Milletin iradesine karşı kalkışma yapan, Milletin Başkomutanı    ve Cumhur Başkanı Recep Tayip Erdoğan’ı, milletin iradesinin tecelligâhı olan TBMM’yi ve Başbakanını, Milletin güvenliğini sağlayan Genelkurmayını ve MİT’ini bombalayan beynini kiraya vermiş aşağılık cuntacılar, hain emellerine ulaşma noktasında engel olarak gördükleri insanımızın iradesine darbe vurmaya kalkmış; sivil insanlara namlu doğrultmuş, kendi silah arkadaşını gözünü kırpmadan vurmuş, emniyet mensuplarını ve binaları yaylım ateşine tutmuş ve bunun sonucunda çok sayıda insanımızı hunharca şehit etmiştir.

  Vatanı işgale, devleti ele geçirmeye, millet iradesine ipotek koymaya yeltenenlere karşı 15 Temmuz akşamı tüm teşkilat, Sivil toplumlar, Siyasi Partiler ve Bayburt halkı olarak irademize sahip çıkmak için meydanlara koştuk. Türkiye genelinde aynı hassasiyetle darbenin püskürtülmesi için verdiğimiz mücadele sırasında ne yazık ki şu ana kadar tespit edilen 239’dan fazla şehidimiz,2500’den fazla gazimiz, binlerce mağdurumuz var. 

   Destansı bir direniş örneği sergileyen, hainlerin önünde canı pahasına set oluşturan, kurumların işgal edilmesini engelleyen, milletin üzerine kurşun yağdıran asker görünümlü teröristlere geçit vermeyen şehitlerimizi unutmayacağız ve unutturmayacağız.

    Menderes’e, Özal’a, Erbakan’a hak ettikleri desteği verme imkânı olmayan millet yok artık.

  15 Temmuz ve 7 Ağustos arası 81 ilin meydanlarında Ulubatlı Hasanlar vardı, Koca Yusuflar vardı, Seyit Onbaşılar vardı. Kara Fatma’lar, Nene Hatunlar vardı. Okçular tepesini terk etmeyen

basiretli insanlar vardı. Bedir’de, Uhud’da hâkim olan basiret, uhuvvet, ünsiyet ve cesaret vardı.

     Çünkü milletin imanına, özgürlüğüne, haklarına, hayatına kast edenler eliyle gerçekleştirilmek istenen işgale karşı İstiklal Savaşı yaptığına inanan bir millet vardı.

  Bu darbe kalkışması Türkiye’nin gücünden korkanların planıdır. Bu darbe girişimi, yıllarca milleti sömüren paralelin vesayet kurma inadıdır. Millet planlarını bozdu. İnancıyla, darbe inatçılarını tarihin çöp sepetine koydu. Oradan çıkışları yok. Yeni bir plan yapmalarına, yeni tezgâh ve kumpaslar kurmalarına izin vermeyeceğiz.  Darbecilerin son nefesi tükenene kadar, alanları, meydanları terk etmeyeceğiz.  Türkiye’nin yolunun kesilmesine, yönünün değiştirilmesine geçit vermeyeceğiz. 23.Gündür bu samimi  duruş bunu ispatlamıştır.                                                                                                                                                                                                                                                                                                                            

  Darbeler döneminin kapanmasını millet sağlamıştır. Darbelerden ve cuntacılardan asla korkmuyoruz. Korkmadığımız, darbecileri ve onların azmettiricilerini korkuttuğumuz için bu meydanlardayız. 

  İçinde kim varsa, arkasında hangi ülke, grup varsa bu darbe girişiminin faillerine, azmettiricilerine hesap sormak kararlılığımızı herkes bilmelidir.                                                                                                                                                                                                                    

    Demokrasiyi savunanlar kazanmış, Darbe seviciler kaybetmiştir.  Darbeye içerden ve dışarıdan destek veren tüm anti demokratik güçler hak ettikleri cevabı almıştır.

 Böylelikle cuntacılara, darbeler dönemi açılmamak üzere kapatılmıştır. Darbeler döneminin kapanmasının en büyük aktörü, mimarı millettir, millet iradesidir. Kahraman milletimiz; bu görevini devam ettirmeli, alanlardan meydanlardan gür bir sesle haykırmaya, sesini ve sözünü yükseltmeye, iradesine çok daha güçlü bir şeklide sahip çıkmaya devam etmiştir.

  Şehitlerimizin verdiği mücadeleyi kaldığı yerden devam ettirmek için, kalkışmanın tüm emareleri ortadan kalkıncaya, ülkemizde huzur ve güven ortamı tam olarak tesis edilinceye kadar, üyelerimize yaptığımız ‘Millete ve iradesine sahip çıkmak için alanlardayız’ çağrımızı noktalıyoruz. Fakat kapatmıyoruz. Gerekirse yine buradayız.

   İhanet çetesiyle ilgisi olanlar varsa bunlar hakkında gerekli hukuki ve idari işlemlerin acilen yapılması, İlgisi olmayanların ayıklanması toplum üzerinden tedirginliğin kaldırılası gerekmektedir.

