İl Milli Eğitim Müdürü Seydi Doğan, burada yaptığı konuşmada, Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün bundan 84 yıl önce, Millet Mektepleri Başöğretmenliğini kabul ettiği bu anlamlı günün;   öğretmenler günü olarak kutlanmaya başlamasının 32.yılını aynı heyecan ve coşkuyla kutluyoruz.

                  Öğretmenlik, insanlık tarihinin en önemli ve ölümsüz mesleğidir. Öğretmenlerimiz, dün olduğu gibi bugün de değişimin, gelişimin yenilenmenin ve daha ileri hedeflere doğru yürümenin anahtarı durumundadır. Ülkemizin kalkınmayı gerçekleştirerek gelecekle ilgili hedeflerine ulaşmasında en önemli görev öğretmenlerimize düşmektedir. Eğitim  ve  gelişme arasındaki  sebep  sonuç  ilişkisi   dikkate  alındığında; yüksek  okullaşma, kaliteli   eğitim,öğrenci  başına yapılan harcama ,eğitimin  bütçedeki  payı, yüksek  öğretimde okullaşma ve ekonomik gelişmişlik arasında doğrudan bir ilişki bulunmaktadır.Kuşkusuz ekonomik  kalkınmışlıkta ,ulaştırmada ,bayındırlıkta ,sağlıkta ,adalette ,savunmada  ulaşılan son noktaları ileriye taşımak için bize en önemli ivmeyi kazandıracak olan unsur eğitim; eğitimin ivmesini  ve kalitesini belirleyenler ise öğretmenlerdir.

             Bilgi toplumunun temelini, bilginin kaynağını, bilimsel düşünce ve bilişim teknolojisi oluşturmaktadır. Dünyada hızlı bir değişimin yaşandığı bu dönemde, Ülkemizin bu oluşumdan etkilenmemesi mümkün değildir. Bilim ve teknolojinin sınır tanımadığı bu çağda,  elde edilen bilgiler hızla eskimekte ve yeni bilgiler üretilmektedir. İletişim araçları, toplumsal yapı ve kurumları değişime zorlamaktadır.. Bu konuda öylesine ileri adımlar atılmış, engelli vatandaşlarımızın bile kullanabileceği, göz hareketlerini ve beyin dalgalarını algılayıp sistemi harekete geçiren, teknolojilere ulaşılmış, adeta beynin sınırlanırını zorlayan seviyelere gelinmiştir.

                Bütün Teknolojideki gelişmelere rağmen eğitimin ana unsuru öğretmen olmaya devam edecektir. Öğretmenin etkin olmadığı bir eğitim sisteminin başarılı olması düşünülemez. Onun için her zaman olduğu gibi, bizlere büyük sorumluluklar düşmektedir. Bizler, Türk Milli Eğitiminin temel amaçları ve temel ilkeleri çerçevesinde,  kabiliyetini bilen, geçmişini algılayan, zamanın gerçeklerinin farkında olan ve geleceğe umutla bakan, “yaratılanı yaratandan ötürü hoş görme” felsefesi gereği insan sevgisiyle, dolu bireyler yetiştirme azim ve gayreti içerisinde olmalıyız.

             Eserine kıymet biçilemeyen varlık, kendini tüketerek etrafını aydınlatan mum, her  an muhtaç  olduğumuz doktor, gerçeğin  ve idealin üstadı, dünyanın en büyük sorumluluğuna sahip insandır  öğretmen. Bu günü değil, yarını düşünen, ilk ışığı yakan, aydınlığa götüren;  bu  uğurda şehit olmayı   göze alandır  öğretmen.

                 Amansız cehalete karşı,  ilk kurtuluş bayrağını açan ,o bayrağı yurdun her köşesinde onurla dalgalandıran ,cehalet  batağının yılmaz savaşçısıdır öğretmen.Bir insanı kurtarmanın , bir alemi kurtarmak kadar önemli olduğunu çok iyi  bilen ,dün  olduğu gibi  bugün de değişimin , yenilenmenin ve daha ileri hedeflere doğru  yürümenin anahtarıdır  öğretmen.

