Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bayburt Spor Salonu'nda düzenlenen partisinin 6'ncı Olağan İl Kongresi'ne katılarak partililere hitap etti. Konuşmasına, "Yaklaşık iki yıllık hasretin ardından tarih şehri, evliyalar şehri, milli mücadelenin şehri Bayburt'ta olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum." diyerek başlayan Erdoğan, "Söyleyin Bayburt'un Vasfi Halini" isimli türkünün "Söyleyim Bayburt'un vasfı halini. Ülkede bulunmaz bir eşin Bayburt. Bülbüller çekerler ah-ü zarını. Seherde ötüşür kuşların Bayburt. Kahramanlar eli Bayburtotağı. Şehitler yurdudur bizde Kop Dağı." sözlerini okudu.

Erdoğan, Bayburt'un, Birinci Dünya Savaşı'nda işgale karşı direnişiyle tarihe "İkinci Plevne Savunması" olarak geçen destansı bir mücadelenin şehri olduğunu vurguladı. Bayburt'un bu kutlu mirasa canı pahasına sahip çıktığını ifade eden Erdoğan, dün olduğu gibi bugün de Bayburtluların, Türkiye'nin istiklal ve istikbal mücadelesine en güçlü desteği verdiğini belirtti. Şu ana kadar girilen tüm kritik süreçlerde Bayburt'un dili dualı, mütevekkil, yiğit insanlarını daima bugün olduğu gibi yanlarında gördüklerine işaret eden Erdoğan'ın konuşması, salonda bulunanlarca "Dik dur eğilme, Bayburt seninle" sloganlarıyla kesildi. Erdoğan da bu slogana "Bayburt bugüne kadar eğilmedi, Allah'ın izniyle bundan sonra da eğilmeyecek." karşılığını verdi.

"Bizi 2019 seçimlerine taşıyacak kadroları da oluşturuyoruz"

 Cumhurbaşkanı Erdoğan, vesayet odaklarının tüm güçleriyle üzerlerine yüklendiği 2007'de Bayburt'un yüzde 61 ile "demokrasi" dediğini aktararak, şöyle devam etti: "Eski Türkiye heveslerinin kabardığı 2011'de Bayburtyüzde 63,5 ile 'kalkınma' dedi.

 İhanet çetesinin saldırılarının yoğunlaştığı 10 Ağustos 2014'te Bayburt yüzde 80 ile 'milli irade' dedi. Çukur eylemleriyle geleceğimizin karartılmak istendiği 1 Kasım 2015'te Bayburt yüzde 73 ile 'istikrarsızlığa hayır' dedi. En son bu yılın 16 Nisan'ında Bayburtyüzde 82 ile 'kalıcı istikrar' dedi, 'büyük ve güçlü Türkiye' dedi.

  Ben, 16 Nisan halk oylamasında yüzde 82 'evet' oyuyla Türkiye birincisi olan Bayburt'a tüm kalbimle teşekkür ediyorum. Bayburt 16 Nisan'daki tarihi duruşuyla Türkiye'nin önünde farklı bir yol açmıştır. 16 Nisan'la beraber Türkiye, istikrarsızlıkların tarihe karıştığı, gayrimeşru güç odaklarının artık hükmünü kaybettiği yepyeni bir döneme girmiştir.

İnşallah girilen bu yol önce bizi 2023 hedeflerimizle buluşturacak, ardından da 2053 ve 2071 vizyonumuza taşıyacaktır." Erdoğan, 2019'da yapılacak seçimlerin Türkiye'nin istiklal ve istikbal mücadelesinin en kritik dönüm noktaları olduğunu bildirdi.

Türkiye'nin 2019 kavşağını da geçtikten sonra çok daha güçlü ve hızlı bir şekilde hedeflerine ilerleyeceğine dikkati çeken Erdoğan, "Bu anlayışla 2019 hazırlıklarımıza şimdiden başlamış bulunuyoruz. İşte bugünkü kongre 2019 seçimlerinin hazırlık kongresidir. Önümüzdeki sürecin parolası, iki önemli kavramdır. Bir değişimdir, iki yenilenmedir. İşte biz şimdi bunun adımlarını atıyoruz. Hem değişim hem yenilenme. Kim ne derse desin. Evelallah yere sağlam basarak yolumuza devam ediyoruz. AK Parti'yi siyasi tarihimizdeki gelmiş geçmiş diğer tüm partilerden ayıran temel vasfı değişime ve dönüşüme açık olmasıdır." diye konuştu. Türkiye'de kuruluş felsefesinden ve ilkelerinden taviz vermeden sürekli güncellenmeyi başarabilen yegane hareketin "AK Parti" olduğuna değinen Erdoğan, "Biz kendimizi günün şartlarına ve geleceğin ihtiyaçlarına göre yenilemekten asla korkmadık, korkmayız.

