Büyük Birlik Partisi (BBP) Merkez Karar Yönetim Kurulu Üyesi Karabulut, Türkiye'nin gündeminde bir süredir cezaevlerinde yaşanan açlık grevlerinin olduğunu ifade ederek şunları söyledi: "75 milyonun önemli bir kısmı şu anda cezaevlerinde neden açlık grevi yapıldığını bilmiyor. 30 yıldır bu ülkenin birliğine kurşun sıkan, binlerce Mehmetçiğimizin, şehidimizin kanını elinde taşıyan, yüzlerce benim Kürt kardeşimin kundaktaki bebeğinin insanının ölümüne sebep olan milyarlarca dolarımızın geleceğimizin heba edilmesine vesile olan terörist başı Abdullah Öcalan'a özgürlük verilsin diye cezaevlerinde açlık grevi başlatıldı."

Geçmişte yapılana hatalardan ders alınarak tekrarlanmaması gerektiğini vurgulayan Ünsal Karabulut, şöyle devam etti: "Eğer Abdullah Öcalan Türkiye'ye getirildiğinde adaletin verdiği karar uygulansa ve idam edilmiş olsaydı bugün Türkiye bu açlık grevleriyle karşı karşıya kalmayacaktı. Başta Bursa,İstanbul olmak üzere Güneydoğu'nun pek çok vilayetinde bunlar kalkışma hareketine girişmiş olmayacaktı. Bizi hukukun uygulanmaması rahatsız ediyor."

Mevcut hukuk sisteminin yeterli olmadığını başta idam cezası olmak üzere bir takım hukuki tedbirlerin alınması gerektiğini anlatan Karabulut, "Asla siyasi suçlular için idam cezası istemiyoruz. Biz bizzat Mehmetçiğe kurşun sıkan, bizzat mayını patlatan, bombanın timini çeken teröristler için idam cezasını istiyoruz.İkinci olarak 3-5 yaşında çocukları kaçırıp tecavüz eden sapıklar içinde idam istiyoruz." dedi.

15 Eylül 2012 tarihinde Şanlıurfa, Bingöl ve Elazığ'ın aralarında bulunduğu 27 ilde referandum yaptıklarını belirten Karabulut, "Yüzde 98,59 oranında vatandaşımız bu iki grup için idam cezasına evet dedi. Terörle mücadele kararlılık ister. Siz neyi verirseniz verin onlar mücadelesinden asla vazgeçmeyecek." diye konuştu.

Terör örgütü Pkk'nın Güneydoğu'da okul yakma, kepenk kapatma olaylarını da değerlendiren Ünsal Karabulut, "Pkk'nın siyasi organizasyonunun sözde genel başkanı 'hayatı durdurun' talimatı veriyor ve okullar taşlanıp, yakılıyor, üniversiteler basılıyor. Bu kimin talimatıyla oluyor. Sözde bir siyasi partinin genel başkanının talimatıyla oluyor. Ben var olan hukuku yeterli görmüyorum ama var olan hukukun da uygulanmaması gerçekten bizi ziyadesiyle üzüyor, kahrediyor" diye konuştu.

Bdp'li vekiller için hazırlanan fezlekelerin takipçisi olacaklarını vurgulayan BBP'li Ünsal Karabulut, Meclis’te geçtiğimiz günlerde çıkarılan ve PKK’nın elini güçletecek olan Büyükşehir Yasa’sının Cumhurbaşkanı Gül tarafından onaylanmaması gerektiğine dikkat çekti.

 "YASA PKK'YA YARAYACAK"

Hükümet erkini elinde bulunduranların yasayı alel acele meclisten geçirdiklerini savunan Karabulut belediyelerle ilgili yasanın Pkk'nın elini güçlendireceğini iddia etti.

Ünsal Karabulut, "Biz yıllardır söylüyoruz. Bu BDP'li belediyeler Pkk'ya nakdi yardım yapıyor. Buraları Bdp'li belediyeler yönetmiyor, Pkk'nın atadığı insanlar yönetiyor. Peki siz bu Büyükşehir Yasası'nı çıkarırsanız şimdi sadece Diyarbakır'ın merkezine hakim olan Pkk, BDP vasıtasıyla ilçelerini, beldelerini, köylerini, bütün mülki sınırlarını yönetir ve oradan büyük bir rant devşirir ve kadrolaşma imkanına sahip olacak." dedi.