          İnsanların kendi ayakları  üzerinde durmasını sağlayan , yaşamları  boyunca  kendilerine gerekebilecek bilgileri kazanmalarına   yardımcı  olan ve topluma  arkasını  dönmeden, toplumun  sürekli  önünde  giden, bir gönül  eridir  öğretmen.

           Sizler, meslek hayatınız boyunca ,iyilik  ,  doğruluk ve sorumluluk anlayışı içerisinde , insana ve topluma  yön veren rehberlersiniz. Ben yorulursam  , ben uğraşırsam ,ben ter dökersem bu bahçeden verim alabilirim  düşüncesiyle hareket eden bahçıvanlarsınız.Tarih şahittir ki , bu topraklar ve bu iklim  Fatihleri ,Kanunileri ,Mimar Sinanları ,Atatürkleri yetiştirmeye  müsaittir.Aydınlık bir geleceği  hep  beraber inşa edeceğiz.Şunu bilelim ki herkesin eserine kıymet biçilebilir,ama öğretmenlik mesleğine asla!

            Sözlerime  büyük Atatürk’ün şu sözleriyle son veriyorum.’’Öğretmenler, yeni nesil sizlerin eseri olacaktır.Eserinizin değeri ,sizin maharetiniz ve fedakarlığınızla orantılı olacaktır.Sizin başarınız  Cumhuriyetin başarısı olacaktır.   Hiçbir zaman hatırınızdan çıkmasın ki Cumhuriyet, sizden  fikri  hür, vicdanı hür, irfanı hür  nesiller ister.Milletleri  kurtaranlar   yalnız ve ancak öğretmenlerdir.’’

                Tüm öğretmenlerimizin   24Kasım  Öğretmenler Gününü kutluyor, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere ebediyete intikal etmiş  tüm öğretmenlerimizi  rahmetle , saygıyla ve şükranla anıyorum.                          

    Bayburt Valisi Hasan İpek ise öğretmenler seslenerek ; “Bayburt’ta 24 Kasım Öğretmenler gününü kutlamak gerçekten çok daha güzel çok daha farklı, çünkü bu gün Türkiye’de kadın ve erkek okullaşma oranında Bayburt %99 u yakalayarak gerçekten çok büyük bir başarıya imza atmıştır. Ben burada katkısı bulunan Milli Eğitim Müdürümüze ve tüm eğitim camiasına ve özelliklede öğretmenlerimize teşekkürle konuşmama başlamak istiyorum. Şimdi öğretmenlere öğretmenlik faziletlerini anlatmak o kadarda kolay olmasa gerek çünkü gerçekten onlar bizleri onları öğrettiler fakat bizler yöneticiler olarak, idareciler olarak öğretmenlerimizin şunu mutlaka bilmesini istiyoruz.

                 Eğer biz başarılıysak bir yerlere geldiysek bizim gayretimizin kat kat fazlası mutlaka öğretmenlerimizin eseridir. Eğer ben burada Bayburt Valisi olarak bulunuyorsam diğer arkadaşlarım yönetici olarak bulunuyorsa burada öğretmenlerimizin gayretleri kesinlikle bizim gayretlerimizin üstündedir, onun içinde kendilerine teşekkür ediyorum. Yeni gelen bazı öğretmen arkadaşlarımız için bazı şeyler söylemek istiyorum. Bayburt’ta bulunduğunuz için şanslısınız çünkü kültür açısından Türkiye’nin 8’incisi, güvenlik için Türkiye’nin 16’cısı ve yaşana bilir gelen iller arasında Türkiye’nin 31’ci ilinde bulunuyorsunuz.