 Tıpkı Hazreti Mevlana'nın pergel misalinde olduğu gibi... Bir ayağımızı kadim değerlerimize sabitliyoruz, diğeriyle de daha güzelin, daha iyinin, daha yeninin peşinde koşuyoruz." ifadesini kullandı. Erdoğan, Yunus Emre'nin "Biz sevdik aşık olduk sevildik maşuk olduk. Her dem yeniden doğarız bizden kim usanası." sözlerini hatırlatarak, "İşte bu sevdayla hem kendimizi hem de partimizi yeniliyoruz. İlçe ve il kongrelerimiz bu tarihi değişim sürecinin en önemli kanallarıdır... Önümüzdeki hafta Doğu illerindeyiz. İnşallah oralarda kongrelerimize devam edeceğiz ve böylece şubat sonuna kadar inşallah bütün kongrelerimizi bitireceğiz. Bugün Bayburt'ta olduğu gibi kongrelerimiz vasıtasıyla bizi 2019 seçimlerine taşıyacak kadroları da oluşturuyoruz." dedi.

"Feto'nun söylemlerine borazanlık yapanlar..."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Gazete köşelerini tutmuş, televizyon ekranlarına ipotek koymuş, kültür ve sanat dünyasını esir almış bir avuç millet düşmanının ülkemizin ortak değerlerini sömürmesine sessiz kalmayacağız. Bunu da böyle bilsinler. Bunların zihinleri öyle bulanmıştır ki terör örgütünün pravdasına çevirdikleri gazetelerinde şehitlerimize şehit demeye dahi dilleri varmaz. Bir taraftan Feto'nun söylemlerine borazanlık yapanlar, Avrupa kapılarını ağlama duvarına çevirirler, diğer taraftan da cumhuriyetimize sahip çıkmaktan bahsederler." ifadesini kullandı.

Bayburtluların kullandığı "Kurt gitti yazıya, meydan kaldı cıngıllı tazıya." sözünü anımsatan Erdoğan, "Bunların da sesleri sadece meydanı boş zannettiklerinde çıkıyor. Öyleyse meydanı asla bu kifayetsiz muhterislere bırakmayacağız." görüşlerine yer verdi. "Yolumuzdan dönmeyeceğiz" "Ülkeyi, kendi şahsi mülkleri zanneden bu ruhu faşist, beslenme kaynağı komünist, söylemi popülist kesimlere sesleniyorum" diyen Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: "Cumhuriyetimizin ortak değerleri adına demokrasi, millet, ezan, bayrak düşmanlığı yaptığınız günler sona ermiştir.

Bunlara ihtiyacı olan mühimmatı sağlayan Pensilvanya'daki şarlatan gibi ihanet şebekelerinin devri de kapanmıştır. Türkiye ne bin 400 yıllık medeniyet değerlerinden ne 2 bin yıllık devlet geleneğinden ne de 94 yıllık cumhuriyet kazanımlarından asla geri adım atmayacaktır. 80 milyon vatandaşı ve 81 vilayetiyle ülkemiz bir olarak, iri olarak, diri olarak, kardeş olarak, hep birlikte Türkiye olarak muasır medeniyet yolculuğuna devam ediyor. Ne iplerini ellerinde tutan güçleri ne de onların üzerimize saldığı örgütler bizi yolumuzdan asla alıkoyamayacaktır. Çünkü bizim milletimizle belirlediğimiz bir ahdimiz var.

Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet diyoruz. İşte bu dört ilkeye gönülden inananlar bu mücadeleyi zaferle sonuçlandıracaktır. Bizler şunu unutmayacağız. 'Men sabera, zafera.' Sabreden kimse Allah'ın izniyle zafere ulaşır. Biz kendi yolumuzdan dönmeyeceğiz. Artık ülkemizi saplantılarınızın oyuncağı haline getirmenize göz yummayacağız." Erdoğan, 2019 yaklaştıkça Türkiye'ye çelme takmak isteyenlerin operasyonlarının artacağına dikkati çekti. Son birkaç gün içinde yaşananların gerçeği görmek isteyenler için yeterli olacağına işaret eden Erdoğan, geçtiğimiz aylarda Avrupa ülkelerinin birinin başkentinde, bizzat o devletlerin himayesinde alnına silah dayanmış posterlerle gösteriler yapıldığını anımsattı. "Döviz rezervinde ilk hedef 150 milyar dolar" Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir başka Avrupa ülkesinde, şahsını öldürene araba vermeyi vadeden densizlerin ortaya çıktığına değinerek, şunları kaydetti: "Diğer hakaretleri, terbiyesizlikleri saymıyorum.

 Bütün bunlar olurken bazıları sanıyordu ki sorun Tayyip Erdoğan'dır. Sorun AK Parti'dir. Çünkü AK Parti bunların oyunlarını, planlarını bozdu. 15 yıllık iktidarında AK Parti Türkiye'yi 3 kat büyüttü. Kişi başına milli gelir 3 bin 500 dolardan 11 bin dolara dayandı. İşte bunu hazmedemiyorlar. Düşünün 23,5 milyar dolar IMF'ye borcu olan bir Türkiye vardı. Sene 2013 artık IMF'ye borcu olan Türkiye yok. IMF bizden borç istedi. O zaman 'Verelim mi?' diye sordu bana ekonomiden sorumlu başbakan yardımcısı arkadaşım. 'Verin' dedim ama sonra onlar vazgeçtiler. 'Bunlar hakikaten ciddi konuşuyorlar' dediler. Merkez Bankamızın 27,5 milyar dolar döviz rezervi vardı, şimdi 120 milyar dolar ama bu bizim için yeterli değil. Biz 138'i yakalamış bir ülkeyiz, 138 milyar doları da aşacağız.

İlk hedef 150 milyar dolar inşallah. Maliye Bakanınıza söyleyin biraz çok çalışsın."