Şair Zihni Kültür Merkezi’nde “Hayvancılık Eğitimi/Mesleği ve Bayburt İli Hayvancılığı” konulubir konferans veren Prof. Dr. Armağan Hayırlı, Bayburt ilinde ve Türkiye’de hayvancılık sektörünün durumunu ve sorunlarını anlatarak, çözüm noktalarına değindi. Sektörün problemlerini en aza indirmek için nitelikli işgücüne, eğitimli kalifiye elemana ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Prof. Dr. Hayırlı, bu konuda üniversiteye önemli bir pay düştüğünün altını çizdi. Eğitimin riski azaltan en önemli faktör olduğunu ifade eden Prof. Dr. Hayırlı, “Hayvancılığın sorunlarının altında yatan asıl sebep bu sektörde nitelikli insanın olmaması ve üniversitelerde bu işin eğitiminin uygulamalı olarak öğretilmemesidir. Bayburt’ta tavukçuluk, hayvancılık sektörünün yüz akıdır. Bunun da sebebi tavukçuluk alanında eğitimli çalışan sayısının yüksek olmasıdır. Donanımlı insanla zarar arasında ters orantı vardır. İngilizlerin dediği gibi; ‘yüksek profilli insanlar düşük risk, düşük profilli insanlar yüksek risk’ demektir. Eğitim, riski azaltan en önemli faktördür” dedi.

Türkiye’de hayvancılığın mükemmel bir sektör olduğunu fakat bu sektörden gerektiği gibi yararlanılamadığını savunan Hayırlı, “Ülkemizde hayvancılık mükemmel bir sektör olmasına rağmen gerektiği gibi yararlanamıyoruz maalesef. Yumurta üretimimiz milyarlarla ifade ediliyor, fakat tüketim fazlası hayvancılık ürünlerimizi ihraç edemiyoruz. Bunun da sebebi, yabancı ülkelerin bizim hakkımızdaki önyargılarıdır: Hayvanlarımızın hastalıklı olduğunu düşünüyorlar ya da politik sebepler var. Hayvancılığa bağlı birçok sektör var aynı zamanda.Hayvansal üretimin yan ürünleri için tesislere ihtiyaç var. Bu tesisler sayesinde hayvanınızı burada besler büyütür, yan ürünlerini başka yere göndermek yerine burada işletirsiniz. Bayburt, tavukçuluk açısından dezavantajlı bir konumda, arıcılık açısından ise çok elverişli bir yerdir” diye konuştu.

Eğitimli işgücü ihtiyacının karşılaması gerektiğini ve bu konuda da üniversiteye görevler düştüğünü kaydeden Prof. Dr. Hayırlı şöyle konuştu: “Bayburt, tarihi İpekyolu üzerinde bulunan ve dışarıya yoğun olarak göç veren bir ilimiz. Yapılacak teşviklerle Bayburt’ta tarım ve hayvancılık oranlarının artırılarak ülke ekonomisine katkı sağlayacağına inanıyorum.Bu alanda verimliliği artırmak için yapılacak çalışmalarda üniversiteye önemli görevler düşüyor. Özellikle bu konuda öğretim üyesine ihtiyaç var. Bayburt gelişmesi yavaş olmakla birlikte tarım ve hayvancılık bakımından öne çıkan potansiyeli yüksek bir ildir. Bayburt’un % 58’i meradır ve işlenmeyen/kullanılmayan çok arazi var.Hayvancılık konusunda çok sayıda proje bulunmaktadır.Hayvancılık sektörü bilgi, beceri, gerektiren pahalı bir sektördür ve teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin insan gücüne her zaman ihtiyaç duyulan bir alandır.Nitelikli eğitimli işgücü ihtiyacının karşılaması gerekiyor. Eğitim-öğretim kurumları (üniversiteler) bunun ilk şartıdır. Bu nedenle de gerek Bayburt’ta gerekse ülke genelinde Meslek Yüksek Okullarında tarım ve hayvancılık alanına yönelik bölümler açılabilir, akabinde tarım ve hayvancılık fuarları yapılabilir ve/ya çiftçilerin eğitimine yönelik kurslar verilebilir. Meslek Yüksek Okullarında donanımlı, bilgili, geleceğe yönelik insan gücü yetiştirmek lazım.”

Rektör Prof. Dr. Budak da,üniversite olarak hayvancılık sektörüne katkıda bulunabilmek adına gereken desteği vermeye hazır olduklarını belirterek, “Öğrenci çekme açısından sıkıntı yaşıyoruz. Öğrenci sıkıntısı yaşamayacağımız bölümleri mutlaka açacağız.“Bayburt’ta üniversitenin de içinde olduğu bir ‘Hayvancılık Koordinasyon Merkezi’ kurma çabamız var. Bunu kısa sürede gerçekleştireceğiz. Meslek Yüksek Okulu’nda öğrenci sıkıntısı çekmeyeceğimiz bölümleri açma konusundaki çalışmalarımız sürecek. Ziraat Fakültesi de açılabilir, fakat bildiğiniz gibi bu fakülte de öğrenci alma konusunda sıkıntılı alanlardan biri. YÖK yasası çıktıktan sonra özellikle öğrenci çekme konusunda sıkıntı çekmeyeceğimiz bölümleri, fakülteleri açma konusunda kararlıyız ve bu yöndeki çalışmalarımızı yakında sonuçlandıracağız” şeklinde konuştu. 

Üniversite akademik ve idari personelinin yanı sıra öğrenciler ile vatandaşların da katıldığı konferans sonrasında, verdiği bilgilerden ötürü Prof. Dr.  ArmağanHayırlı’ya üniversiteyi tanıtıcı hediye ve dokümanların yanı sıra, Rektör Prof. Dr. Gökhan Budak tarafından çini tabak takdim edildi.