                  Bizim tüm köylerimizde elektriğimiz, suyumuz, kanalizasyonumuz, sağlık hizmetlerimiz var. Ayrıca son iki yıldan beri tüm köy okullarımızda da sobayı çocuklarımız veya öğretmenlerimiz yakamaz diye kendilerine destek olarak birer eleman veriyorum. Bu anlamda Bayburt’ta bulunmaktan dolayı gerçekten şanslısınız. Bizde Bayburt’taki öğretmenlerden dolayı şanlıyız. Çünkü gerçekten çok büyük gayret sarf ediyorlar ben zaman zaman köylere gidiyorum zaman zaman merkezdeki okullarımızı geziyorum kesinlikle şefkatle o çocuklara yaklaşıyorsunuz. Ben bu sevginiz ve şefkatinizden dolayı da sizleri kutluyorum.

                  Öğretmenler gerçekten birçok yerde çok daha fedakâr çok daha zor şartlarda hizmet veriyor. Oralarda da çalıştık oralarda ki öğretmen arkadaşlarla buluştuk. Yani unutamayacağım çok şeyler oldu, Şehit olan öğretmenlerimizi ilk defa yerinde gördüğüm zamanlar oldu. Kaymakam olduğum dönemlerde fakat çok büyük başarılara imza atmış çok mutlu olan düğünlerini beraber yaptığımız, nişanlarını beraber yaptığımız öğretmenlerimiz oldu.

                Hayat böyle bir şey ama bu toplumun içerisinde yeni nesli yetiştirmek bizim öğretmenlerimizi görevidir. Bunu yaparken de Mustafa Kemal ATATÜRK bize vizyonunu koymuş demiş ki “Fikri hür, vicdanı hür sizden nesiller istiyorum” gerçektende bu gün itibariyle insanlar daha demokratik, insanlar daha hür fikirlerini ifade ediyor ve daha sosyal bir ülkede yaşıyoruz. Şuandaki Türkiye Cumhuriyeti hükümeti de yeni bir atılımla               

           Türkiye’deki eğitimin herkese ulaşmasını sağladı. Buda 4+4+4 sistemidir, bu sistem sayesinde bu gün Bayburt’ta okullaşma oranı %99’a ulaştı. Hiç kimse kızını, oğlunu okula göndermemek açısından kafasında hiçbir soru işareti yok. Herkes kendi fikrine göre, kendi dünya görüşüne göre, kendi hür iradesine göre çocuklarını göndere bileceği okullar var ve bunları yapıyorlar. Bu gerçekten Türkiye’nin daha iyi eğitimli daha iyi nesiller sahibi olması en büyük anahtarı oldu inşallah bizleri şuanda emekli olmak üzere ve yahut da şuanda emekli oluş öğretmenlerimiz yetiştirdiler ve bu nesil yani bizim neslimiz onların eseridir. Bundan 10 yıl 20 yıl sonraki Türkiye’nin yönetici nesillerini de sizler yetiştireceksiniz.

                   Bayburt’ta gerçekten şuna da teşekkür ediyorum, Sayın Başbakanımız çok açık ve net bir şekilde bir şey söyledi dedi ki “Ben gelecek neslin dindar olmasını istiyorum” dedi işte bu anlamda da hem Atatürk’ün dediğini hem Başbakanın dediği şekilde nesilleri sizlerden bekliyoruz. Bu duygu ve düşüncelerimle tüm öğretmenlerimin her türlü problemlerinde yanında olduğumu bilmelerini isteyerek hepinizin öğretmenler gününü kutluyor hepinizi sevgiyle kucaklıyor saygıyla selamlıyorum.  “

      Mesleğe yeni atanan Öğretmen Ayşe Can’ın konuşması sonrasında Korkut Ata Lisesinden Feyza nur Gürbüz Öğretmenim şiirini seslendirdi. Öğretmen ve öğrencilerin okudukları şiirlerin ardından, yeni atanan 18 öğretmen, ant içti.

     Törende emekli olan Yılmaz Karadeniz’e Bayburt Valisi Hasan İpek tarafından hizmet şeref belgesi verildi.

       TOKİ Şair Celali İlk- Ortaokulu Bayburt Sazendeleri korosu özel seçilmiş türkülerden konser vererek program sona erdi.

       Protokol ve Eğitim Çalışanlarına Bayburt Belediyesinin ev sahipliğinde Bayburt Öğretmen evinde yemek verildi.