Su yaşam için vazgeçilmez bir kaynaktır, her canlı yaşamsal fonksiyonlarını sürdürebilmek için suya ihtiyaç duyar. Günlük hayatımızda ihtiyaç duyduğumuz içme-kullanma suyunu temel olarak yeraltı ve yerüstü su kaynaklarından elde ederiz. Bu kaynaklardan elde ettiğimiz suların sağlığımızı tehdit etmemesi için yönetmeliklerle belirlenmiş bazı şartlara uygun olması gerekmektedir. Bu sebeple kaynaklardan belirli aralıklarla numune alınarak, laboratuvar ortamında yönetmeliklere uygun olup olmadıkları kontrol edilir.

Yağmurun yağması ile toprak suyu emer ve yeraltı suları oluşur. Bu süreçte su, topraktan süzülürken hem filtrelenir hem de yapısına bazı minareller katılır. Toprağın emme kapasitesi aşıldığında ise yerüstü suları oluşur. Ancak yağmurun çok yoğun yağdığı dönemlerde toprak suyu yeterince hızlı filtreleyemez bunun sonucunda özellikle şehir merkezlerinde kanalizasyon suyu ile yeraltı sularının karışma ihtimali artar.

Yapılan birçok bilimsel çalışmada yağmurun arttığı dönemlerde veya sel olduğu zamanlarda, suyla bulaşarak genellikle mide ağrısı ve ishale sebep olan eğer tedavi edilmezse daha ciddi sağlık sorunlarına sebebiyet verebilecek enfeksiyon hastalıklarının da arttığı gösterilmiştir.

Toplum sağlığını koruyabilmek için, yağmur yağışının arttığı dönemlerde; içme suyu olarak İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmelik’e uygun olarak, ambalajlanan, etiketlenen, denetlenen ve satışa sunulan suların kullanılması tavsiye edilmektedir.