Bakanlık yetkilileri ile birim müdürleri ve çok sayıda sektörel temsilcinin hazır bulunduğu toplantıda konuşan Bakan Eker, bakanlıklarınca Bayburt için yürüttükleri çalışmaları ve projeleri anlattı.
4 BUÇUK MİLYON HEKTARI TOPLULAŞTIRDIK
Kırsal Kalkınma Projesinin önemine vurgu yapan Bakan Eker, “2006 yılından beri Kırsal Kalkınma Projesi başlattık. İki temel amacımız var. Birincisi çiftçiye daha fazla makine kullanarak verimi artırmasını hedefliyoruz. İkincisi ise sadece tek ürün yetiştirilmesi, bu ürünü işleyecek tesislerde yapılsın. Böylece kırsal alanlarda yeni iş istihdam alanları oluşsun, yeni bir alan açılarak daha fazla katkı sağlansın. Yatırım yapan müteşebbise yatırımının yarısını hibe veriyoruz. Bu şekilde Bayburt’ ta 9 tesis tamamladık. Türkiye’de 4 bin 733 tesis tamamladık. Türkiye 1961 yılında toplulaştırma başlamış, yılda 10 bin hektar yaparken biz 4 buçuk milyon hektar alanı toplulaştırdık. Hedefimiz 2023 yılına kadar bütün Türkiye’yi tamamlamaktır” dedi.
AMAÇ ET IRKI HAYVANCILIĞINI GELİŞTİRMEK
Hayvancılıkla ilgili yeni projeler başlattıklarını kaydeden Bakan Eker şöyle konuştu: “Hayvancılıkla ilgili 3 yeni proje başlattık. Et hayvancılığında çayır ve mera alanlarının iyi değerlendirilmesi çok önemli. Küçükbaş hayvancılığımız giderek yanlış bir algı ile şehirlere göçerek hayvancılığı terk ediyorlar. Biz sürü yöneticisi eğitimi vererek o sürü yöneticisini istihdam edenlere de yılda 5 bin lira hibe veriyoruz. Bundaki amacımızda; Türkiye’deki et ırkı hayvancılığını geliştirerek dışarıdan et alma ihtiyacının kalmaması”
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker Bayburt'un merkeze bağlı Pamuktaş Köyü’ne giderek buradaki 5 bin başlık koyunculuk işletme tesislerini gezdi, ardından da Organize Sanayi Bölgesi’ne geçerek bakanlıklarınca hibe desteği sağlanan Süt Fabrikası Tesislerinin
Bakan Eker, daha sonra Şair Zihni Kültür Merkezinde
Bakan Eker, Türkiye’ye komşu olan ülkelerde yaşanan olaylara karşın duyarsız kalamayacaklarını belirterek, “Biz Türkiye Cumhuriyeti olarak yanı başımızda büyüyen ve gelişen yangınlara seyirci kalmamız, kulağımızı kapatmamız mümkün değil. Eğer yanı başınızda komşu topraklarda yangın varsa, o yangın bize de gelir. Ona karşı basiret ve dirayetle kendi milli menfaatlerimiz doğrultusunda, evrensel değerlere yaslanıp gerekli tedbirler almamız gerekiyor” dedi.
KOBANİ OLAYLARI KAOS PLANIDIR
Kobani olaylarını da değerlendiren Bakan Eker sözlerini şöyle sürdürdü: “Suriye’de Kobani üzerinden gelişen hadise, Türkiye’ye dönük 2013 yılından itibaren çeşitli fırsat ve bahanelerle uygulamaya konulmaya çalışılan bir kaos planının parçasıdır. Ne zaman Türkiye ekonomisini güçlendirdi ve ne zaman ki İMF’ye borcunu temizledi, ne zaman ki barışı kalıcı olarak tesis edeceğiz dedi ve buna ilişkin somut adımlar atıldı bundan rahatsız oldular. Paralel yapılarda dikey yapılar da, gezi eylemleri ve diğer olaylarla hepsi sözüm ona Kobani olayları da hepsi bu tür olayların farklı boyutlarındaki tezgahlarından
KARANLIK ZİHNİYETLERİN OYUNU
Diyarbakır ve Hakkari’de şehit edilmesini çözüm sürecinin sonlanmasını isteyenler tarafından yapıldığını kaydeden Eker, “İki hain karanlık düşünce sahibi, katil dün Diyarbakır’da bir sivil giysili askerimize arkadan ensesine ateş ederek katlettiler, şehit ettiler. Birkaç gün önce 3 kardeşimiz de benzer yöntemle katledildi. Bu, Türkiye'nin bu alandaki politikasını ters düz etmek, yaratılan birlik ve beraberlik sürecini bozmak isteyen karanlık bir zihniyetin kandan ve göz yaşından beslenen zihniyetin planı oyunu ve tezgahıdır” şeklinde konuştu.
İŞİD’E DESTEK VERDİĞİMİZ İFTİRADIR
İŞİD’e Türkiye’nin destek verdiği iddialarını yalan ve iftira olarak nitelendiren Bakan Eker şöyle konuştu: “Türkiye hiç bir terör örgütüne hiçbir zaman destek vermedi. Ne İŞİD’e ne başka bir terör örgütüne. Şu anda Türkiye üzerinden Türkiye'nin desteği
Toplantının ardından Bakan Eker, kara yoluyla Erzurum’a hareket etti.