İDARİ YAPININ DEĞİŞTİRİLMESİNE KARŞIYIZ

Büyükşehir Belediyesi Yasası'na karşı olmadıklarını kaydeden Ünsal Karabulut, idari yapının değiştirilmesine karşı olduklarını savundu. Ünsal Karabulut, kriterlerin tam olarak uygulanmadığını söyleyerek, "Yasanın 4. maddesi belli. Nüfusu 750 bin olacak, coğrafi şartları uygun olacak, ekonomik gelişmişliğini tamamlamış olacak. Ama bunlar uygulama yaparken ne yapıyorlar? Nüfusu 751 bin olan büyükşehir oluyor, 749 bin büyükşehir olmuyor. Yani İstanbul'la Anadolu'daki başka bir şehri aynı gelişmişlik kategorisinde değerlendiriyorlar. Siz köy, belde kavramını yok ediyorsunuz ve insanların bütün hayat tarzlarını bir nevi bu idari değişiklikle değiştiriyorsunuz" ifadelerini kullandı

HÜKÜMET, TERÖRLE  MÜCADELEDE TUTARSIZ

Terör, Suriye ve diğer konularla ilgili açıklamalarda bulunan Ünsal Karabulut, Terörle mücadelede iktidarın tutarlı bir politika izlemediğini belirtti.

Büyük Birlik Partisi (BBP) MKYK Üyesi, Basın Müşaviri/Sözcüsü Ünsal Karabulut,"Terörle mücadele kararlılık ister, irade ister, cesaret ister, yüksek azim ister, topyekün bir mücadele ister. Bunu 30 yıldır hükümeti yönetenler yaptı mı? Yapmadılar. Biz onun için diyoruz ki, Türkiye 30 yıldır terörle mücadele etmedi. Pkk ile Bdp'lilerin, Pkk'nın siyasi uzantısı milletvekillerinin sarmaş dolaş görüntüleri yansıdığı zaman ne duyduk siyasi partilerinden, siyasi parti genel başkanlarından? Bizzat Başbakanın ağzından ne duyduk? 'Biz Meclis açılınca gereğini yapacağız' dediler. Meclis açıldı. Ne hikmetse Meclis açıldığı günden bu yana bu konu Büyük Birlik Partisi tarafından dile getirildi. Başka hiçbir parti tarafından bu konu dile getirilmedi. Meclis'te bu konu unutuldu, unutulmaya devam ediyor" diye konuştu.

Büyükşehir Belediye Yasası’nın Cumhurbaşkanı tarafından onaylanması halinde Güneydoğu'da yeni büyükşehirler ilan edileceğini bununda, bütün köylerin, beldeleriyle birlikte o ilin her şeyini belediye başkanına temsil etme anlamına geldiğini belirten Karabulut, ” Türkiye'nin bu terörle mücadelesinde, içinden geçtiği durumda bizim bunu onaylamamız mümkün müdür?" diye sordu.

"BDP BELEDİYELERİNİ , TERÖR ÖRGÜTÜ YÖNETİYOR"

Başbakan Erdoğan'ın, "Bdp belediyelerini Bdp yönetmiyor, terör örgütü yönetiyor" sözlerini hatırlatan Ünsal Karabulut, "Biz bunu bile bile nasıl oluyor da 3 ve ya 4 tane daha büyükşehir kazandıracak bir yasal düzenleme yapıyoruz. Bütçesi 1 ise 10'a çıkarıyoruz. Kadrosu 1 ise 10'a çıkarıyoruz. Sonra bunu Pkk'ya hediye ediyoruz. Bu bizim asla kabul edebileceğimiz, onaylayabileceğimiz bir şey değildir. Hükümetin yasayı toptan geri çekmesini istiyoruz" dedi.

FİLİSTİN’E YAPILAN ZULÜMLERİ UNUTMADIK

BBP MKYK Üyesi Ünsal Karabulut yaptığı değerlendirmede, Filistin’e orantısız bir şekilde güçlerin kanalize edildiğini belirtti.

Oradoğu, Ön Asya da mazlum ve mustazaf insanların hep Müslümanlar olduğunu hatırlatan Karabulut, “İslam dünyasının hemen her coğrafyasında geçmişte de bugünde büyük bedeller ödeniyor. Yapılan zulümleri katliamları unutmayacağız, unutturmayacağız ama bir intikam duygusu peşinde falan da değiliz. Biz istiyoruz ki İslam dünyasının tamamı özgür olsun hür olsun ve başka bayraklar altında veya müstemleke olarak yaşamasınlar. İstiklal ve hürriyetlerini korusunlar. Bizim amacımız bu'' dedi. 

Karabulut; Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin sadece 75 milyondan sorumlu olmadığını ifade eden Karabulut, başta Osmanlı bakiyesi topraklar olmak üzere İslam dünyasının bütün sorumluluğunu da omuzlarında hissederek buna uygun hareket etmesi gerektiğini söyledi.