Konuyla ilgili açıklama yapan Opr.Dr.Hasan Uzer; uygun yerel veya spinal anestezi altında, kontrollü lazer uygulaması ile hemoroid yastıkçıklarının içeriden yok edildiğini belirtti.

Sık rastlanan makat çevresindeki şikayetler tek başına gözlenebildiği gibi başka hastalıkların da habercisi olabilir. Bayburt Devlet Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü’nden Opr. Dr. Hasan Uzer, makat çevresindeki hastalıklar ve özellikle tedavisinde geç kalınan hemoroidin yaşamı çekilmez kılabildiğini söyledi.

Hemoroidin, anal kanalın üst kısmında genişlemiş damar yumakları olduğunu belirten Dr. Uzer, “Halk arasında basur veya mayasıl olarak da bilinir. Makattan kan gelmesi, makatta ağrı ve ele gelen şişlik, akıntı, makatta ıslaklık hissi ve kaşıntı ile kendini gösterebilir. İç ve dışhemoroidler olarak ikiye ayrılır. Zamanla anal kanalda yerleşen genişlemiş toplardamar yumakları makatın dışına doğru çıkarak kendini gösterir” dedi.

Bağırsak alışkanlığının değişmesinin (kabız, ishal), gebelik ve doğum, hareketsiz yaşam tarzının, bazı spor etkinliklerinin (ata binmek, bisiklet sürmek), çeşitli meslek gruplarının (şoförler, pilotlar), alkol alışkanlığının, pelvik bölgede yerleşen tümörlerin, kalın bağırsak kanserininhemoroide yol açan nedenler olarak sıralayan Dr. Uzer, hastalığın tedavisinde kullanılan lazer teknolojisi hakkında şunları söyledi:

Lazer hemoroidoplasti sonrasında bir sarkmanın oluşması veya tekrarlaması da engellenmiş olur.Herhangi bir  yabancı malzeme (kelepçelerin) yerleştirilmesini gerektirmez, lazer tedavisinde  anal kanal da darlık riski de eşlik etmez.Geleneksel cerrahi yöntemlerden farklı olarak  kesi yapılmadığından veya dikiş atılmadığından iyileşme mükemmeldir. Sonuçta hasta ameliyat sonrası daha az ağrı hisseder ve normal aktivitelerine daha kısa sürede dönebilir.

Laparoskopik appendektomi ameliyatı (kapalı apandisit ameliyatı) hakkında Bayburt Devlet Hastanesi Çocuk Cerrahisi Bölümünden Opr. Dr. Yusuf Çalışkan ve Genel Cerrahi Bölümünden Opr. Dr. Hasan Uzer; bu tekniğin tercih edilmesinin en önemli sebeplerini; ameliyattan sonraki dönemde daha hızlı aktif hayata dönüşve daha az ağrı olması, kozmetik sonuçlarının daha iyi olması, ameliyat izinin daha küçük ve belirsiz olması, yara yeri enfeksiyonu ve fıtığı riskinin  daha az olması şeklinde sıraladılar. Ayrıca laparoskopik tekniğin başlangıç aşamasında kamerayla tüm karın içi değerlendirilebildiğinden, erkek ve bayan hastalarda apandisit ile karışabilecek diğer hastalıkların da tanısının koyulabileceği ve tedavisinin yapılabileceğini sözlerine eklediler.

İlk lazer hemoroidoplasti hastamız Görkem Keskin;  servis doktorları ve personeli ile birlikte.