 Başbakanımızın da ifade ettiği  gibi Alınan karar kapsamında açığa alma işlemlerinin bir ihtiyati tedbir olduğu, ilgili makamlarca suç unsuru bulunulup bulunulmadığı araştırıldıktan sonra suçsuz bulunan kamu görevlilerinin mahrum bırakıldıkları haklarıyla birlikte görevine iade edileceğinin bilinmesi gerekmektedir.

    FETÖ Terör Örgütü’nün 15 Temmuz’da gerçekleştirdiği kanlı darbe girişimine milletimiz tepki göstererek, hain saldırılarla millet iradesinin alt edilmek istendiğini, milletimizin tarihte misli görülmemiş bir cesaret, feraset ve basiret örneği göstererek gereken cevabı vermiştir. 

Millet tuzağın farkına vardı

      Milletimiz Çanakkale’den, Sakarya’dan, Dumlupınar’dan, tarihten süzülerek yeniden kendine gelmiştir. Ülkemizde demokratik zemin bir türlü oturmadı. Cumhuriyetin 92. yılında, 65. hükümet. Bu ülkenin toparlanamamasının, istikrarı bir türlü yakalayamamasının nedeni, 10 yılda bir askeri darbe yapılmasıdır. Bütün darbelerde aynı film tekrar tekrar izleniyor. Milletin sessizliğinden, tepkisizliğinden cesaret alanlar, Menderes’i, ülkenin seçilmiş başbakanını idam ettiği günü ders kitaplarında ‘demokrasi bayramı’ diye kutlattılar. Özal’ı zehirleyip, Erbakan’ı alaşağı edenler, Erdoğan’ın da hakkından geleceklerini zannettiler ama avuçlarının yaladılar. Çünkü Anadolu iradesine sahip çıktı. Anadolu insanı kanlı işgalcilere karşı galip geldi.”

Girişimin arkasında dış güçler var

Ülke olarak bir işgalin eşiğinden döndük. Bunu bir darbe girişimi olarak düşünemeyiz. Bu bir işgal girişimiydi, işgal hareketiydi. Milletimiz bu girişimi ferasetiyle, dik duruşuyla bertaraf etti. Bunun arkasında ABD, İsrail ve bu millete hazımsızlık yaşayan Batı ülkeleri var.

   15 Temmuz akşamı jetler alçak uçuş yaptığında Tel Aviv’de insanların şenlik yapmasının, olayın arkasında kimin olduğunu belli

etti. Bu kanlı kalkışma, Türkiye’yi işgal hareketiydi. Ülkenin, milletin başına kastedenin, milletin başını almaya giden teröristlerin, millet aklını aldı. Her şeyin üzerinde bir plan var, Allah’ın da planı var. Millet olaya el koydu ve işgalciler bozguna uğradı. Zannettiler ki, insanlar evlerinden çıkmayıp ekran başında izleyecekler. Bu ülkede çok şey değişti, artık eski Türkiye yok. Bu millet dayak yiye yiye, ensesinde boza pişirile pişirile olgunlaştı ve artık neyin ne olduğunu çok iyi biliyor.

Hainler karşısında dik duranlara teşekkür

Millet iradesinin yanında yer alan herkese teşekkür ederiz. 

Bundan öncekiler şapkalarını alıp kaçmıştı ama bugün ana muhalefet partisinden MHP’ye ve Meclis’teki siyasilere kadar herkes milli iradeye ve demokrasiye sahip çıkarak, ‘milletin yanındayız’ diyerek darbenin sonuna kadar karşısında olduklarını ifade ettiler. Bu fotoğraf son derece önemli, bunu parçalamamak gerekiyor. Söz konusu vatansa gerisi teferruattır. 15 Temmuz akşamı darbe girişimine ilk tepkiyi veren sivil toplum örgütü ve Bayburt olarak biz olduk. ‘Darbenin karşısındayız’ diyerek, sokağa koştuk. O günden bugüne kadar meydanlarda olmaya devam ettik, çünkü bu ülke gazete kuponları biriktirilerek alınmış bir ülke değil. Bu ülke, bedel ödenerek alınmış bir ülkedir. Bu ülkede ruhunu satmış aydın kılıklı hainler olabilir ama bu ülkede kınalı kuzular, Seyit Çavuşlar, bu ülkede destan yazan nice insanlar var.”

Bugün Yenikapı’dan Yeniden Büyük Türkiye idealizmi haykırışlarına Bayburt’tan tek ses, tek söz ve tek yürek olarak destek olduğumuzu haykırıyoruz. 

Her zaman milli iradenin yanında yer alan, milli değerlerimiz doğrultusunda davranış sergileyen, ülkemizin birlik ve beraberlik içerisinde geleceğe yürümesi için çaba harcayan sivil toplumlar ve Bayburt olarak, milletine kurşun sıkan satılık cuntacıları ve destekçilerini bir kez daha lanetliyor; gazilerimize acil şifalar, şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına ve milletimize başsağlığı diliyoruz. Şehitlerimizin ruhu şad olsun. Makamları Cennet olsun.

            07.08.2016                                                                                                               Memur-Sen Bayburt İl Temsilcisi Fikret ÖZBEY