küçük düşünemeyiz. Biz merhametten el çekemeyiz. Biz adaletten vazgeçmeyiz ve bizim düşünce dünyamızda, bizim siyaset felsefemizde ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ felsefesi vardır. "