TIKLA HABERİ DİNLE
Saadet Partisi (SP) tarafından Cumhuriyet Caddesi'nde düzenlenen mitingde katliam protesto edildi. SP İl Başkanı Osman Nuri Temur, Adaviyye Meydanı'nda gerçekleşen ve canlı yayında bütün insanlığın önünde gerçekleşen katliama sessiz kalınamayacağını söyledi.

ADEVİYYE KATLİAMINDA TETİĞİ ÇEKTİREN IRKÇI EMPERYALİZMDEN BAŞKASI DEĞİLDİR

Nuri Temur, "Mısır’da ırkçı emperyalizmin desteği ile ve silah zoruyla yönetime el koyan darbeciler, Çarşamba sabahı itibariyle Adeviyye Meydanında yeni bir katliam yaptılar. Darbe yönetimi keskin nişancıları da kullanarak yüzlerce sivili şehit ederken binlerce insanı da yaralamıştır. Adeviyye Meydanı’nda sergilenen bu kanlı katliam daha önceki müdahalelerde olduğu gibi, canlı yayında tüm dünyanın gözleri önünde gerçekleşmiştir. Darbeye karşı direnişin sembolü olan Adeviyye Meydanı adeta kan gölüne çevrilmiştir. En başından itibaren bu darbe süreci karşısında Batı’nın ikiyüzlülüğü ve çifte standartçılığı gün gibi aşikâr olmuştur. Biz inanıyoruz ki bu yaşanan süreçte ABD, AB ve İsrail’in desteği olmasaydı Mısır’da ne darbe gerçekleşirdi ne de bu katliamlar yaşanırdı. Bu böyleyken sadece ve sadece darbe yönetiminin görünürdeki temsilcisi Sisi’yi eleştirmek ve kınamak gerçek katilleri örtbas etmektir. Geçtiğimiz Cuma günü Sina Yarımadası’nda görgü tanıklarının ifadesiyle İsrail’e ait İnsansız Hava Araçları kullanılarak yapılan katliamda Mısır Ordusu’nun hangi güçlerle birlikte hareket ettiğinin bir göstergesi olmuştur. ABD’nin Mısır Ordusuna İsrail’in güvenliği karşılığında her yıl yaptığı yardıma devam etmesi de temel insan hak ve özgürlükleri noktasında hangi safta durduğunun yeni bir ifşasıdır. Adeviyye katliamında tetiği çektiren ırkçı emperyalizmden başkası değildir."dedi.

Temur şöyle devam etti:

MISIR’DAKİ KATLİAMLAR BÜYÜK ORTADOĞU PROJESİNİN İŞLETİLMESİDİR.

"Mısır’da işletilmeye çalışılan darbe süreci de, Suriye’de yaşanılan iç savaş da, Irak’ta patlayan bombalar da aynı merkezin kontrolündedir.  Dökülen kanın arkasındaki tek gerekçe terörist İsrail’in bölgedeki varlığını teminat altına alınmasıdır. Bu gerçek bu coğrafyanın her insanı tarafından mutlaka fark edilmelidir. Büyük Ortadoğu Projesi derenin kuşunun derenin taşıyla vurulmaya çalışıldığı kanlı bir projedir. Mısır’daki katliamlar Büyük Ortadoğu Projesinin işletilmesidir. "

BATI’NIN TEK DERDİ ÇIKARLARINI VE İMTİYAZLARINI GARANTİYE ALMAKTIR

"Başta ABD ve AB tarafından her türlü platformda gündeme getirilen demokrasi ve özgürlük terennümleri sadece ve sadece bir kandırmacadır. Batı’nın tek derdi çıkarlarını ve imtiyazlarını garantiye almaktır.  Irkçı emperyalizm çıkarı varsa demokrat olur, çıkarı varsa kraldan yana olur, çıkarı varsa askeri yönetimden yana olur. Sözde yeryüzü haklarının temel hak ve özgürlüklerini garanti altına almak için daha önce kurulan Milletler Cemiyeti de daha sonra kurulan Birleşmiş Milletler de Batı’nın kirli çıkar ilişkilerini işletmekten öteye bir görev icra etmemişlerdir. Mısırda yaşanılan süreç Batı’nın demokrasi maskesini bir kez daha düşürmüştür. "

MISIR’IN İSTİKRARA KAVUŞMASI İÇİN 5 MADDE

"Derhal Mısırın istikrara kavuşması için 5 madde hayata geçirilmelidir.

