Gıyabi cenaze namazına Ülkü Ocakları Başkanı Muhammet Kılıç ve Yönetimi,M.H.P. İl Başkanı Süleyman Burç ve Yönetimi,M.H.P. Merkez İlçe Başkanı,Eski Ocak Başkanları,Alperen Ocakları İl Başkanı Sinan Gül ve Yönetimi,çok sayıda partili ve Vatandaş katıldı.Ardından Ocak Binamızın Önünde bir açıklama yapan Ocak Başkanımız Muhammet Kılıç Yürüyüş ve basın açıklamasının iptal edildiğini belirterek Şehidimiz için Dualarınızı eksik etmeyin dedi. Ardından İstiklal Marşı okunarak konu ile alakalı yazılı bir açıklama yaptı.

 “Çözüm” adı verilen ihanet süreci bu defa Ege Üniversitesi’nde etkisini göstermiştir. Üniversite kampüslerini terör örgütü kamplarına çeviren eli kanlı teröristler söz konusu üniversiteyi adeta saldırı üssü olarak kullanmaya başlamışlardır.

Çözüm sürecinden dolayı pkk nın üniversite yapılanmalarına göz yumulmaktadır. Okul kantinlerinde bölücü başı öcalanın resimleri bulunmaktadır.

O Üniversitenin rektörü orada ne diye görev yapmaktadır.Polis ne iş yapmaktadır.Devlet nerededir devlet kendi eliyle orada bu olaya zemin hazırlamıştır ve pkk nın varlığı meşrulaştırılmıştır.

Üç günden beri kampüste kargaşa çıkartan kanı bozuk hainler bugün, Ülkücü öğrencilere saldırarak Fırat Çakıroğlu isimli gönüldaşımızı bıçaklı saldırıyla yaralamışlardır.
Uğradığı bıçaklı saldırı sonucunda yaralanan Ülküdaşımız, bölücü canavarların olay yerine gelen ambulansı engellemesi sonucu şehit düşmüştür.

Çözüm adı altında başlatılan yıkım süreci emarelerini göstermeye devam etmektedir. Şımartılan, her türlü küstahlığına göz yumulan bölücü terör örgütü şehirlerde, sokaklarda ve okullarda kin kusmayı sürdürmektedir.

Bu bir siyaset değildir ve artık vatanseverlerin hak etmediği ithamlarla anılıp teröristlerin masum gösterilmesine son verilmesi gerekmektedir.

“Analar ağlamasın” sloganıyla başlatılan bu süreç çözümün değil yalnızca çözülmenin başlangıcı olmuştur.

 

Bu süreçten bölücüler daima kârlı çıkmış, imtiyazlar koparmış ve başta İmralı’daki bebek katili olmak üzere teröristler adeta masumlaştırılmıştır.


 

Hukuk çiğnenmiş, adalet sarsılmıştır.

Gerek daha önce yaptığımız basın açıklamaları, gerekse yüz yüze olan görüşmelerimizde devletin yetkili organlarını üniversitelerde ve şehirlerde yuvalanan bölücü yapılanmalarla ilgili göreve davet etmemize rağmen bu konuda hiçbir önlem alınmamıştır.

Öğrencilikle ve insanlıkla hiçbir ilgisi bulunmayan caniler güruhu, üniversitelerde delici, kesici ve hatta ateşli silahlarla ellerini kollarını sallayarak gezmektedirler.

Bu taviz sürecinden yüz bulan şeref yoksunu bölücüler, Milliyetçi-Ülkücü gençleri hedef almaktadırlar.

Sizler saraylarınızda otururken yaptığınız açılımın ceremesini Türk Milleti ve ülkücüler çekmektedir.

Bu vesile ile devlet erkanına seslenmek istiyoruz:
Elim saldırıyı gerçekleştirenlerin bulunup en ağır şekilde cezalandırılması hükümetin namus borcudur.

Ülkücü Hareket, şehit kardeşinin davasının daima takipçisi olacaktır.

Süleyman Özmen Ağabey’e benzer bir şekilde Hakk’a yürüyen kardeşimizin, anısı tıpkı diğer şehitlerimizinki gibi sonsuza dek yaşatılacak ve acısı her daim yüreklerimizde olacaktır.

Bu kahpe saldırının derhal aydınlatılması, bedbaht faillerinin hemen bulunması gerekmektedir.

Ülkücüler için bıçak kemiğe dayanmış, içimizin kanlarını akıttığımız bardak ise taşmıştır. Bu kahpeliği asla unutmayacağız.

Kimse sabırlı oluşumuzu uysal olduğumuz şeklinde yorumlamamalıdır.

Şu asla unutulmamalıdır ki: Ülkenin bekası ve selameti için sabır ve sükutu şiar edinen Ülkücüler, fırtına öncesi sessizliği de daima içlerinde barındırmaktadırlar!

Can verdiğimiz gibi canımızı korumasını da elbette biliriz!

Terör örgütü uzantılarına sözde mahkeme kuracak kadar yüz veren, kampüslerin terör kampı haline getirilmesine izin verenler, ilelebet terör örgütü ile aynı damgayı taşıyacak ve Türk Milleti’nin öfkesinden kurtulamayacaklardır.

İktidardan aldığı tavizler ile Ülküdaşlarımıza saldırma cüretini gösteren hainler, Türk Milliyetçileri’nin tavizsiz duruşu karşısında şüphesiz hüsrana uğrayacaklardır.

Ülkücü Hareket dün nasıl küresel güçlerin sömürü düzenine izin vermediyse, bugünde bu güçlerin taşeronluğunu yapan terör örgütünün ve mevcut iktidarın bölme projelerine geçit vermeyecektir.

Türk Milleti bu elim hadisenin acısını içine atmayacak, hesabını eli kanlı canilerden ve ihanet ortaklarından mutlaka soracaktır.

Tarihi şehitlerle dolu ve şanlı bir geçmişe sahip olan Ülkücü Hareket, safları daha da sıklaştırarak kutlu yürüyüşüne devam edecektir.

Şahadet şerbetini içerek şehitler kervanına katılan yiğit Ülküdaşım Fırat Çakıroğlu kardeşimize Cenabı-ı Allah’tan rahmet, ailesine ve camiamıza sabırlar diliyorum.
Yüce Allah’tan Aziz Şehidimiz Fırat kardeşim gibi bizlere de, bayrak uğruna kan, vatan için can vererek şehitlik makamına eriştirmesini niyaz ediyorum.

Bir ölüp, bin dirileceğiz, Bir gidip, bin geleceğiz!