İslam İşbirliği Örgütü, Mısır’da meşruiyete dönülme ve katliamların durdurulması konusunda harekete geçirilmelidir

İkinci dünya Savaşı sonrasında çıkan kriz ve siyasi anlaşmazlıkların barışçıl yollarla çözülebilmesi amacı ile kurulmuş olan Birleşmiş Milletler Teşkilatı etkin tedbirler almak için derhal harekete geçmelidir.

Darbeci Mısır Yönetimine bazı ülkeler tarafından verilen her türlü maddi ve siyasi destek, bu katliamları körüklediği dikkate alınarak, derhal durdurulmalıdır.

Böylece gayrimeşru idarenin Mısır’ın başından uzaklaştırılması en kısa zamanda sağlanmalıdır.

Mısır’daki gayri meşru darbeci yönetim işbaşında kaldığı sürece, demokrasiye ve hukuka gerçekten bağlı olan ülkeler Mısır’la olan diplomatik ilişkilerini askıya almalıdır"

BATI İLE YÜRÜNÜLEN YOLUN DİPSİZ BİR KUYU OLDUĞUNUN FARKINA VARIN

"Buradan ülkemiz yöneticilerine de sesleniyoruz. Bu yaşanılan süreçte başta ABD, AB ve İsrail olmak üzere ikiyüzlü davranan tüm odaklarla ilişkilerinizi gözden geçirin diyoruz. Türkiye Hükümetinden Mısır’ın darbeci yönetimine karşı sözde kalmayan yaptırımlar beklediğimizi beyan ediyoruz. Kınamanın ve eleştirmenin bir karşılığının olmadığın zaten görüyoruz. Batı ile yürünülen yolun dipsiz bir kuyu olduğunun farkına varın diyoruz."

TEK ÇÖZÜM VE TEK ÇARE İSLAM BİRLİĞİ’DİR.

"Yine buradan ülkemiz halkına ve tüm dünya Müslümanlarına sesleniyoruz. Kendilerini seçilmiş olarak addeden bir topluluk yeryüzünde Müslüman olsun ya da olmasın tüm insanlığa karşı sistemli ve sinsi bir savaş yürütmektedir. Bu savaşın farkına varamayanların bu savaşta figüran olmaları kaçınılmazdır. Tek çözüm ve tek çare İslam Birliği’dir. Ancak o zaman hangi dinden, hangi ırktan ve hangi renkten olursa olsun tüm insanların temel hak ve özgürlükleri teminat altına alınabilir. Yoksa ırkçı emperyalizm bölgede taşeronlu ya da taşeronsuz kan akıtmaya devam edecektir."                

"Yaşanılan katliam karşısında ABD ve AB’nin dilsiz şeytanlığı bizi şaşırtmamıştır. Bu bölgenin çıbanbaşı işgalci ve terörist İsrail’in dökülen kana dair sevinci bizi şaşırtmamıştır. Körfezin ve İslam Coğrafyasının diğer işbirlikçi yönetimlerinin çirkefliği bizi şaşırtmamıştır.

Allah’ın laneti zalimlerin ve işbirlikçilerinin üzerine olsun. Akıttıkları kanda boğulmaları çok yakındır. Mısır’da ki onurlu direnişe selam olsun. Adeviyye’nin şehitlerine selam olsun. Biz Saadet Partisi  mensupları olarak tüm varlığımızla tüm mazlumların yanındayız. "

"Selam olsun dünyanın dörtbir tarafında ırkçı emperyalizme karşı onurlu mücadele eden tüm mazlumlara,Selam olsun Adeviyyenin Şehitlerine,Selam olsun Mısırdaki onurlu direnişe,Selam olsun Muhammet Mursiye,Selam olsun Müslüman kardeşlere,Zafer inananlarındır ve zafer yakındır

Açıklama sırasında; 'Diren Mursi Bayburt halkı seninle', 'Mahzun olma Adaviyye kardeşlerin seninle', 'Zalimi sesi Sisi mazlumun sesi Mursi' dövizleri açıldı.